26 Aralık 2021

9,8,7,6,5,4,3,2,1,0: Webb Uzay Teleskobu uzayda

İnsanlık tarihi boyunca göklerden gelen güçlerden köken aldığına inandı nice kavimler. Gözler hep yukarıya, göklere çevrildi. Bugünkü canlı yayında ifade edildiği gibi beşiğindeki bir bebek gibi nazlı nazlı giden Webb Uzay Teleskobu, yolculuğu sırasında büyüyecek. Oralardan bize kökenlerimizi anlatacak

Geri sayıma sayılı saatler varken ekran başındaydım. Bugün sabah güne Amerika Uzay Ajansı [National Aeronautics and Space Administration (NASA)] Televizyonunun canlı yayını ile başladım. Yayını kendisi de astronom olan genç bir kadın bilim insanı sunuyordu. Konuşan bilim insanlarının en az yarısı kadındı. İnsanlık tarihi için çok önemli bir başka adım, yine kadın erkek bilim insanlarının ortak emekleri ile gerçekleşiyordu.

Konuyla ilgili bilim insanlarının söylediklerine göre türümüz için tarihi bir günü yaşıyoruz. Evrenimiz yaklaşık 100 milyon yaşında iken titreşen ilk ışığa ulaşamasak bile onun ardıllarının izlerini ilk kez yakalama şansımız var. Düşünün bir kere. 13,8 milyar önceki Büyük Patlamadan buraya nasıl geldiğimizi, kozmik evrim zincirinin ilk anlarından sonraki gelişimi öğrenmeye çalışacağız. Ne cüretli bir iş değil mi? NASA tanıtım filminde "evreni başka bir gözle görmeye hazır olun" demiş. Pek de yanlış değil. Çünkü, bugüne kadar uzaya fırlatılmış en büyük, en güçlü teleskop olan James Webb Uzay Teleskobunun görevi hepimize kocaman bir göz olmak. Adını aldığı, James Webb, NASA Apollo yıllarının efsane yöneticisi. Bu teleskop da efsane olacak.

Bugün uzay ve galaksiler ile ilgili bildiğimiz hemen her şey 1990'da fırlatılmış olan Hubble Teleskobunun yıllardır göndermiş olduğu görüntüler ile elde edildi. Hubble'ın aynası sadece 2,4 metre çapındaydı. Oysa Webb Uzay Teleskobu 6,5 metre çapında. Resmi görevi, Hubble'ın ve ondan önceki tüm teleskopların erişemeyeceği bir kozmik alanını keşfetmek. Hubble, evreni öncelikle daha kısa morötesi ve görünür ışık dalga boylarında gözlemler. Ancak iş gezegenleri incelemeye geldiğinde, bu dalga boylarında elde edebileceğimiz bilgiler genellikle onları çevreleyen bulutların etkisiyle sınırlıdır. Oysa, Webb Uzay Teleskopu bir kızılötesi teleskop, evreni kızılötesi dalga boylarında görmek için geliştirilmiş ve evrenin gizlenmiş kısımlarına bakabilir. Belki de bir zaman makinamız olabilir. 

Teleskop, uzak yıldızların yüzeyde sıvı suyun bulunabileceği bölgeleri, yani "Dünya benzeri" olarak tanımlanan gezegenlerde bildiğimiz şekliyle yaşamın yapı taşlarını belirlemeye çalışacak.

Bu işlevleri altıgen altın plaklı 18 adet dev aynaları ile gerçekleştirecek. Bu aynalar ve güneş koruyucularının alanı o kadar büyük ki elimizdeki en büyük roket bile onu bu haliyle uzaya taşıyamayacaktı. Bu nedenle, katlanarak taşınması gerekiyordu. Böyle de yapıldı. Katlandı ve bir anlamda paketlendi. Sonra da taşıyıcının içine yerleştirildi.

Taşıyıcısı Ariane 5 roketi. Ariane, mitolojik karakter Ariadne'nin Fransızca yazılışından geliyor. Ariadne, sevgilisi Theseus’a labirentte yol bulabilmesi için iplik vermeyi akıl eden akıllı kahraman. Bugün Türkiye saati ile 15.20’da Fransız Guyanası'ndaki bir uzay limanında fırlatma ve ilk yarım saatte de roketten parça parça ayrılma gerçekleşti. Ariadne görevini yine başarıyla yerine getirdi. Şimdi teleskop sağ salim uzayda ve yolculuğuna başladı. Önümüzdeki 29 gün içerisinde yoluna devam edecek ve her biri altıgen aynalar ise uzayda açılacak. Bu iş bir origami ustalığı gerektiriyor. NASA’da söylenen gibi 344 hata kabul etmeyen noktada ve uzayda denenmiş her şeyden daha karmaşık bir dizi hareketle bir teleskopa dönüşecek. Sonra da bu aynaların her birinin yakalamış olduğu fotoğrafı birleştirmek için kalibrasyonun yapılması gerekiyor. Bu arada, teleskop hedefine, 1,5 milyon kilometre uzaktaki L2 adlı bir noktaya ulaşmış olacak. Altı ay sürecek bu aşamadan sonra fotoğrafları almaya başlayacağız. 

Webb Uzay Teleskobu, NASA, Kanada Uzay Ajansı ve Avrupa Uzay Ajansı arasındaki bir işbirliğinin eseri. Canlı yayında bu işbirliğini görebiliyorsunuz. Dünyanın her yanından onlarca bilim insanı arı gibi çalışıyor. Farklı ırk ve renkleri kolayca ayırt edebiliyorsunuz. Farklı dilleri de. Nihayetinde geri sayım 15.20’de Fransızca olarak gerçekleşiyor.

Webb Uzay Teleskobunun aynalarının altıgen yapısı bal peteklerini andırıyor. Bu bal peteklerinin maliyeti bizim Anzer balı gibi. Bu teleskobun maliyeti 10 milyar dolar. 

20 Temmuz 1969'da Neil Armstrong, Ay’a ayak basan ilk insan oldu. "İnsan için küçük, insanlık için büyük bir adımdır" şeklindeki ünlü sözleri aklımıza çakıldı. Bu adımın maliyeti çok büyüktü. Tıpkı Webb Uzay Teleskobunun maliyeti gibi. Değer mi sorusu çokça soruluyor. Gezegenimizde hayati bir sürü sorun varken, ihtiyacı olan milyonlarca insana yardım etmek ya da küresel sorunlara çare olmak yerine uzay araştırmalarına bu kadar büyük miktarda para harcanmalı mı? Diğer yandan da şu biliniyor: Uzay araştırmaları sayesinde birçok keşif yapılmıştır. Günlük hayatımız için gerekli olan birçok teknoloji bu araştırmalar sayesinde bulunmuştur. Bunların da ötesinde, insanlık için uzun vadeli yatırımlardır, deniliyor.

Her ikisini de gerçekleştirmenin yolunu bulmak da bizim işimiz, bizim seçimlerimiz.

Sıradan hayatlarımız var. 

Ama bir yandan da sıra dışıyız.

İnsanız. Yaşadığımız an ile yetinmiyoruz. Dünü ve yarını merak ediyoruz. 

Kim olduğumuzu, neden ve nasıl var olduğumuzu merak ettik hep, etmeye de devam ediyoruz.

Aslan Kral çizgi filmini hepimiz biliriz. Filmde en etkilendiğim anlardan birinde Kral Mufasa’nın oğlu Simba’yla konuşması yıldızlı bir gökyüzünün altında geçer. Mufasa oğluna, genç varisine, bu hayattan geçip giden kralların yukarıya çıkıp bir yıldız olduğunu anlatır. Kendi de zamanı geldiğinde oradaki yerini alacaktır. 

İnsanlık tarihi boyunca göklerden gelen güçlerden köken aldığına inandı nice kavimler. Gözler hep yukarıya, göklere çevrildi. 

Bugünkü canlı yayında ifade edildiği gibi beşiğindeki bir bebek gibi nazlı nazlı giden Webb Uzay Teleskobu, yolculuğu sırasında büyüyecek. Oralardan bize kökenlerimizi anlatacak. 

Buna değer diye düşünüyorum. 

Gün gelecek, belki de Mufasa oğluna seslenecek.

Simba...



Kaynaklar

https://www.nasa.gov/nasalive

https://borgenproject.org/the-us-space-force-budget/

https://www.nytimes.com/2021/12/20/science/webb-telescope-astronomy.html

Yazarın Diğer Yazıları

Sokak hayvanları ile birlikte yaşamak...

Hayvanların bakımı herkesin sorumluluğundadır İnsanlık olarak hadi gelin, gücümüzü kullanıp küçük küçük değişiklikler yapalım. Nazım'ın dediği gibi "yüz bin eli" ile bize dokunan, gölgesinde en güzel klimadan daha çok sıcaktan koruyan güzelim ağaçlarını koruyalım. 1183 yıllık porsuk ağacını kesmemekle başlayalım. Sokağımızdaki bir hayvanın sorumluluğunu üstlenelim. Su ve yemek vermekten öteye onunla bir aile bireyimiz gibi ilgilenelim

Demografik dayanıklılık

Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması (TNSA) 2023 neden hâlâ yapılamadı? Bu büyük araştırma her beş yılda bir bildim bileli yapılır. Daha fazla gecikmeden, hemen gerçekleştirilmelidir

1 Mayıs ve çocuk işçiliği

Dünya çapında her 10 çocuktan birinin çocuk işçiliği yaptığını biliyoruz. Hemen hemen yarısı ise sağlık ve güvenliklerini doğrudan tehlikeye atan tehlikeli işlerde çalıştırılıyorlar. Ülkemizde de halen 700 binden fazla çocuk ekonomik faaliyetlere katılıyor

"
"