1939 yılında 1 Eylül günü Hitler’in orduları Polonya’ya karşı saldırıya geçerek işgali başlattı. Sonrasında Polonya’da tarihin en büyük katliamları yaşandı.
Bunu hatırda tutarak savaşlara karşı çıkmak için 1 Eylül günü dünya çapında ‘Dünya Barış Günü’ olarak anılıyor.
Bugün savaşlar, Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle, İsrail’in Filistin topraklarında yaptığı katliamlarla, Suriye ve Irak’ın kuzeyinde yapılan askeri operasyonlarla ve Afrika’nın bazı bölgelerindeki sıcak çatışmalarla sürüyor.
Oysa savaşlar doğa için, işçiler, emekçiler, yoksullar, gençler, kadınlar ve çocuklar için asla iyi bir şey değil, özellikle de çocuklar için.
Öyle ki İsrail’in Gazze’deki saldırıları yaklaşık 16,000 çocuğun ölümüne ve 34,000'inin yaralanmasına neden olurken, 21,000'i kayıp ve 17,000'i yetim kaldı. (1)
Çocuklar öldürülmesin
Nâzım Hikmet’in Sadako Sasaki adına yazdığı ve Hiroşima'da atom bombasıyla yedi yaşındayken öldürülen bir kız çocuğunun on yıl sonraki barışa çağrısını anlatan ve savaş karşıtı bir mesaj olarak büyük başarı kazanmış olan “Kız Çocuğu” adlı şiirinde dediği gibi:
“Kapıları çalan benim, kapıları birer birer
Gözünüze görünemem, göze görünmez ölüler
Hiroşima'da öleli oluyor bir on yıl kadar
Yedi yaşında bir kızım, büyümez ölü çocuklar
Saçlarım tutuştu önce, gözlerim yandı kavruldu
Bir avuç kül oluverdim, külüm havaya savruldu
Benim sizden kendim için hiçbir şey istediğim yok
Şeker bile yiyemez ki kâğıt gibi yanan çocuk
Çalıyorum kapınızı, teyze, amca, bir imza ver
Çocuklar öldürülmesin şeker de yiyebilsinler.”
Ve Kelly Denton-Borhaug’un çocuklarla ilgili şu çağrısına kulak verelim:
“Lütfen hiçbir yerde çocukları kaçırmayın, sakat bırakmayın, aç bırakmayın ya da su, elektrik veya sağlık hizmetlerinden mahrum bırakmayın. Çocukları ebeveynlerinden ayırmayın, boğmayın, bombalamayın, tecavüz etmeyin, yakmayın, hapsetmeyin, vurmayın, enkaza gömmeyin, canlı kalkan olarak kullanmayın ya da öldürmeyin. Lütfen bu tür dehşetleri haklı gösterecek yollar bulmayın. Bunun yerine, onların gözlerinin içine bakın ve çocuklar için alternatif bir yol açın. Bu yıkıcı anda bu gezegende insan olarak kalacaksak, başka çaremiz yok.” (2)
Dip notlar:
- https://www.aa.com.tr/en/middle-east/-suffering-horrifically-10-months-of-israel-s-war-on-children-in-gaza (11 July 2024.)
- https://www.truthdig.com/articles/the-dehumanizing-nature-of-war (9 November 2023.)
Mustafa Durmuş kimdir?
Akademisyen, yazar, ekonomi politikçi Prof. Dr. Mustafa Durmuş, 1956 yılı Kelkit'te doğdu. 1977 yılından Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden mezun oldu.
'Güney Kore'de İhracata Dönük Kalkınma Modeli' üzerine doktora tezi yazdı (1989).
TÜRK-İŞ'e bağlı YOL-İŞ Federasyonu'nda eğitim uzmanı, Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi'nde asistan, Birleşik Krallık York Üniversitesi'nde misafir araştırmacı, Gazi Üniversitesi İİBF'de öğretim üyeliği ve özel sektörde üst düzey yöneticilik yaptı.
Halen Hacı Bayram Veli Üniversitesi İİBF Maliye bölümü öğretim üyesi ve T24 yazarı. Makalelerini yayımladığı 'Alternatif Akademi' adlı bir bloğu ve Kapitalizmin Krizi (2009), Kriz Darbe Savaş Kıskacında Türkiye Ekonomisi (2018), Büyük Değişim-Popülist Otoriterlik (2019) adlı kitapları var.
Yaşamın Temel Ekonomisi (2021), Dünya Ekonomisini Anlamak I (2021) ve Siyasi Ekoloji (2022) editörlü kitapların da yazarları arasında.
|