05 Eylül 2024

Vergiyle alakalı OVP’de yer alan hedefler

Literatürde vergi kapasitesi olarak adlandırılan vergilendirilebilir saha daha etkin kullanılacak. Örneğin altın, inci, pırlanta gibi kıymetli madenler tekrar ÖTV kapsamına alınabilir


2025-2027 yıllarını kapsayan Orta vadeli Programın tanıtımı adına 5 Eylül 2024 Perşembe sabah saatlerinde Cevdet Yılmaz konuşma yaptı. Konuşmalardan sonra ise mükerrer Resmi Gazete’de yer alan 8906 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile OVP yayımlandı.

OVP’nin önemi bütçe süreci açısından çok önemlidir. Çünkü 5018 sayılı Kanun m.16 uyarınca OVP’nin Resmi Gazete’de yayımlanmasıyla birlikte merkezi yönetim bütçesinin hazırlık süreci başlamaktadır. Buna göre 1 Ocak 2025’te yürürlüğe girecek olan 2025 yılı Bütçe Kanunu’nun resmi hazırlık aşaması bugünden itibaren başlamış oldu.

Kapak dahil 98 sayfadan oluşan OVP, özellikle büyüme, istihdam, fiyat istikrarı, ödemeler dengesi, finansal istikrar ve kamu maliyesine ilişkin hedefleri içermektedir.

OVP’nin tüm hedefleri ayrı birer yazı konusu ancak sayfa kısıtı nedeniyle sadece vergileri bu yazıya konu edeceğim. Vergilerle alakalı neler hedeflenmiş birlikte anlamaya çalışalım.

OVP’nin 57 ila 65’inci sayfalarında kamu maliyesi hedeflerine yer verilmiş. Bu hedefler;

Vergilemede adalet artırılacak

Bu başlık altında ekseriyetle vergi politikalarında büyüme ve sosyal adalet ilkeleri ekseninde yatırımı, istihdamı, üretimi, ihracatı ve rekabet ortamını destekleyen gelir politikalarının önceliklendirilmesine devam edileceği vurgulanmış.

Ayrıca “Kamu mali yönetiminde sürdürülebilir gelir kaynaklarının artırılması için vergi tabanının genişletilmesi ve vergilemede gönüllü uyumun artırılmasına yönelik çalışmalar sürdürülecektir” şeklinde madde de bulunmaktadır.

Bu maddeden vergi kanunları kapsamında olmayan -kripto varlıklardan elde edilen gelirler gibi- bazı unsurların vergi kanunlarının kapsamına alınacağı anlaşılıyor. Literatürde vergi kapasitesi olarak adlandırılan vergilendirilebilir saha daha etkin kullanılacak. Örneğin altın, inci, pırlanta gibi kıymetli madenler tekrar ÖTV kapsamına alınabilir.

Özetle maddi vergi kanunlarının (gelir, kurumlar, KDV, ÖTV gibi) konusu genişletileceği anlaşılıyor. Bu arada kanun kapsamının genişletilmesi ancak kanunla yapılabileceğinden ufukta yeni bir torba yasa var gibi duruyor.

Vergi harcamaları gözden geçirilecek

OVP sayfa 62’de “Vergi harcamaları analiz edilecek, etkin olmayan istisna, muafiyet ve indirimlere yönelik düzenlemeler yapılacaktır” şeklinde madde bulunmaktadır.

Vergi harcaması kavramı, en genel anlamda devletlerin gelir toplamını azaltan, standart vergi sisteminden ayrılan ayrıcalıklar veya istisna ve muafiyetler olarak tanımlanabilir.

Vergi harcaması listesi her yıl yapılan bütçe kanununda yer almaktadır. Bu listede, kanunun kendi yılıyla birlikte toplamda üç yıllık tahminler yer almaktadır. Listeye göre kendi kanun maddeleri uyarınca nelerin vergi harcaması olacağı belirtilmektedir. Vergi harcamalarını içeren kanun madde sayısı yaklaşık 670 adet civarındadır.

Vergi uyumu artırılacak

OVP sayfa 62’de “Vergilerin tam ve zamanında ödenmesinde etkili olan mükellef davranışları ve vergiye uyum sorunları analiz edilerek uyum düzeyini artırmaya katkı sağlayacak stratejiler geliştirilecektir” şeklinde madde bulunmaktadır.

Gelir İdaresi Başkanlığı bu madde ile vergilerin eksik ödenmesi ya da ödenmemesi hususunun bir kısmının nedeni olarak mükellef davranışlarını da görmektedir. Bu nedenle mükelleflerin bilinçlendirilmesine yönelik olarak özellikle sosyal medya hesaplarından daha basit ve anlaşılır ifadeler kullanarak mükelleflerin bilinçlendirilmesi yapılacak. Örneğin kira geliri elde edip de beyan vermeyen mükelleflerin başına gelecek cezai yaptırımlar daha basit bir dille anlatılarak mükellefin bilinçlendirilmesi sağlanacak.

İzaha davet dijital platforma taşınacak

OVP sayfa 62’de “İzaha davet süreçlerinin dijital platformlar üzerinden yürütülmesi için gerekli altyapı oluşturulacak, izlenebilirliğin ve şeffaflığın artırılması sağlanacaktır” şeklindeki madde uyarınca izaha davet uygulaması dijital platformlar üzerinden yapılacak.

İzaha davet müessesesiyle mükellef ile vergi idaresi arasındaki uzlaşmazlıkları asgariye indirilmesi, verginin en kısa sürede tahsili, vergi incelemesinden kaynaklı iş yükünün azaltılması ve vergi incelemelerinin etkinliğinin arttırılması, mükellefin vergiye gönüllü uyumunu arttırılması amaçlanmıştır. İzaha davet uygulaması bilgi, belge, bulgu ve verilerden hareketle yapılan analizler neticesinde tespit edilen konular kapsamında, vergi ziyaına neden olma ihtimalleri bulunan mükellefler hakkında yetkili merciler tarafından yapılmış ön tespitlerle ilgili olarak aynı merciler tarafından mükelleflerden açıklama talep edilmesidir. Diğer bir ifadeyle izaha davet, vergi idaresinin vergi ziyaının bulunduğuna ilişkin bazı emareleri tespit etmesi durumunda mükelleften bunu açıklamasını istemesidir. Bu gibi durumlarda mükellefler fiziken izaha çağırılmakta ve süreç bu şekilde işlemektedir. Bu madde ile tüm bu süreçler elektronik ortamda yapılacak gibi bir sonuç çıkmaktadır.

Vergilere ilişkin yayımlanan istatistiki bilgilerin kapsamı genişletilecek

OVP sayfa 62’de “Vergi istatistikleri ve bu alandaki raporların daha kapsamlı bir şekilde yayımlanması sağlanacaktır” şeklindeki ifade ile vergilere ilişkin istatistiki bilgiler ile raporların sayısı ve kapsamı genişletilecek. Bu uygulamanın akademik çalışmalara ve uygulamacılara sağlayacağı yarar fazlasıyla yerinde olacaktır.

Kayıt dışılıkla mücadele artacak

OVP sayfa 63’te özellikle kayıt dışılıkla mücadelede teknolojik araçların kullanımı artacağı belirtilmektedir. Bu şekilde kayıt dışılığın azaltılacağı hedeflenmektedir. Ayrıca kayıt dışılıkla mücadele adına denetim faaliyetlerinin artacağı, özellikle saha denetiminin artacağı ve yapay zekâ kullanılarak özellikle sahte belge kullanımını asgariye düşürmek hedeflenmektedir. 

Karbon vergileri düzenlenecek

OVP sayfa 33’te “Karbon vergisi niteliği taşıyan vergiler gözden geçirilecek ve tamamlayıcı karbon vergisi dâhil karbon fiyatlandırma araçlarının kalkınma ve yatırım ortamı üzerinde yol açacağı ekonomik ve sosyal etkiler analiz edilecektir” şeklindedir.

Karbon vergilendirmesi, karbondioksit/zararlı gaz vs. yayan firmaların emisyonları için fiyatlandırma/vergilendirme yapılmasıdır. Bir vergi, çevreyi korumak ve doğal kaynakların korunmasını teşvik ediyorsa ya da olası zararların oluşumunu engelliyorsa bu vergilere çevreci vergiler adı verilir.

Tüm dünya ülkeleri vergi sistemlerini çevreci vergileme denilen çevreye daha az zarar veren ürünlerin kullanımına yönelik vergi teşvikleri uygulamakta ve vergi sistemlerini bu perspektifle yeniden dizayn etmektedirler. Başta İngiltere, İrlanda ve İsveç olmak üzere Avrupa’nın birçok ülkesi bu konuda adımlar atmaktadır.

Murat Batı kimdir? 

Prof. Dr. Murat Batı, 14 Aralık 1974 tarihinde Diyarbakır'da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Diyarbakır'da tamamladı. Lisansını Ankara Gazi Üniversitesi'nden, yüksek lisansını Hacettepe Üniversitesi'nden, doktora derecesini "Türev Araçların Vergilendirilmesi" teziyle 2012 yılında İstanbul Üniversitesinden aldı.

Mali hukuk alanında 2016 yılında doçent, 2022 yılında profesör kadrosuna (Ondokuz Mayıs Üniversitesi Hukuk Fakültesi) atandı. 

Çok sayıda üniversite, banka, belediye ve profesyonel şirkete, özellikle vergi hukuku alanında eğitimler verdi; hukuk ofisleri ile YMM ofislerine danışmanlık yaptı.

"Vergi Hukuku (Genel Hükümler)", "Muhasebe Hileleri ve Vergiden Kaçınmanın Türk Vergi Mevzuatındaki Yasallığı", "Türk Vergi Sistemi" kitapları yayımlandı; 60'tan fazla ulusal ve uluslararası akademik yayında makale ve kitap bölümü yazdı.

Kısa bir süre Cumhuriyet, Dünya ve BirGün gazetelerinde konuk yazarlık yaptı. Eylül 2020'den itibaren T24'te yazmaya başlayan Murat Batı, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mali Hukuk Ana Bilim Dalı Başkanlığı görevini halen sürdürmektedir.

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Ocak-Ağustos bütçe karnesi: Toplam vergi gelirlerinin yüzde 53'ü KDV ve ÖTV'den oluşuyor

Merkezi yönetim bütçesi 2024 yılı Ocak-Ağustos döneminde 973 milyar 554 milyon TL açık verdi

7 bin liranın sırrı ne?

Taslak Tebliğe göre bir mükellef (mükellef olmayanların kendi aralarında yapacakları işlemler hariç olmak üzere) 7 bin lirayı aşan tutarda para göndermeye kalkarsa bunu banka ya da finansal bir kurum aracılığıyla yapmak zorundadır

"
"