“Festival gibisin katılmak istiyorum Beş Kardeş” başlıklı bir yazı yazmıştım ilk bölümünden sonra. Son bölümü izlerken de bu dizi resmen bana her şeyin birbirinin aynı olduğu, iyice dejenere olduğu bir televizyon ortamında oksijen üretiyor diye tweet atmıştım ve hemen arkasından dizinin ara verip haziranda devam edeceğini öğrendim. Duyumlarıma göre set nisan ortasında devam edecek…

Kati olan da şu ki hem Kanal D hem de yapımcısı Ay Yapım diziyi devam ettirme çabası içinde, bu karar da bu yüzden, belki de bu sayede diyebilirim. Çünkü eğer bu şekilde devam etse 13 bölüm bile gidemeyip tamamen bitecekti. Şimdi yaz ekranında şansı daha çok… Kanal D de kıymetini bilsin artık bu tür prestijli işlerin, şöyle bir ekibi  gerçekten de festival filmlerinde görebiliyoruz.

Böyle dev bir kadroyla yapılan böyle kaliteli bir işin anlaşılması elbette zor olacaktı, daha en başından biliyorduk bunu… İşte ama insan yine de umut ediyor.

Onur Ünlü Hoca’nın daha setine gidip çayını içecektim ben, yaz ekranında bekliyorum seni dört gözle Beş Kardeş… Çılgınlar gibi seviyorum seni…

Ey izleyici sen de artık entrika, silah, kan, ter, gözyaşı, aldatma, kötülük vb, birbirinin aynı işler izlemekten bıkmadın mı? Bu dizinin samimiyetine, saflığına, dolululuğuna felsefesine gelmeyi bir denesene?

İsyan ediyorum artık!

Komedi Türkiye, iyi seyirlik

Komedi Türkiye’nin formatını daha ilk okuduğumda evet dedim bizi birbirinin aynısı dizilerden, ahlaki sınırları aşan tartışmaların yaşandığı tarz yarışmalarından bir nebze de olsa kurtarabilir. Öyle de oldu.

7 amatör komedyenin Gülse Birsel ve Gani Müjde’nin kaleme aldığı skeçlerde hünerlerini sergilediği, Bartu Küçükçağlayan, Ömür Arpacı, Derya Karadaş, Murat Akkoyunlu gibi iyi isimlerin yarışmacılarla oynadığı, jürisinde Gülse Birsel, Gani Müjde ve Haluk Bilginer’in olduğu iyi bir seyirlik olmuş Komedi Türkiye.

Burcu Esmersoy iyi sunsa da, TV8’in bütün formatlarının sorumlusu gibi oldu Esmersoy, onu bu durumdan kurtarmalıydı, keşke başka yeni farklı isimlerle denemeler yapsa Ilıcalı.

İzleyicimiz bu türü ve benzerlerini seviyor: BKM Çok Güzel Hareketler Bunlar, Güldür Güldür, Arkadaşım Hoş geldin… Yarışma olarak ise galiba en yakın olanı da Beren Saat, Engin Akyürek ve Burcu Biricik gibi önemli, yetenekli isimleri tv ve sinema dünyasına kazandıran Türkiye’nin Yıldızları yarışmasıydı. Belki yarışmaya girmeseler de onlar bu hak ettikleri yerde olacaklardı ama yarışma da bir fırsat olmuş oldu enteresan şekilde. Çünkü genelde ülkemizde yarışmalarda yarışmacıların sadece formatın nesnesi olarak harcandığı görülür. Türkiye’nin Yıldızları da bu açıdan farklıydı. Popstar’lardan Abidinler Firdevsler kim hatırlıyor örneğin. Galiba Abidin’e bir ara TV8 Ütopya’sında rastladım o kadar. Ben o dönem iletişim fakültesindeyken hocalarımızın bile üzerine çalışma yaptığı bir dönemdi Popstar yarışması ama oradan kimseler kalmadı. Sonrasında yapılan türevlerinden de kimseler yok.

Sözün özeti umarım Komedi Türkiye de iyi bir seyirlik olmasının yanında, yıldız isimler çıkarabilecek bir formata dönüşebilir.

Ayrılsak da beraber miyiz?

TV8’in diğer projesi olan TRT 1’de bir dönemin fenomeni olan Ayrılsak da Beraberiz’in yeni sürümü için sadece şunu söyleyeceğim: ilk versiyonu çok sevip izlemiş izleyiciyi ele geçirmesi imkansız ama ilk defa izleyecek olanlar için ise izlenesi olsa da az ömürlü gibi…

Sonuç olarak “Her şey kendi deminde güzel!”