23 Ocak 2023 13:21
T24 Haber Merkezi
Antalya’da KOM Stratejik Araştırmalar Kurulu Toplantısı'nda yaptığı konuşmada İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, organize suç örgütlerinin dünyada yaygınlaşmasıyla ilgili "Almanya dahil, Fransa, İngiltere, İtalya dahil dünyanın bir çok ülkelerinde organize suç şebekeleri ve mafya tipli örgütlenmeler fiziki olarak ülkelerde kök salmaya çalışıyorlar. bunu da hep beraber görüyoruz. Hangi mafyanın, hangi ülkede kök salmaya çalıştığını birlikte takip ediyoruz. Kamu düzenini tehdit etmeye çalışan bir tabloyla da bütün dünyada karşı karşıyayız." dedi.
Bakan Süleyman Soylu, Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) Daire Başkanlığı'nın Antalya'daki KOM Stratejik Araştırmalar Kurulu Toplantısı'na katıldı. Soylu, Amerika ve Avrupa'yı, "Türkiye'nin etrafındaki ateş çemberine sürekli odun taşımak ve alevi artırmaya çalışmakla" suçladı.
Bakan Soylu, terörle mücadelede başarılan üç temel meseleyi şöyle açıkladı:
"Birincisi PKK, PYD, DAEŞ, FETÖ, DHKP-C, MLKP bütün terör örgütleriyle eş zamanlı mücadele ediyorsunuz. Sadece sınırlarımızda değil; sınırlarımızın dışındaki uzantılarında da ve bu dünya tarihinde görülmemiş bir mücadeledir. İkincisi sadece terörle mücadele edilmedi, terörü besleyen, oluşmasını istismar eden terörizmle de gelişmişlik farkları ve bu ülkeyi geri bırakmaya çalışan bütün unsurlarla da aynı zamanda mücadele ettiniz. Üçüncüsü ise terörist sayısı son 6 yılda bu ülkede 3 binden 105 sayısına gelene kadar hukuk, demokrasi, insan hakları ve insanlığa aykırı hiçbir işlem terörle mücadele ekiplerimiz tarafından gerçekleştirilmemiştir. Yine bunu dünyada gerçekleştirebilecek hiçbir ülke yoktur. Türkiye modeliyle terörle mücadelede nasıl başarılı olunabileceğini ortaya koymuştur."
Türkiye'de huzur ve güven olduğu için 51,5 milyon turist geldiğini, 46 milyar dolar turizm geliri elde edildiğini, 254,2 milyar dolarlık ihracat yapıldığını, 31,5 milyon istihdama ulaşıldığını ve Türkiye'nin bambaşka bir tabloya doğru atım attığını dile getiren Soylu, Türkiye'nin terörle 40 yıldır mücadele ettiğini aktardı.
Soylu, terörün maliyeti konusunda alanında uzman akademisyenlerin 1,5 yılı aşkın çalışma sonucu elde ettiği ve İç Güvenlik Stratejileri Başkanlığı'nca koordine edilen çalışmanın bilimsel sonuçlarını da şöyle açıkladı:
"Bu çalışmanın neticesine göre; 1984-2019 tarihleri arası cari fiyatlarla, terörün hesaplanabilir toplam maliyeti yaklaşık 3 trilyon 722 milyar lira olarak hesaplanmıştır. PKK'dan kaynaklı hesaplanabilir yaklaşık maliyeti ise 3 trilyon 423 milyar liradır. Niye hesaplanabilir diye ifade ediyoruz. Çünkü silahın, zırhlı aracın, karakolların hesabını yapabiliyoruz ama şehit düşen bir evladımıza elbette bir hesap yapabilmemiz mümkün değildir. Allah muhafaza. Şehit düşen bir öğretmeniz, polisimiz, askerimiz, jandarmamız, korucumuz, kaymakamımızın, bu ülkeye nasıl çocuklar yetiştireceği, onların yokluğunun bedelini, acısını tarif edemiyoruz.
Öte yandan bu çalışmanın sonuçlarından çıkan özet şudur; şayet terör olmasaydı; bu parasal maliyetle tahmini olarak 100 adet İstanbul 3'üncü Köprüsü, 100 adet Veysel Eroğlu Barajı gibi ölçekli barajlar, 100 bin kilometre hızlı tren demir yolu, 100 bin kilometre duble yol, 1000 adet HES, 1000 adet orta ölçekli uluslararası havalimanı, 1000 adet 1000 yataklı şehir hastanesi, 1000 adet 100 yataklı hastane, 1000 adet 1000 kişilik kütüphane, 1000 adet 24 derslikli okul bugün hepsi bir arada yapılabilirdi. Bugün bambaşka, uzay üssü olan, dünyaya insanlığı anlatabilen bir ülkeydik. Bize bu belayı saran Amerika ve Avrupa, onlara terör belası sarmayacağız, onlara insanlığı anlatacağız."
Soylu, konuşmasının devamında şunları söyledi:
"Burada Türkiye bugün kendi iç istikrarıyla, dışarıdaki istikrarsızlığın yansımalarına karşı mücadele etmektedir. Doğumuzdan terör ve göç yansımasıyla mücadele ediyoruz. Batımızdan da organize suç çeteleri yansımasıyla mücadele ediyoruz. Kimse kusura bakmasın Batımızdaki bütün polis teşkilatları, kolluk birimleri, bizim kurumlarımız kadar güçlü değildir. Balkanlarda çöreklenen organize suç çeteleri, Türkiye'yi de kendilerine ait bir suç alanı haline getirmek istediler. Türk polisi burada kıyasıya bir mücadele verdi.
Bazı kalemler sistematik olarak itibarsızlaştırmaya çalışsa da yaşanan bir iki hadise üzerinden bu devleti ve kurumlarını siyaset malzemesi yapmaya çalışsalar da gerçekler ortadadır. Bir suç çetesi elemanının veya liderinin ülkeye girmesi başka bir şeydir. Bir suç çetesinin o ülkede organize olması, faaliyet yapması başka bir şeydir. Teşbih de hata olmaz. Özellikle Balkanlardan gelen soğuk hava dalgası gibi bir organize suç çeteleri dalgası ülkemizi, bir faaliyet alanı haline getirmek istedi. Buna müsaade etmedik. Aynı şekilde Kafkas bölgesinden de bir atak oldu ancak buna da müsaade etmedik. Bugüne kadar 14 yabancı organize suç çetesi liderini yakalayıp sınır dışı ettik. Beşinin de sınır dışı işlemleri bugün devam etmektedir.
2016'da çökertilen mafya tipi organize suç örgütü sayısı sadece beştir. Bu sayı 2022 yılında 133'e çıkarak son 7 yılın en yüksek seviyesine geldi. 2016'da organize suç örgütlerine karşı düzenlenen operasyon sayısı 124 iken bu sayı 2022 yılında 488'e yükseldi. 2016 yılından 31 Aralık 2020'ye kadar yapılan çalışmalar neticesinde 41'i ulusal, 16'sı bölgesel ve 493'ü yerel olmak üzere toplam 550 mafya tipi organize suç örgütü çökertilmiştir. Bu bu arkadaşlarımızın başarısıdır. Hepinizi tebrik ediyorum.
Bir tehdidi ve tehlikeyi sizle paylaşmak istiyorum. Dün sabah İstanbul'daki ilçe emniyet müdürlerimizle de bir toplantı yaptık, orada da kendilerine ifade ettim. Şimdi Türkiye'deki organize suç şebekelerinin bir bölümü içerde bir bölümü de dışarda, cezaevinde veya dışarda, suçu varsa. Şimdi oradan Türkiye'ye dışarıdan operasyon yapmaya çalışanlar var. Bunlar kendilerine ait bir suç örgütü lideri bulamadıkları, bunu koordine edebilecek bir yapı bulamadıkları için alt yerel gruplarla işbirliği yaparak birtakım cerayimler ortaya koymaya çalışıyorlar. Size söyleyeceğim şudur; Türkiye'de bu bağı kesmeniz lazım. Türkiye'de herhangi bir fırsat bulamadığı için yurtdışında olan ve Türkiye'de bir takım yerel suç örgütlerine iş yaptırmaya çalışan bu bağı kesmeniz lazım.
Hiçbir ilde hiçbir ilçede yerel, semirmeye ve var olmaya çalışan herhangi bir organize suç örgütüne veya yerel mafya örgütlerine fırsat vermeyeceksiniz. Rakamlarda bu gözüküyor ama bunun başkalarına da alet olabilecek bir anlayış içerdiğini düşünerek üzerine daha fazla gitmeniz lazım. Kafasını ezmeniz lazım. Çok net ve açık söylüyorum. Bu 2023'te bizim için var olan bir tehdittir. Bu tehdidi elbette ki göz ardı edecek değiliz. Tam da bu tehdide yönelik mücadelemizi aynı anlayışla devam ettirmeliyiz.
15 Temmuz 2016'dan itibaren yaklaşık 7 yıl geçti. Şimdi bu zaman dilimi içerisinde hem yeni gelen kadrolarımıza liderlik yaptınız. Onlara Türk Polis Teşkilatı'nın bakışını yerleştirdiniz ve ortaya koydunuz. Mesleğinizin zirvesindesiniz. Türkiye organize suç açısından girilmeyecek bir alan olmalıdır ki size en önemli söyleyeceklerimden bir tanesi dünyada mali suç dalgalanması daha yeni başlamıştır. Uyuşturucu, kara para, terör, vekalet savaşları paraları bütün bunlarla ilgili yayılma dünyada maalesef daha yeni başlamıştır. Bunlar özellikle tekrar söylüyorum bitcoin gibi çeşitli enstrümanlarla ülkeden ülkeye yayılmaktadırlar. Bunun başında da batının imparatorluğu vardır. Bir tek amaçları var, istedikleri ülkeleri istikrarsız hale getirebilmek için organize suç şebekelerini bunlara taşıyıcılık görevi vererek kirli parayla ülkelerin huzurunu, asayişini ve kamu düzenini bozmaktır."
Dünyada yaygınlaşan organize suç örgütlerine ilişkin olarak da konuşan Soylu, şunları söyledi:
"Dünyanın en büyük tehditlerinden bir tanesi mali suçlardır. Bitcoin denilen yeni bir transfer modelinin ortaya çıkması, Hawala yönteminin dünyanın her yerinde yaygın hale getirilmesi, özellikle sanal bahis ve sanal kumar gibi bir takım yaygın oyunların dünyanın bir çok noktasında olması bize yeni tehditler ve yeni sonuçlar üretmektedir. Özellikle vekalet savaşlarına aktarılan paralar, kara paralar, suç gelirlerinin bütün dünyada bu dediğim yöntemlerle yaygınlaşması bizi bambaşka noktalarda tedbir almaya yöneltmektedir. Almanya dahil, Fransa, İngiltere, İtalya dahil dünyanın bir çok ülkelerinde organize suç şebekeleri ve mafya tipli örgütlenmeler neredeyse suç delillerinin yaygınlaşması gibi fiziki olarak ülkelerde kök salmaya çalışıyorlar. bunu da hep beraber görüyoruz. Hangi mafyanın, hangi ülkede kök salmaya çalıştığını birlikte takip ediyoruz. Kamu düzenini tehdit etmeye çalışan bir tabloyla da bütün dünyada karşı karşıyayız."
Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, Antalya Valisi Ersin Yazıcı, AKP Antalya Milletvekili Mustafa Köse, TEM Daire Başkanı Hasan Yiğit, 15 Temmuz'da başından vurulan Devlet Övünç Madalyası sahibi eski Emniyet Terörle Mücadele Daire Başkanı Turgut Aslan'ın katıldığı toplantıda, terörle mücadeleye yönelik çalışmalar ele alındı. (DHA-AA)
© Tüm hakları saklıdır.