Haberler

68 hareketinin öncülerinden Teslim Töre, yoldaşı Sinan Cemgil'in yakınında toprağa verildi

28 Kasım 2019 18:01

İsviçre’nin Bern şehrinde kanser tedavisi gördüğü hastanede 24 Kasım pazar günü yaşamını yitiren 68 kuşağı devrimci hareketinin öncülerinden Teslim Töre, son yolculuğuna uğurlandı. İstanbul Üsküdar'daki Karacaahmet Cem Evi’ndeki törenin ardından Töre, Karacaahmet Mezarlığı’nda yoldaşı Sinan Cemgil’in yakınındaki mezara defnedildi. Töre'nin kızı Sidenur Töre, babasının toprağına Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının Ankara'daki mezarından getirilen topraktan attı. 

Töre için düzenlenen Karacaahmet Cem Evi’ndeki törene HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş, Özgürlük ve Demokrasi Partisi Genel Başkanı Alper Taş, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, Halkevleri Eşbaşkanı Nuri Günay, Töre'nin kızları ve dostlarının yanı sıra çok sayıda siyasi isim katıldı ve konuşma yaptı. 

Teslim Töre'nin kızı Müzeyyen Töre, babasını son yolculuğuna şu sözlerle uğurladı: 

“Babam sağlığında Türkiye'de çok kalamadı. Şu anda faşizmin egemen olduğu topraklara döndü oysa burada demokrasi egemen olmalıydı. Onu kıskandım hep sadece beni sevsin diye. Oysa o bana 'Benim seni sevmeme gibi bir şansım yok. Doğa zaten bana bunu verdi. Önemli olan bütün çocukları sevebilmektir' derdi. Babam hep mücadele etti. Hapis yattı. Geride kalanlar mücadelesini katlayarak büyütecekler ve babam da bu topraklarda demokrasi inşa edilince huzur içinde yatacak.”

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli de, şunları söyledi:

"Aslolan tarihi değiştirmektir. Çok az bir süre kendisi ile çalışma olanağı buldum. Umut yüklü mücadelesi ile hepimize örnek oldu. 68 kuşağı olarak anılıyor ama her kuşakta mücadelesi ile var oldu. Kuşaklar arası kopukluğu gideren bir anlayışın öncüsüydü. "Türkiye demokrasiye, barışa ve Teslim Töre'ye hasret. Anısı önünde saygıyla eğiliyorum. Yitip gidenler bize faşizme karşı omuz omuza olmayı bıraktı. Bu mirasa kıskançlıkla sahip çıkmalıyız. Faşizmi yıkacağız, zulmü bitireceğiz. O günden önce ölenlere sözümüz bu olsun. Mahir'in, Deniz'in, İbrahim'in yoldaşına şimdi ışıklar yoldaşlık etsin diyorum."

Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş, duygularını şu sözlerle dile getirdi: 

"Biz Teslim Töre'yi her zaman 2000'li yıllarda cezaevinden çıktıktan sonra eline kovasını, fırçasını alıp duvarları afişlemeye devam eden bir lider olarak hatırlayacağız. Kavganın hem lideri hem militanı olunabileceğini gösterdi. Mücadelenin sürekliliğini bize ulaştıran bir yoldaşımızı borçlu olarak sonsuzluğa uğurladık. Bu borcu ödemek için elimizden geleni yapacağımıza burada yoldaşları önünde söz veriyorum."

Özgürlük ve Demokrasi Partisi Genel Başkanı Alper Taş da şu ifadeleri kullandı: 

"Hüzün doluyum. Çünkü biz, ÖDP sürecinde bütün bu sosyalist birikimi bir mücadele içerisinde yenileyemedik. Yenileyebilseydik, bir arada durabilseydik ve kendimizi geliştirebilseydik, bugün Türkiye bu halde olmazdı, buna yürekten inanıyorum. Ve çok önem verdiği Kürt meselesi bu noktada olmazdı, Kürt sorununun demokratik çözümü açısından önemli bir yerde olurduk. Bunu el birliğiyle beceremedik. Bunun özeleştirisiyle burada konuşmak istiyorum. Ama sonuçta hayat ve tarih devam ediyor, mücadele devam ediyor. Bir gün mutlaka, 'Fabrikalar, tarlalar, siyasi iktidar, her şey emeğin olacak' inanıyoruz. Onun değerlerini yaşatmak artık bizim sorumluluğumuzdadır. Biraz daha mücadele edeceksek aynı zamanda Teslim abi için de edeceğiz. Töre, geçmişinden her zaman gurur duymasına rağmen geçmişe takılı kalmayan bir insandı. Hiç unutmam, Almanya'daki 30 Mart Kızıldere anmasında konuşmacıydık, dedim ki; 'Teslim abi sen artık Deniz'leri Mahir'leri anlatırsın. Ben de bugünü anlatırım.' 'Yok öyle yağma dedi Alper, sen Deniz ve Mahir'leri anlatacaksın. Ben bugünü anlatacağım.' Ve bana Deniz ve Mahir'leri anlattı. kendisi bugünü anlattı. Anısına ve mücadelesine hürmetlerim ve saygılarımı sunuyorum." 

Halkevleri Eş Başkanı Nuri Günay ise şunları söyledi: 

"Türkiye'nin 100 yılı aşan mücadele tarihinde 1968 sonrasının nasıl bir kırılma noktası olduğunu, kimlerin toprağa düştüğünü, kimlerin hayatını mücadeleye adadığını biliyoruz. Onları ve verdikleri mücadeleleri biliyoruz. Teslim Töre yoldaşımızdır, abimizdir. Anısını mücadelemizde yaşatmaya devam edeceğiz."

Töre, Karacaahmet Cem Evi’ndeki törenin ardından Karacaahmet Mezarlığı’nda yoldaşı Sinan Cemgil’in yakınındaki mezara marşlar ve sloganlarla defnedildi. Töre'nin kızı Sidenur Töre, babasının toprağına Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının Ankara'daki mezarından getirilen topraktan attı.

Teslim Töre Kimdir? 

Malatya’nın Akçadağ ilçesinin Gölpınar köyünde 1939 yılında doğdu.

1963’de Türkiye İşçi Partisi’ne (TİP) üye oldu.

1965’te Akçadağ İlçe Başkanlığına seçildi. Aynı sürede, Malatya da çıkartılan yerel gazete (Haşhaş) de baş muhabirlik yaptı.

Yazmış olduğu yazılardan dolayı yargılandı.

1969’da yayınlanmış bir bildiriden dolayı, altında imzası bulunan 6 arkadaşı ile birlikte tutuklanıp, Malatya Cezaevine kondu. 3 ay sonra yapılan ilk duruşmasında tahliye oldu.

Aynı yıl yapılan milletvekili seçimlerinde, Malatya’da “bağımsız sosyalist” milletvekili adayı oldu. Seçim sırasında ancak anti-demokratik olduğunu öne sürerek adaylıktan çekildi.

Deniz Gezmiş ve arkadaşlarıyla birlikte Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu’nun (THKO) kuruluşunda yer aldı.

Nurhak’larda Sinan Cemgillerin katledilmesinin ardından Suriye’ye geçti. Şam’daki Filistin Kurtuluş Örgütü ile (FKÖ) ilişkiye geçti.

Suriye’de Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu Mücadelede Birlik (THKO/MB) adlı bir kitapta topladı.

Arkadaşlarıyla birlikte THKO/MB adında bir örgüt kurdu. Örgüt sonrasında silah bırakmayı kararlaştırdı.

1 Mayıs 1980’de THKO/MB yapmış olduğu kongre ile, Türkiye Komünist Emek Partisi’ni (TKEP) kurarak kendini fes etti.

Türkiye’de yapılan TKEP’ inin bu kuruluş kongresinde, Teslim Töre, TKEP’nin Genel Sekreterliği’ne seçildi.

12 Mart 1971 askeri darbesi ile yurt dışına çıktı. Bir süre kaldıktan sonra tekrar Türkiye’ye döndü.

12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası tekrar yurt dışına çıktı.

1982’de 8 Türk ve Kürt örgüt ve partisinin içinde yer aldığı Faşizme Karşı Birleşik Direniş Cephesi’nin (FKBDC) kuruluşunda yer aldı. TKEP adına bu cephenin yönetiminde yer aldı.

Bunu takip eden süreçte, 1984’te Sol Birlik adında, 7 Kürt ve Türk parti ve örgütünün içinde yer aldığı bir platformun kuruculuğunda ve yönetiminde yer aldı.

Ağustos 1988’de tekrar Türkiye’ye döndü. 5 yıl İstanbul da TKEP sekreteri olarak illegal çalışmalar yaptı. 1993’te İstanbul’da yakalandı. Cezaevine kondu. 11 Eylül 2001’de tahliye oldu.

Cezaevinde Birleşik Sosyalist Parti’nin (BSP) kuruluşunda, kurucu üye olarak yer aldı. BSP’ nin Halkın Demokrasi Partisi (HADEP) ile 1994’te ittifak yaparak oluşturmuş olduğu seçim platformunun milletvekili adayı olarak Antep’te seçime katıldı.

Cezaevinde, 1996’da kurulan Özgürlük ve Dayanışma Partisi’nin (ÖDP) kurucu üyesi oldu.

Cezaevinden tahliye olduktan sonra, politikaya kurucu üyesi olduğu ÖDP ile devam etti. 2002’de yapılan parti kongresinde ÖDP’nin Parti Meclisi Üyeliği’ne seçildi.

Yargılandığı dava kapsamında 2004’teki duruşmasında 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 2003’te İsviçre’ye giderek iltica talebinde bulundu. Bu tarihten itibaren yurt dışında yaşıyordu.

İlbay Karaman tarafından yazılan 'Cepheden anılar: Orhan Savaşçı'nın THKP-C anıları' kitabında Orhan Savaşçı, Teslim Töre ile ilgili şunları yazmıştı:

“Gülten Savaşçı’nın (Çayan) ve başka şahısların anlatımlarıyla İlyas Aydın konusundaki sır perdesi açılmış oluyor. Teslim Töre ve Filistin’deki THKO ekibi tarafından yapılan sorgulama, infaz ve defnedilmesi anlatılıyor.”

TIKLAYIN - THKP-C'nin kozmik odalarından biri açıldı: Orhan Savaşçı'dan THKP-C anıları