13 Ocak 2022 15:57
Barçın Yinanç ve M.Kaan Kurtuluş, 'Dış Politikayla İçli Dışlı'da, 2022 yılının başında dış politikada hızlanan gelişmeleri değerlendirdi. Rusya- ABD pazarlıklarının, Kazakistan'daki gelişmelerin konuşulduğu 'Dış Politikayla İçli Dışlı' programında 2014'te Manisa Soma'da madenciye tekmesiyle gündem olan dönemin başbakanlık özel kalem müdürü Yusuf Yerkel'in Frankfurt ticari ataşesi olarak atanması da yorumlandı. Yinanç, siyasi tayinlerin AKP döneminde, özellikle de Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmasından sonra patlama yaptığını söyledi. Yinanç, 2022 Büyükelçiler Kararnamesi'nin hâlâ çıkmadığına dikkat çekerek, yeni kararnamede de çok sayıda bakanlık dışı siyasi tayin olacağına dair söylentiler olduğunu vurguladı.
Barçın Yinanç, “Rusya kendi arka bahçesini, eski Sovyetler Birliği sınırları içinde kalan bölgelerde ABD- NATO - Batı varlığını istemiyor. Bugün için temel olarak masaya koyduğu yeni bir güvenlik anlaşması yapalım, güvenlik mimarisini yeni baştan kurgulayalım, kuralları tekrar netleştirelim, geriye dönüş olsun, benim konumum güçlensin istiyor.” dedi.
Yinanç, “Bunun için de iki talebi var, bir tanesi NATO hiçbir şekilde bundan sonra Doğu’ya doğru yeni bir üye almayacağının garantisini versin, ikincisi de eski Sovyet blogundaki ABD-NATO silahları da azaltılsın, hatta mümkünse sıfırlansın diyor. NATO ve Batı da ‘Bunlarla başlayamayız’ diyor. Batı’nın söylediği bu aşamada konuşabileceğimiz, ilerleme sağlayabileceğimiz iki alan olabilir, birincisi Trump döneminde ABD’nin çıkmış olduğu nükleer silahlarla ilgili anlaşma vardı, buna geri dönüş şartları konuşulabilir. Bir de askeri tatbikatların içeriği, zamanlaması sınırlandırılabilir, belki bu alanlarda ilerleme sağlanabilir, deniyor. “ ifadesini kullandı.
Yinanç şu düşünceleri dile getirdi:
Rusya açısından enteresan bir zamanlama söz konusu, ABD’nin tam Çin’e odaklanmak istediği bir sırada Ukrayna sınırında çıkardığı bu krizle dikkati kendine çevirdi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Çin ziyaretini değinen Kaan Kurtuluş, “Görüşmenin içeriğine dair henüz bir şey duymadık. Çin medyasından gördüğümüz kadarıyla Çin’in Dışişleri Bakanı Sincan’ı gündeme getirdi. Medyadan aktarılan göre Çin, ‘Sincan bizim iç işimiz, buna lütfen karışmayın’ demiş. Görüşmeler anladığım kadarıyla ekonomik iş birliği yönünde ilerliyor” değerlendirmesini yaptı.
Kazakistan’da akaryakıt zamlarının ardından başlayan protestolara değinilen programda Yinanç şunları söyledi:
“Enerji fiyatlarına yüzde yüz zam gelince halkın tepki göstermesi doğal diye düşündük. Bu görüşmeler birden bire provokasyonlara açık hale geldi. Basit bir halk ayaklanmasının ötesinde birtakım hedeflerin seçilmesi başka güçler mi var soru işaretlerinin yaşanmasına neden olan şiddet olaylarını gördük. Olağan şüpheliler bir tarafta Rusya, bir başka olağan şüpheli de Batı’nın arkasında olabileceği düşünülen güçler. Resim netleştikçe, bazı atılan adımlar daha çok bizde ve Kazakistan’ı izleyen uzmanlarda bunun dış güçler değil de Kazakistan’da elitler arasında iktidar çekişmesi yönünde olduğu görüşünü konsolide ediliyor.”
Anlıyoruz ki hükümet biraz dışarıdan yardım alabilmek için dış güçleri biraz bahane olarak kullandı. Tokayev anladığımız kadarıyla kendi güvenlik kuvvetlerine güvenemedi ve dışarıdan yardım almak istedi. Nazarbayev ekibi ile Tokayev ekibinin çekişmesi olduğu anlaşılıyor. Nazarbayev dönemi fiilen de bitti. Bundan sonra Türkiye nasıl yaklaşır o da bizim gündemimizde olacak.
Orta Asya’da Gülen cemaatinin çok güçlü olması durumu devam ediyor. Kazakistan ve Kırgızistan’da özellikle. Ankara’nın tüm telkinlerine rağmen FETÖ’cü yapılanma konusunda Kazaklar her zaman istenilen cevabı vermediler.
2022 Büyükeçiler Kararnamesi'nin hâlâ yayımlanmadığına dikkat çeken Yinanç konuya ilişkin kulis bilgilerini paylaştı.
© Tüm hakları saklıdır.