Gündem

Ziyarete kapalı Bodrum Kalesi için platform kurdular

Yaşar ANTER/BODRUM(Muğla), (DHA)- BODRUM Kalesi ve Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi'nin yıkım, onarım ve restorasyon çalışmaları nedeniyle 1 Ekim'den itibaren ziyarete kapatılmasına gösterilen tepkilerin ardından, platform kuruldu

07 Ekim 2017 16:59

Yaşar ANTER/BODRUM(Muğla), (DHA)- BODRUM Kalesi ve Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi\'nin yıkım, onarım ve restorasyon çalışmaları nedeniyle 1 Ekim\'den itibaren ziyarete kapatılmasına gösterilen tepkilerin ardından, platform kuruldu. \'Bodrum Kale Platformu\' adlı oluşumun sözcüsü mimar Laçin Karaöz, \"St. Jean şövalyelerinden bu yana kaleye yapılan en büyük müdahale. Projenin restorasyon kısmına karşı değiliz ama müzenin yıkımına ve yeni müze inşaatına karşıyız. Çünkü tarihi dokuya büyük zarar verecek\" dedi.
Bodrum Kalesi ve Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi\'nin Kültür ve Turizm Bakanlığı\'nca hazırlanan Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu ile Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulları\'nca onaylanan restorasyon projelerine uygun olarak restore edilen binaların yıkılarak yeniden düzenlemeye gidilmesi için bir süre önce 1.5 milyon TL\'ye proje hazırlandı. Ardından bu projenin 30 milyon TL bedelle ihalesi yapılıp, 6 gün önce Bodrum Kalesi\'nin surlarına iskeleler döşenip, restorasyon çalışmalarına başlandı. UNESCO\'nun \'Korunması Gerekli Kültür Varlıkları\' aday listesinde yer alan, 1995 yılında \'Avrupa\'da Yılın Müzesi\' yarışmasında Özel Ödül alan Bodrum Kalesi ve Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi\'nin yıkım, tadilat ve restorasyon çalışmaları yapılmak üzere geçen 1 Ekim\'de ziyarete kapatılması tepki çekti. Ardından kentteki çeşitli kuruluşların temsilcileri ve üyeleri, Bodrum Kale Platformu\'nu kurdu.
KARŞI ÇIKILAN KONULARA DEĞİNDİ
Bodrum Deniz Ticaret Odası\'nda toplanan platform üyeleri adına mimar Laçin Karaöz, konuştu. Karşı çıktıkları konulara değinen Karaöz, şunları söyledi:
\"Yapılmak istenen müdahale, kalenin tüm karakterini değiştirecek ve ortadan kaldıracak büyüklükte. Geçtiğimiz haftalarda Ulusal Mimari Koruma Projeleri ve Uygulamaları Sempozyumu\'nda bu proje sunuldu. \'St. Jean şövalyelerinden bu yana kaleye yapılan en büyük müdahele\' olarak eleştirildi. Projenin 3 kısmı var: Kalenin restorasyonu, kale içindeki sualtı arkeoloji müzesi binalarının yıkımı ve yeni müze yapılarının inşa edilmesi. Projenin restorasyon kısmına karşı değiliz ama diğer 2 kısma kesinlikle karşıyız. Restorasyon sadece yapı duvarlarının korunmasından, fiziki koşulların iyileştirilmesinden ibaret değildir. Bir yapının karakterini oluşturan tüm bileşenlerini korumak zorundasınız. Kalenin değişik kotlara yayılmış küçük yapılardan oluşan mimari karakteri ve yerleşim kurgusu bu projeyle korunmuyor. Bodrum Kalesi bir açık hava müzesi gibidir. Bahçedeki antik kalıntılar, sualtından çıkan arkeolojik eserler, ağaçlar, yöre bitkileri, kayrak taşı patikalar, hayvanlar, insan ölçeğindeki küçük yapılarıyla samimi bir Akdeniz yerleşkesidir. Biraz yapılar içindeki sergileri gezersiniz, biraz bahçeye çıkar ağaçları, bitkileri hissedersiniz, denizi ve Bodrum\'u seyredersiniz, biraz açık sergileme alanlarındaki eserleri incelersiniz sonra bu kentin zenginliğini düşünürsünüz. Bu çeşitlilik bir değerdir, niteliktir. Yok edilmemelidir. Projede önerilen binalar bugünkü binalardan çok daha büyük ve yüksek. Kale surlarını aşmakta ve Bodrum\'un simgesi Bodrum Kalesi\'nin siluetini bozmakta. Kale içine, Bodrum\'un her yerinden görünebilir yapılar inşa edilmek isteniyor. UNESCO Dünya Mirası aday listesine girmiş bir anıt esere bu yapılmamalı. Bu mümkün olmamalı.\"
\"PROJENİN GELECEĞİ YÖNELİK POTANSİYELİ YOK\"
Dünyanın 7 sualtı arkeoloji müzesinden biri olan Bodrum Kalesi\'nde sergilenen batıkların son derece kıymetli olduğunu vurgulayan Karaöz, \"Deniz ticaretinin tarihini bizlere aktaran Uluburun Batığı replikası ve gemi yapım tekniğini gösteren Bizans dönemine ait tekne maketi eğitici yönleri göz ardı edilerek ortadan kaldırılıyor. Yeni projede tüm sualtı arkeolojisi ile ilgili eserler ve batıklar tek bir mekanda toplanmış. Bu ziyaretçiler açısından olumsuz bir yaklaşım çünkü bu kadar yoğun bir salonda insanların ilgileri dağılır, sıkılırlar. Kalenin restorasyona, bakıma, onarıma ihtiyacı olduğu, altyapı sorunlarının giderilmesi gerektiği ve müze yapıların iyileştirmeye ihtiyacı olduğu doğru. Sergilerin, sergileme elemanlarının güncellenmesi de gerekmekte. Bunların hepsi Kale kapanmadan ve müze yıkılmadan yapılabilir. Bizim temel isteğimiz: Kale kapanmasın, müze yıkılmasın, sergi düzenleri korunsun ve eserler aynı yerlerinde kalacak şekilde sergiler de revize edilsin. Projenin Kent Konseyi toplantısındaki sunumunda, buraya 2 amfora daha gelirse koyacak yer olmadığı anlaşıldı. Bu projenin geleceğe yönelik bir potansiyeli yok. Kalenin içinde yer sıkıntısı var, uyulması zorunlu tasarımı kısıtlayıcı pek çok etken var. O zaman niçin yeni müzeyi kalenin içinde planlıyoruz? Bunu en baştan sorgulamalıyız. Eğer bir yıkım soz konusu ise, kale içinde yeni inşaat yapılmasın. Kaledeki müze yükü hafifletilerek, sembolik bir ölçekte tutulabilir ama yeni müze kale dışında başka bir alanda inşa edilmek zorunda. İmar planında Bodrum merkezde 2 tane müze yeri ayrılmış, bunlar yeni müze için değerlendirilebilir. Kentin değişik köşelerine yayılmış küçük veya orta büyüklükteki müze yapıları kenti ziyaretçiler için daha da cazip kılacaktır\" dedi.
Açıklama yapan Bodrum Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Mehmet Çilsal ise \"4 Ekim\'de toplanan Bodrum Kent Konseyi Yürütme Kurulu oybirliğiyle, söz konusu projeyle ilgili kararını verdi. Bodrum Mimarlar Odası\'nın ve serbest arkeologların da katkılarıyla hazırlanan \'evet ve hayır\'ları da içeren rapordan yola çıkarak, kalenin bakım ve onarıma ihtiyacı olduğunu, ancak yıkım ve yeni yapımlara şu süreçte gerek olmadığını, kalenin iki yıl gibi uzun bir zaman kapalı kalmasının aynı zamanda Bodrum ekonomisine de zarar getireceği konusunda oybirliğiyle karar aldık. Bodrum\'da yeni bir müzeye, hatta birkaç müzeye ihtiyacımız var. Ancak, Kale\'nin dışında bir yerde inşa edilsin istiyoruz. \'Bodrum Kale Platformu\'nun bileşenleri zaten çoğunlukla konseyimizin de bileşenleri. Dolayısıyla, dönem dönem konseyin çatısı altında, dönem dönem platformun çağrısı ve çatısı altında ya da bağımsız olarak ama hep birlikte ortaklaştığımız bu konuda çalışmalarımızı sürdüreceğiz\" diye konuştu.

FOTOĞRAFLI

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir