ATİNA-
Yunanistan’daki tren kazasının yankıları durulmuyor. 57 kişinin hayatına mal olan tren kazasındaki ihmalleri ve Yunan demiryollarındaki yetersizlikleri protesto etmek amacıyla Yunan İşçi Konfederasyonu (GSEE) ile Yunan Devlet Memurları Sendikası (ADEDY), üniversite öğrenci dernekleriyle birlikte ülkenin belli başlı kentlerinde protesto gösterileri düzenlediler.
Hayatı felce uğratan 24 saatlik genel grev süresinde protesto gösterileri başkent Atina’daki Yunanistan Parlamentosu önünde yoğunlaştı. Grev gününde ana caddeler yollara kapatıldı, gemi seferleri iptal edildi, hava yollarında sefer değişiklikleri yapıldı, metro istasyonları kapalı kaldı.
Göstericiler, yalnız bugünkü iktidarı değil; 1974’ten bu yana iktidarda bulunan sağ ve sol eğilimli bütün hükümetleri Yunan demiryollarına gösterdikleri ilgisizliği “Bu bir kaza değil; bir cinayettir” sloganlarıyla dillendirdiler.
Atina’daki gösteriler süresinde bir gurup genç, polis kuvvetlerine saldırdı, yer yer sokak çatışmaları yaşandı.
Tren yolculuğu, “hem daha güvenli hem daha ucuz” olduğu gerekçesiyle daha çok üniversite öğrencileri ve orta halliler tarafından kullanılıyordu. Özellikle 500 km’lik Atina-Selanik-Atina seferlerine büyük rağbet gösteriliyordu.
Ancak vagon işletmelerini 2020 yılında İtalyan Hellenic Train firmasının satın almasına rağmen; 2003 yılında trenlere monte edilen “erken uyarı” sistemlerinin , çeşitli ihmallerin sonucunda, bir türlü işletilmemesi ve demir yolları şirketi OSE’nin çağdaşlatırılmaması, Yunan demiryollarını Avrupa'nın en geri kalmış demiryolları haline getirdi.
Tren kazasından hemen sonra istifa eden Ulaştırma Bakanı Kostas Achileas Karamanlis’in yerine tayin edilen Başbakan yardımcısı Yorgos Gerapetritis, “Kazanın yol açtığı nedenlerin araştırmaların bir ay içinde tamamlanacağını; ancak tren seferlerinin demiryollarının çağdaşlaştırılmasına ve güvenliğinin bütünüyle sağlanmasına kadar hiçbir tren seferinin yapılmayacağını” açıkladı.
Bu arada tren kazasında hayatını yitirenlerin akrabalarına ilk aşamada 42’şer bin euro (yaklaşık 850 bin TL) ; yaralılara 10’ar bin euro (yaklaşık 200 bin TL) ve taburcu olan yaralılara 5’er bin euro (yaklaşık 100 bin TL) kaza gün seyahat eden 250 yolcunun bagaj kaybı ve tahribatları için toplam 300 bin euro (6 milyon TL) tazminat ödeneceği açıklandı.
Yunan hükümeti ayrıca, kazazede ailelerine uzun vaadeli yardım amaçlı olarak, hayatını kaybeden 57 kişinin ailelerinin birer ferdine devlet memurluğuna alınacağını açıkladı.
Türkiye'deki mahkûm baba oğlunun cenazesine kaltıldı
Tren kazasında ölenlerden biri de demir yolu makinisti Nikos Nalbantis idi. Kaza günü makinist olarak değil; yolcu olarak bindiği yolcu treninde meydana gelen kazada can veren 29 yaşındaki Nikos Nalbantis’in babası Dimitris Nalbantis ise Türkiye’de işlediği bir suçtan dolayı cezaevinde tahliye edilmesine gün sayıyordu.
Nalbantis’in ailesinin ricası üzerine harekete geçen Yunan dışişleri ve iç işleri bakanları Nikos Dendias ile Takis Theodorikakos Türk mevidaşları Mevlüt Çavuoğlu ile Süleyman Soylu’ya diplomatik düzeyde illetikleri bu ricaları kabul görmüş ve baba Nalbantis, oğlunun cenazesine katılmak için Yunanistan’a iade edildi. Nalbantis’in Nisan ayı sonuna kadar belirlenen geriye kalan cezasını Yunanistan’da tamamlayacağı bildirildi.
Nalbantis’in ailesi gibi Yunan Dışişleri ve İç işleri Bakanları da “Türk mevkidaşlarının gösterdikleri bu insani tutumlarını takdir ve teşekkürle” karşıladıklarını açıkladılar.