Yüksek Seçim Kurulu (YSK) önceki gün 31 Mart yerel seçimlerinde cezaevlerindeki tutuklu ve taksirli suçtan hükümlülerin durumuna ilişkin kritik bir karar verdi.
YSK, üç kez aksi yönde karar vermesine rağmen 31 Mart yerel seçimlerinde tutuklularla, taksirli suçtan hükümlülerin oy kullanmasını engelleyen bir karara imza attı. YSK, cezaevindeki tutuklu ve taksirli suçtan hükümlülerin "kayıtlı oldukları seçim çevresinde ve o seçim türlerinde" oy kullanabileceğine karar verdi. Bu karar cezaevindeki 55 bin 574 tutuklunun çok büyük bölümünün oy kullanamaması anlamına geliyor. Karar 3’e karşı 8 oyla alındı.
Ne anlama geliyor?
Karara göre, örneğin Ankara’da seçmen listesine kayıtlı olan ve İstanbul Silivri Cezaevi’nde kalan bir tutuklu ya da taksirli suçtan hükümlü, artık cezaevi tutuklu seçmen listesine kayıt edilip oy kullanamayacak. Kayıtlı oldukları seçim bölgelerindeki cezaevlerinde bulunan çok az sayıda tutuklu seçmenin ise belli seçim türünde oy kullanabileceği savunuldu. Örneğin Çankaya’da Aziziye Mahallesi’ne kayıtlı bulunan ve Sincan Cezaevi’nde kalan bir tutuklu artık Çankaya Belediye Başkanlığı’nın yanı sıra mahalle muhtarlığı, belediye meclis üyeliği için oy kullanamayacak, sadece Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı için oy verebilecek. Önceki seçimlerde, tutuklu seçmen listelerine kayıtlı taksirli suçlardan hükümlüler ile tutuklular cezaevinin bulunduğu seçim çevresinde oy kullanabilmişti.
CHP: Anayasaya aykırı
Hürriyet'ten Oya Armutçu'nun haberine göre, YSK’nın CHP Temsilcisi Mehmet Hadimi Yakupoğlu “YSK tarihinde ilk kez seçme hakkı kısıtlanmıştır. Anayasa’nın 67. maddesine ve kanuna aykırıdır” dedi. HDP’nin eski YSK Temsilcisi Mehmet Rüştü Tiryaki de kararın tutuklu ve taksirli suçtan hükümlülerin oy kullanmalarının yasaklanması olmadığını ancak çok güçleştirip fiilen yasaklanması anlamına geldiğini söyledi. Tiryaki oy kullanma hakkı engellenenlerin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gidebileceklerini belirtti.
YSK daha önce aldığı kararla, her sandıkta oy kullanacak seçmen sayısını yeniden belirlemişti. Önceki seçimlerde, köylerde bir sandıkta 400 seçmen, diğer yerleşim yerlerde ise 300 seçmen oy kullanıyordu. Alınan bir kararla, bu ayrım ortadan kaldırıldı. Alınan kararla her sandıkta artık 350 seçmen oy kullanacak. Bu kararın alınmasında en önemli nedenin tasarruf olduğu belirtiliyor. Bu kararla 12 bin sandıktan tasarruf edildiği, sandık başına maliyetin 2 bin lira düştüğü, sandık görevlisi ve parti görevlisi açısından da önemli bir tasarruf sağlandığı dile getiriliyor.