Dünya
Deutsche Welle

YPG krizi gölgesinde Trump'la ilk buluşma

YPG’ye silah verme kararından bir hafta sonra Washington, ABD Başkanı Trump ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk yüz yüze görüşmesine ev sahipliği yapacak. YPG’ye destek ve Gülen’in iadesi gibi kilit konular masada olacak.

16 Mayıs 2017 13:26

ABD Başkanı Donald Trump’ın göreve gelmesinin ardından Beyaz Saray - Beştepe arasında üç telefon görüşmesi gerçekleştirildi. Ancak Trump ve Erdoğan ilk yüz yüze görüşmeyi bugün Washington’da yapacak. Trump yönetiminin Rakka operasyonu için YPG’ye silah verme kararının hemen ardından gelen görüşmenin en sıcak gündem maddesi Suriye olacak.

Erdoğan, YPG konusunda Trump’a ne mesaj verecek?

Amerika Birleşik Devletleri’nde Trump yönetimi, görevdeki altıncı ayında Suriye’de IŞİD’le mücadelede kendisine ortak olarak Suriye Demokratik Güçleri’ni seçtiği yönünde güçlü bir mesaj verdi. Washington, Rakka operasyonu için YPG’nin çatısını oluşturduğu gruba yeni silahlar gönderme kararı aldı. Erdoğan’ın ziyareti öncesi alınan bu karar, Trump yönetimi ile Türkiye arasındaki ilk gerilim olarak kayıtlara geçti. Ankara bu karardan geri adım atılmasını istiyor. Talep Trump'a Erdoğan tarafından bizzat iletilecek.

Türkiye ve ABD’nin YPG’ye yaklaşımı tamamen zıt. Ankara, Türkiye sınırında kantonlar kuran YPG’yi PKK’nın bir uzantısı olarak görüyor ve NATO müttefiki olan ABD’nin YPG’ye silah verilmesine tepki gösteriyor. IŞİD’le mücadele için verilen bu silahların, bir gün Türkiye’nin güvenliğine tehdit oluşturabileceğine dikkat çekiliyor. Silah kararı sonrası Pentagon ve Beyaz Saray’dan Türkiye’ye verilen güvencelere rağmen bu konudaki endişeler de Trump’a ayrıntılı bir şekilde iletilecek.

ABD ise PKK’yı terör örgütü olarak tanımlarken YPG’yi aynı kategoride değerlendirmiyor. Aksine ABD, uzun bir süredir hava desteği verdiği YPG’yi IŞİD’e karşı savaşta sahadaki en etkili gruplardan biri olarak görüyor. Ankara, YPG’ye alternatif olarak Türk Silahlı Kuvvetleri’nin desteği ile Cerablus, El Bab ve Dabık’ı IŞİD’ten temizleyen Özgür Suriye Ordusu’nu gösteriyor.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un ABD ziyaretinden günler sonra gerçekleşecek olan Erdoğan-Trump görüşmesinde, Astana’da alınan kararların da masaya yatırılması bekleniyor. Türkiye, Rusya ve İran, Astana’da Suriye’de dört çatışmasızlık bölgesi oluşturulması konusunda mutabakat imzalamıştı.

80 koli delil ile Gülen’in iadesi sağlanacak mı?

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Trump’la uzun uzun ele alacağı başlıklardan biri de Ankara’nın kendisi için önemini ‘Türkiye’nin Usame bin Ladin’i benzetmesiyle vurgulamaya çalıştığı Fethullah Gülen’in iadesi olacak.

Ankara, 15 Temmuz darbe girişiminin arkasındaki isim olarak gösterdiği Pensilvanya’da yaşayan Gülen’in iki ülke arasındaki suçluların iadesi anlaşması çerçevesinde iade edilmesini istiyor. ABD’den kaçma riskine karşı, ilk adım olarak Gülen hakkında geçici tutuklama kararı çıkarılması talep ediliyor. Türkiye’nin bu taleplerini Erdoğan’ın Trump’a iletmesi bekleniyor.

Öncesinde ise Ankara-Washington hattında yoğun bir trafik vardı. Türkiye, yeşil kart sahibi Gülen’in darbe girişimindeki rolünü kanıtlamak için 80 koliden oluşan delili ABD Adalet Bakanlığı’na gönderdi. Bu deliller arasında 15 Temmuz gecesi darbeciler tarafından rehin alınan Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ı savcılık ifadesi de yer alıyor. Akar, ifadesinde darbecilerin kendisini Gülen’le konuşturmak istediğini söylüyor. Türkiye delillerin, 1981’de imzalanan suçluların iadesi anlaşmasının standardına uygun olduğunu belirtiyor. Ancak şu ana kadar ABD’ye iletilen hiçbir evrakın iade süreci için mahkemeye iletilmediği biliniyor.

Ayrıca Gülen yapılanmasının Amerika Birleşik Devletleri’nde 140 civarında okulu bulunuyor. Cumhurbaşkanı’nın bu okulların kapatılmasını da talep etmesi bekleniyor.

Zarrab davasıyla ilgili neler konuşulacak?

Trump-Erdoğan görüşmesinde ele alınacak bir diğer önemli konu İran asıllı Türk işadamı Reza Zarrab’ın 75 yılla yargılandığı dava olacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyareti öncesi Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada konuyu gündeme getireceğini söyledi. Erdoğan, "Zarrab babamın oğlu değil ama benim bir vatandaşım. Eğer varsa bir suçu Adalet Bakanlığı’na dosyası iletilir, yoksa hemen bazı şeyler uydurularak tutuklanırsa, vatandaşına sahip çıkamayan ülke konumuna düşeriz" demişti.

Bir yılı aşkın bir süredir tutuklu bulunan Zarrab, ABD'nin İran’a yönelik yaptırımlarını delmek, bankaları dolandırmak ve kara para aklamakla suçlanıyor. İranlı işadamı Bebak Zencani ile altın ticaretinde ortak olan Zarrab, Türkiye’de de rüşvet soruşturması kapsamında tutuklanmıştı. Dört bakan ve çocuklarının da dahil olduğu 17-25 Aralık yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanan Zarrab, 70 gün sonra serbest kalmıştı.

© Deutsche Welle Türkçe

Deniz Çiyan / Özge Artunç

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle