T24 - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, 2010 yılında mutlaka iki sahada nükleer santral yapımına ilişkin kararlılığın gösterilmesi gerektiğini bildirdi.
Yıldız, Türkiye Müteahhitler Birliğinin ''Gündem 2009'' konulu yemekli sohbet toplantısında, enerji sektörüne yapılacak yatırımların önemini vurgulayarak, sektöre dönük kamu yatırımlarının azaltılmasına rağmen, bazen düzenlemelerden kaynaklanan nedenlerle özel sektörün yatırımlarının istenilen ölçüde artmadığını ifade etti.
Doğal gaz projeleri hakkında da bilgi veren Yıldız, Türkiye'nin de dahil olduğu Nabucco projesinin Avrupa ülkelerinin arz güvenliği problemlerinin giderilmesinde çözümün bir parçası olduğunu ifade etti.
Benzer amaçlarla başka projeler de olduğunu belirten Yıldız, Rusya'nın yönettiği Güney Akım projesinin ise kısa vadede Nabucco'nun alternatifi olarak görülmesine rağmen, orta ve uzun vadede bunların birbirinin rakibi projeler olmadığını söyledi.
Türkiye'nin enerji ihtiyacını karşılamada yerli ve yenilebilir kaynakların harekete geçirilmesine büyük önem verdiğini vurgulayan Bakan Yıldız, bu kapsamda rüzgar, güneş, jeotermal, kömür, su gibi yerli kaynakların payının artırılmasına dönük çalışmalarda bulunduklarını söyledi.
Petrol aramaya ayrılan bütçenin de yaklaşık 13 kat artırdıklarını anlatan Yıldız, ''Hem TPAO'nun hem de BOTAŞ'ın bulunduğu arenada büyürken, dışta uluslararası aktör olmasını içte de bir takım imkanlarını özel sektörle paylaşmasını hedefliyoruz'' diye konuştu.
Nükleeer santral ihalesi
Daha sonra katılımcıların sorularını yanıtlayan Bakan Yıldız, nükleer santrallerin kurulumuna ilişkin yeni sürecin nasıl olacağının ve yeni süreçte daha özel sektöre daha esnek olunup olunmayacağının sorulması üzerine, Türkiye'de nükleer santral kurulumunu mutlaka gerçekleştirmek ve bunu ülkeye kazandırmak istediklerini ifade etti.
TETAŞ'ın iptal kararının programın iptali anlamına gelmediğini anlatan Yıldız, nükleer santral yapımına ilişkin kararlılıklarının devam ettiğini söyledi.
Nükleer santralin yapımına ilişkin modeller üzerinde bir takım tartışmalar yapılabileceğini belirten Yıldız, bilgiden dolayı bir eksiklik olmadığını, stratejilerin belirlendiğini, bundan sonra nasıl ve ne şekilde yapılacağının şekillenmesi gerektiğini ifade etti.
Nükleer santral kurulumunun artık bir devlet politikası haline geldiğine işaret eden Yıldız, ''2010 yılında mutlaka iki sahada nükleer santral yapımıyla alakalı kararlılığın gösterilmesi lazım'' dedi.
'Daha esnek olacağız'
Yeni süreçte farklı modellerin uygulanabileceğine dikkati çeken Yıldız, konuşmasına şöyle devam etti:
"Belki yalnızca ihale usulü olmayabilir, kamu payı yoluyla olabilir. Bu konuda bir yarışma yapmak zorunda değiliz, yarışma olabilir, olmayabilir, bunu özel sektör yapabilir, özel sektör ve kamu beraber yapabilir, farklı modeller olabilir buna bakıp kamuoyuyla paylaşacağız. Bunu hızlıca yapacağız ve daha esnek olacağız''
Nükleer santral kurulumu konusunun Türkiye açısından büyük bir iş olduğunu belirten Yıldız, yapılan son ihaleye dönük bazı eleştiriler olduğunu ve bu bunların bir kısmına katılabileceklerini söyledi.
Dünyada Finlandiya ve birkaç ülke dışında Türkiye'de uygulanan modelin yapılmadığını gördüklerini ifade eden Yıldız, buna ilişkin kanun, şartname, yönetmelik ve mevzuatların iyi değerlendirilmesi gerektiği kaydetti.
Bu çerçevede Danıştay'ın aldığı kararı da dikkate aldıklarını ve bunu görmezden gelmediklerini belirten Yıldız, ''bu konuda acele etmeden, ancak sürat yaparak bunu mutlaka gerçekleştirmek lazım'' şeklinde konuştu.
