-YILDIZ: ENERJİDE TERCİH ÖZEL SEKTÖR ANKARA (A.A) - 12.03.2011 - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, kamunun enerji alanına yatırım yapmak için yeterli kaynağı olmadığını, bu nedenle yatırımların özel sektör tarafından yapılmasını tercih etmek durumunda bulunduğunu söyledi. AK Parti Gençlik Kolları Başkanlığı tarafından düzenlenen ''3. Gençlik Sempozyumu''nda Türkiye'nin enerji politikası konusunda bilgi veren Bakan Yıldız, 24 saat kesintisiz enerji için, her türlü kaynağı değerlendirmek durumunda olduklarını vurgularken, nükleer santral yapımının, Türkiye'yi sadece enerji değil, sanayi alanında da büyüteceğini belirtti. Akkuyu'da Rusya ile birlikte yapılacak 4 ünitelik nükleer santral için proje şirketinin kurulduğunu, 2-3 ay içerisinde şantiyede ciddi aktiviteler başlayacağını anlatan Yıldız, Karadeniz'de de şartlar oluşursa Japonya ile birlikte nükleer santral yapılacağını hatırlatarak, ''Nükleer santral yapımı, Türkiye'de devam edecek'' diye konuştu. Türkiye'de geçen yıl elektrik dağıtımında 16 milyar dolarlık özelleştirme yapıldığını, iletimde ve üretimde de çok fazla miktarda yatırım gerektiğini anlatan Yıldız, dünyada enerji sektörünün uluslararası yatırımlarla büyüdüğünü, Türkiye'nin de bu yönde hareket ettiğini kaydetti. Halen dünyada 30 ülkede 440 nükleer santral bulunduğunu, Türkiye'de de 40 yılda 31 iktidarın yapamadığını AK Parti'nin yaparak nükleer santral kuracağını belirten Yıldız, ''Nükleer santralın 515 bin parçası var. Nükleer santral, Türkiye'yi sadece enerji alanında değil, sanayi alanında da büyütecek'' dedi. Nükleer santral kurulması çalışması sürerken, işletme konusunda eleman yetiştirmek için, nükleer mühendislerin 60'ar kişilik guruplar halinde, 7 yıl boyunca yurt dışında 1-2 yıllık eğitime gönderileceğini açıklayan Yıldız, şöyle devam etti: ''Halen meslek örgütlerine kayıtlı 250 nükleer mühendis var. Dışarıda da bu kadar varsa 500 kişi eder. Bize daha fazla nükleer mühendis gerekiyor. Matematikçiler, fizikçiler de belki eğitim alabilir. Enerjide farklı bir dönem başlıyor.'' Dünyada petrole ve doğalgaza bağımlılığın 2050'li yıllarda da süreceğini ancak doğal ve siyasi gelişmelerden çok çabuk etkilendiği için bu ürünlerin uzun vadeli fiyatlarının öngörülemediğini anlatan Yıldız, Libya'da yaşanan olaylardan sonra petrol fiyatının 110 doların üzerine çıktığına, Japonya'da yaşanan deprem ve tsunamiden sonra da 4 dolar düştüğüne işaret etti. Yıldız, Libya'da yaşanan olaylar nedeniyle petrol arzında bir miktar azalma olmasına karşın, başta Suudi Arabistan olmak üzere diğer üretici ülkelerin, azalan arzın 8 katı kadar günlük üretimi artıracaklarını açıkladığını hatırlattı. Yıldız, buna rağmen piyasalarda, arz-talebe bağlı olmadan petrol fiyatlarının spekülatif olarak yükseltildiğini anlattı ve bir süre sonra fiyatların düşeceğini umduğunu söyledi. Bu fiyat dalgalanmalarından daha az etkilenmek ve enerjide dışa bağımlığı azaltmak için Türkiye'nin petrol ve doğalgaz arama faaliyetlerine ayırdığı parayı 8 yılda 13 kat artırarak 1,1 milyar liraya çıkardığını açıklayan Bakan Yıldız, ''Azerbaycan, Libya'daki petrol faaliyetlerinden kazandığımız parayı, buradaki arama faaliyetlerine yönlendiriyoruz. Az veya çok petrol ve doğalgaz bir şekilde bulacağız. Ama somut sonuçlar almadan da kimse bizden açıklama beklemesin'' dedi. Yerli kaynakların değerlendirilmesi açısından madenlere de dikkati çeken Bakan Yıldız, önceden arama ruhsatı almanın kolaylaştırıldığını ve bir anda ruhsat sayısının 42 bine çıktığını belirterek, arama ruhsatı sayısındaki artışın işletme yatırımı yapıldığı anlamına gelmediğinin altını çizdi.
