-YILDIRIM: ADALET YOLLARI TIKALI KALMIŞ ANKARA (A.A) - 02.09.2010 - Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, ''Bölünmüş yolları yaptık, hava yolunu halkın yolu yaptık, ülkeyi bir baştan bir başa iletişim otobanlarıyla donattık. Ama bütün bunları yaparken bir de baktık ki adalet yolları tıkalı kalmış. Şimdi sıra tıkanan adalet yollarını açmakta'' dedi. Uluslararası Yöneticiler Derneği'nin (YÖNETDER), Rixos Otel'de verdiği iftar yemeğinde, kamu ve özel sektörde çalışan yöneticiler, sendika ve oda başkanları, akademisyenler bir araya geldi. Ulaştırma Bakanı Yıldırım konuşmasında, ülke kalkınması, halkın refaha erişmesi için sorumluluk sahibi tüm toplum kesimlerinin temsilcilerinin burada olduğunu belirterek, bunun ülkenin geleceği, hedefleri gerçekleştirmek için güzel bir görüntü olduğunu söyledi. Bürokrasi, siyaset, iş dünyası, çalışanlar ortak müştereklerini birleştirirse ülkenin çok daha büyük işler başarabileceğini anlatan Yıldırım, ''Bugün artık yaşadığımız bir sorunun 'bu beni beni ilgilendirmez' diyecek tarafı yoktur. Ne işveren sendikası başkanı ne işçi veya memur sendikası başkanı ne siyasetçi ne de bürokrat 'bu benim işim değil. Senin sorumluluğun', sendika başkanı, 'ben istediğimi alırım kardeşim. Sen ne yaparsan yap. Parayı bulmak senin işindir' diyecek konumda değildir. Çünkü eğer ortada üretilen bir katma değer varsa adil olarak onu paylaşacağız, aksi halde büyüyen sorunlar hepimizin sorunu haline gelecektir'' diye konuştu. -"AB ÜYESİ OLMAK TÜRKİYE'NİN KARARI" Etkinlikte işveren, bürokrat, siyasetçinin yan yana oturduğuna işaret eden Yıldırım, ''Bundan 10-15 yıl önce işveren, siyasetçi, bürokrat yan yana otursa Türkiye'de neler konuşulabileceğini düşünün. Artık iletişim sayesinde bunların üstesinden geldik. Her şeyi konuşuyoruz, görüşüyoruz, şeffaf şekilde kamuoyuyla paylaşıyoruz. Hiçbir kesim diğerinin rakibi veya aleyhine çalışan bir durumda değildir'' dedi. Yıldırım, 7,5 yılda 12 bin 300 kilometre bölünmüş yol yaptıklarını, hızlı trene sahip, hava yolunu halkın yolu haline getirmiş, iletişimde dünyada 10. Avrupa'da 5. sıraya yükselmiş, 30 milyonu aşkın internet kullanıcısının olduğu bir Türkiye'den bahsettiklerini anlattı. Bakan Yıldırım, ''7,5 yılda geldiği nokta itibariyle AB ülkelerinin ilk 10'u arasında yerini almayı başarmıştır. Bu noktadan sonra AB'nin üyesi olup olmamak artık Türkiye'nin kararı olacak'' dedi. Binali Yıldırım, sıranın eğitimde, ulaşımda, sağlıkta, ekonomide elde edilen bu başarıyı Türkiye'nin adalette, demokraside, özgürlüklerde atacağı adımlarla taçlandırmaya geldiğini dile getirdi. -BİZ İŞİN İÇİNDEN ÇIKAMIYORUZ- Halk oylaması konusunda kendi işlerinden örnek verdiğini kaydeden Yıldırım, şöyle konuştu: ''Bölünmüş yolları yaptık, hava yolunu halkın yolu yaptık, ülkeyi bir baştan bir başa iletişim otobanlarıyla donattık, ama bütün bunları yaparken bir de baktık ki adalet yolları tıkalı kalmış. Şimdi sıra tıkanan adalet yollarını açmakta. Vatandaşımızın, milletimizin bize verdiği yetkiyle bunu da Meclis'te yapmak isterdik, ama demokrasimiz istediğimiz olgunluğa henüz erişmedi. Bir araya gelemedik, uzlaşamadık bu yaz sıcağında milletimize yine iş düştü. Dedik ki 'Biz işin içinden çıkamıyoruz. Siz son sözü söyleyin, kararınızı verin. Adalet ile ilgili sıkıntılarımız, yargı ile ilgili sıkıntılarımız size daha fazla hizmet etmemize mani oluyor. Bunları aşmamız lazım. Türkiye'nin artık dış müdahalelerle anılan bir ülke olmasını mutlaka sona erdirmemiz lazım.'' Türkiye'nin nüfusunun 73 milyona ulaştığını, dünyanın 16, Avrupa'nın 6. büyük ekonomisi haline geldiğini, ancak vatandaşa tam olarak güvenme konusunda kafalarda hala soru işareti olduğunu kaydeden Yıldırım, anayasa değişikliğine karşı çıkanların özellikle Anayasa Mahkemesi ve HSYK konusunda konuştuğunu, ''bu düzenlemeler daha çoğulcu, daha demokratik gibi gözüküyor, ama Türkiye, Türk halkı buna hazır değil. Bizim kendimize özgü şartlarımız var'' denildiğini anlattı. Yıldırım, ''56 yaşına geldim. Kendimize özgü şartlarımızın ne olduğunu bir türlü öğrenemedim. Ne biçim milletmişiz anlamadım. Milletinden bu kadar endişe eden, milletinin ''sağı solu belli olmaz, ne yapacağı bilinmez' fobisiyle yaşayan bir anlayışın bu ülkenin layık olduğu bir anlayış olduğunu düşünmüyorum'' dedi. Bakan Yıldırım, bu değişiklik paketinin halkın onayından geçmesinin ülkenin önündeki zihinsel engelleri ortadan kaldıracağını ifade etti.