Ekonomi

Yerli katkı için üretimin artırılması gerekiyor ANKARA (A.A)

27 Eylül 2011 14:12

-Yerli katkı için üretimin artırılması gerekiyor ANKARA (A.A) - 27.09.2011 - Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun (EPDK), 2013'ten itibaren akaryakıtta yerli katkı ilavesinin her yıl kademeli olarak artırılmasına ilişkin düzenlemesi çerçevesinde, gerekli olacak biyoetanol ve biyodizel üretimi için öncelikle mısır, kanola ve aspir üretiminin artırılması gerektiği belirtiliyor. EPDK, geçen hafta aldığı bir kararla, akaryakıta tarımsal ürün katkısını zorunlu hale getirmişti. EPDK, piyasaya akaryakıt olarak arz edilen benzin türlerine, 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren yüzde 2, 1 Ocak 2014 tarihi itibariyle de en az yüzde 3 oranında yerli tarım ürünlerinden üretilmiş etanol ilave edilmesini, motorin türlerine de, yerli tarım ürünlerinden üretilmiş yağ asidi metil esteri (YAME) içeriğinin (biyodizel) 1 Ocak 2014 tarihi itibariyle en az yüzde 1, 1 Ocak 2015 tarihi itibariyle en az yüzde 2, 1 Ocak 2016 tarihi itibariyle en az yüzde 3 olmasını kararlaştırmıştı. Biyoetanol ve biyodizel üretiminin artırılması anlamına gelen bu karar, Türk çiftçisini de yakından ilgilendiriyor. Biyoetanol üretimi için en verimli ve birim alkol maliyeti en düşük bitki şeker pancarı ve mısır, biyodizel üretimi için ise en verimli bitki kanola ve aspir. Türkiye'nin 2010 yılındaki benzin tüketimi 2,1 milyon ton, motorin tüketimi ise 16 milyon metreküpü geçiyor. Hesaplamalara göre, EPDK kararı çerçevesinde yüzde 2'lik harmanlama için 42 bin metreküp, yüzde 3'lük harmanlama için ise 63 bin metreküp biyoetanole ihtiyaç duyuluyor. 42 bin metreküp biyoetanol için 494 bin ton şekerpancarı üretilmesi gerekiyor. Türkiye'nin yıllık 18 milyon tona yaklaşan şekerpancarı üretimi dikkate alındığında, biyoetanol üretimi açısından sorun bulunmadığını kaydeden uzmanlar, mevcut kapasiteyle ihtiyacın karşılanabileceğini, bu ürüne ilişkin fiyatlarda olumsuzluk yaşanmasının beklenmediğini ifade ediyor. Pancarda sözleşmeli üretim yapıldığına ve bu çerçevede alım garantisi olduğuna işaret eden yetkililer, biyoetanol için şeker pancarı ekilmesi halinde kotanın kalkması gibi çalışmalar da yapılabileceğine kaydetti. Kozmetik, gıda ve akaryakıtta kullanılan etanolün Türkiye'ye girişi ve çıkışı sıkı kontrol altında tutuluyor. Yetkililer, Türkiye'nin, 100 bin tonunun üzerinde bulunan mevcut biyoetanol üretim kapasitesinin, akaryakıta katılması planlanan biyoetanol üretimini karşılayacak düzeyde olduğunu ifade etti.  -1 hektar kanola veya aspirden 400 litre biyodizel- Uzmanlar, biyodizel üretimi için en verimli bitkinin kanola ve aspir olduğunu belirtiyorlar. Her iki bitki için biyodizel verimi yüzde 40-45 düzeyinde gerçekleşiyor. Başka bir deyişle bir ton kanoladan 400 litre yağ ve dolayısıyla dönüşümü yapıldıktan sonra yaklaşık 400 litre biyodizel yakıt elde edilebiliyor.  Yetkililer, Türkiye'nin, 16 milyon metreküp olan motorin tüketimi dikkate alındığında yüzde 1'lik karışım için 160 bin metreküp, yüzde 2'lik karışım için 320 bin metreküp, yüzde 3'lük karışım için ise 480 bin metreküp biyodizele ihtiyaç olduğu kaydediyor. Buna göre, yüzde 1'lik karışım için yaklaşık 400 bin ton, yüzde 2'lik karışım için yaklaşık 800 bin ton, yüzde 3'lük karışım için 1,2 milyon ton kanola üretilmesi gerekiyor.  Türkiye'de yağlı tohumların üretimi yeterli olmadığı için bitkisel yağ açığının ithalatla karşılandığını ifade eden yetkililer, bu nedenle biyodizel üretimi için belirtilen oranda yağlı tohumlu bitkilerde üretim artışı sağlanmaması halinde biyodizel üretiminde sorun oluşabileceğini ve gıda fiyatlarının da olumsuz etkilenebileceğini vurguladı. -Sözleşmeli üretim modeli uygulanabilir- Biyodizel ve biyoetanol üretiminin yeterli düzeyde yapılmasını sağlamak ve söz konusu tarım ürünlerinde spekülatif fiyat artışlarının önüne geçmek için, ''sözleşmeli üretim'' yapılabileceğini kaydeden yetkililer, bu çerçevede kanola ve aspir üretiminin teşvik edilmesi gerektiğini, geleneksel üretim yapan Türk çiftçisinin yabancı olduğu bu ürünleri ekmesi için sözleşmeli üretim, alım garantisi, artı desteklerle çiftçilerin bu ürünleri üretmesinin sağlanabileceğini ifade etti. Yetkililer, Türkiye'nin yıllık 1,5 milyon ton biyodizel üretimini yapabilecek kurulu kapasitesinin bulunduğunu belirttiler.