Yeni Şafak yazarı Mehmet Acet, İyi Parti Manisa Milletvekili Tamer Akkal'ın AKP'ye geçişini yorumladı. Acet, "Akkal’ın söylediği gibi HDP ittifakından rahatsızlık duyan başka vekiller de böyle bir yola girerse, bu sayı 7’yi 8’i bulursa, bu, Ak Parti’nin tek başına Meclis çoğunluğunu elde edebilmesi anlamına da gelecek" dedi.
Acet, Yeni Şafak'ta "Münbiç için birkaç hafta, Fırat'ın doğusu için birkaç ay" başlığıyla yayımlanan yazısıın ilgili bölümünde Akkal'ın AK Parti'ye geçişini değerlendirdi; şunları kaydetti:
Dün öğle vakti Ankara’nın güneşli havasını solumak üzere Meclis kapısından dışarı çıktığım anda, on metre önümde, aşağı yukarı 20 tane kameranın dizili halde çekim yaptığını fark ettim.
Bu kadar kamera, bu kadar mikrofon herhalde siyasi parti liderlerinden biri için toplanmıştır diye düşünürken, konuşmakta olan kişinin İyi Parti’den istifa ederek Ak Parti saflarına katılan milletvekili Tamer Akkal olduğunu gördüm.
Habercilik refleksinin İyi Parti’den istifa ettikten sonra yakasına takılan rozetle Ak Partili kimliğine kavuşan bir milletvekiline yönelmesini tabi karşılamak gerekir.
Ak Parti yönetiminden bir ismin ifadesinden yola çıkarak yazalım:
“İyi Parti bir kimlik partisi değil, daha çok ‘Tepkili seçmeni’ kendisine çekerek siyasi alanda vücut bulabilmiş bir hareket.”
Belirgin bir ideolojiyi, ortak değer ve ilkelerini oluşturamamış bir siyasi partide tutunmak her daim kolay bir iş değildir.
Tamer Akkal’ın Ak Parti’ye geçmesiyle değerli hale gelen bir başka soru daha karşımıza çıkıyor:
Acaba bu türden milletvekili geçişleri önümüzdeki dönemde de devam eder mi?
Akkal’ın söylediği gibi HDP ittifakından rahatsızlık duyan başka vekiller de böyle bir yola girerse, bu sayı 7’yi 8’i bulursa, bu, Ak Parti’nin tek başına Meclis çoğunluğunu elde edebilmesi anlamına da gelecek.
O yüzden bu soru değerli hale geliyor.