Gündem

"Yeni devlet sisteminde kritik koltuklara 'akraba' kriteri!"

"Varlık Fonu AŞ.'nin başına Erdoğan, Başkanvekilliği'ne Albayrak geçti; bakan çocukları görevlendirildi"

13 Eylül 2018 10:46

Şu anda 200 milyar dolarlık aktif büyüklüğü ile Türkiye’nin en büyük şirketi konumundaki ve bünyesinde BOTAŞ, PTT, Borsa İstanbul ve THY’nin de bulunduğu Türkiye Varlık Fonu Yönetimi AŞ’nin (TVF) başına Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan geldi. Erdoğan, şirketin Başkan Vekilliğine ise aynı zamanda damadı olan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ı atadı. Şimdiye kadar pek çok bakanın yakın akrabası da kritik ve önemli görevlere getirildi. Cumhuriyet'te yer alan haberde, konuya ilişkin olarak, "Yeni devlet sisteminde kritik koltuklara 'akraba' kriteri getirildiği" yorumu yapıldı.

Söz konusu haber aynen şöyle:

Yine ‘yakınlar’ atandı

Yaklaşık bir yıl önce TVF Başkanı Mehmet Bostan görevinden alınmıştı. Görevden alınmasına gerekçe olarak Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hedeflenen sürecin olmadığını ve “Varlık Fonu’nu bizim yeniden organize etmemiz şart” demişti.

Türkiye Varlık Fonu Yönetimi AŞ Yönetim Kurulu üyeleri ile Genel Müdürü’nün atanmasına ilişkin Cumhurbaşkanı kararı Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre, Yönetim Kurulu Üyeliklerine de Salim Arda Ermut, Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Erişah Arıcan ve  Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Fuat Tosyalı atandı. Genel Müdürlüğe ise daha önce varlık fonu yönetiminde uluslararası tecrübeye sahip Zafer Sönmez getirildi.

Türkiye Varlık Fonu Yönetimi AŞ’nin eski yönetim ise Yönetim Kurulu Başkan Vekili Himmet Karadağ. Yönetim Kurulu Üyeleri Kerem Alkin, Yiğit Bulut, Oral Erdoğan’dan oluşuyordu. Yeni görevlendirmede bu isimlere yer verilmemesi dikkat çekti.

Türkiye’nin ekonomik büyümesine katkı sağlamak, uluslararası kurumsal yatırımcıların ilgisini çekmek ve büyük projelere kaynak yaratmak amacıyla 2016 Ağustos’ta kurulan Varlık Fonu çeşitli banka ve şirketlerdeki kamu hisseleri, bazı KİT’ler ile at yarışları ve şans oyunlarına dair lisanslar 49 yıllığına devredilmişti.

200 milyar dolar

Fonun yaklaşık 200 milyar dolarlık aktif büyüklüğü, 40 milyar dolarlık da varlık değeri bulunuyor.TVF’ye devredilen şirketler arasında Ziraat Bankası, BOTAŞ, PTT, Borsa İstanbul, Türksat ve Türk Telekom’un sermayelerinde bulunan Hazine hisselerinin yanı sıra THY’deki Özelleştirme İdaresi hisseleri bulunuyor.

TVF’nin kuruluşu için 2016 Ağustos’ta TBMM’de kabul edilen yasada fon için Türkiye’nin ekonomik büyümesine gelecek 10 yılda yıllık yüzde 1.5 ilave katkı sağlaması hedefi yer almıştı. Ancak bugüne kadar TVF aktif olarak hayata t geçmedi ve piyasalarda herhangi bir işlem de yapmadı.  

TVF’deki önemli yapısal değişikliğin, Ticaret Sicil gazetesinde dün (12 Eylül 2018) yer almaması dikkat çekerken, özel hukuka tabi olan Varlık Fonu’nun denetim biçimi ve yönetim kurulu üyelerinin aldığı maaşlar gibi temel sorulara net yanıt verilmiyor. Fon’un şeffaf olduğunu söylemek mümkün değil. Arsa tahsisi, vergi indirimi, İhale Kanunu’na tabi olmama, SPK düzenlemelerine karşı bağışıklık gibi pek çok imtiyaz fona verilmiş durumda. Bu nokta da dikkate alındığında küresel örneklerdeki şeffaflığın Türkiye Varlık Fonu’nda olduğunu iddia etmek zor. Buna, dün hayata geçen yeni yönetim yapısı da eklendi.

Anayasal görevle çelişti

Varlık Fonu düzenlemeleri ile ilgili açıklama yapan Girne Üniversitesi’nde Anayasa Hukuku Prof. Korkut Kanadoğlu, Cumhurbaşkanı’nın ticari kimlik sahibi olmasının anayasal göreviyle çelişeceğini ve hukuki sorumluluk altında olacağını dile getirdi.Kanadoğlu, Fon yönetim kurulunun oluşumunu düzenleyen 2018/162 sayılı karara ilişkin olarak, “Usul bakımından yaklaşırsak, kural koyan bir düzenleyici işlem niteliği taşıyan bu işlem Cumhurbaşkanı Kararı ile değil, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi olarak yapılmalıydı” dedi.

"Hukuki sorumluluk altında olacaktır"

Kanadoğlu, Cumhurbaşkanı’nın “ticari kimlik” sahibi olmasındaki hukuksuzluğu ise, “Cumhurbaşkanı, Varlık Fonunda üstlendiği bu görevle siyasi kimliğine ticari bir kimlik de eklemiştir. Anonim Şirket Yönetim Kurulu Başkanı sıfatıyla belirtilen kimlik, Cumhurbaşkanı’nın Türkiye Cumhuriyetinin ve Türk Milletinin birliğini temsil etmeye dönük anayasal göreviyle çelişecektir. Sorunlu bir diğer nokta da Cumhurbaşkanı’nın özel hukuk sorumluluğuna ilişkindir. Fonun işlemlerinden dolayı, Cumhurbaşkanı da tüm yurttaşlar gibi hukuki sorumluluk altında olacaktır” şeklinde özetledi. 

Benzeri yok

Çin, Rusya, Norveç, Katar ve Suudi Arabistan gibi ülkelerde varlık fonu yönetimi için genellikle piyasadan, bankalardan, devlet adına temsilci ve bakanlardan oluşan bir yapı tercih ediliyor. 

 Rusya’daki fonun başında Vladimir Putin bulunmuyor. Çin Yatırım Fonu’nun başında Çin Devlet Başkanı XiJinping ya da ekonomi veya maliyeden sorumlu bir bakan yok. Suudi Arabistan Varlık Fonu’nun başında Kraliyet Ailesini temsilen Veliaht Prens Muhammed bin Salman var.

Atamalarda izin dönemi

Tüm kamu kurum ve kuruluşlarına açıktan atama işlemleri için Cumhurbaşkanlığı’ndan izin alınacak.

Resmi Gazete’de yer alan Cumhurbaşkanlığı genelgesine göre, TBMM İdari teşkilatı, Anayasa Mahkemesi, Sayıştay, Kamu Denetçiliği Kurumu ve MİT ile hakim ve savcı adayları atamaları hariç olmak üzere diğer kamu kurumları, özel mevzuatları gereğince mesleğe özel sınava tabi tutularak alınacak personel için, sınav açmadan önce Cumhurbaşkanlığı’ndan izin alacak.

TIKLAYIN - Kamu atama işlemlerinde yeni dönem: Cumhurbaşkanlığı'ndan izin alınacak

Türkiye hızla hanedanlaşıyor

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TVF’deki yeni atamalara ilişkin “Başkanı olduğu fon bütçe dışında. Bu fonu sayıştay, TBMM denetleyemiyor. Türkiye yönetilemiyor, Türkiye savruluyor” ifadelerine yer verdi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı, Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Türkiye Varlık Fonu’ndaki yönetim değişikliğiyle ilgili, Türkiye’nin korkunç bir hızla Ortadoğu’nun batmış devletler ligine doğru gittiğini gösterdiğini kaydetti. Öztrak, şöyle konuştu:

“Hanedanlaşıyoruz. Türkiye’nin bir sürü değerinin içinde olduğu fonun başına kendinizi atıyorsunuz. Yetmiyor, başkanvekilliğine de damadınızı atıyorsunuz. Bu Türkiye’de tek adam, parti devletinin hızla hanedanlaştığını gösteriyor. Varlık fonu devletin bir şirketi. Cumhurbaşkanı buraya kendisini nasıl atayabiliyor? Cumhurbaşkanının görevleri ile bu nasıl bağdaşıyor. Varlık Fonu’yla ilgili hatalı bir işlemden dolayı soruşturma açıldığında Cumhurbaşkanı nasıl hesap verecek ? Bu artık zurnanın zırt dediği yer. Ekonominin liyakate göre değil sadakate göre yönetildiği algısını pekiştirmiştir."

CHP’nin 24 Haziran’daki cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce de, “Devleti sarmış olan tek adam, aile yönetim tarzı şimdi kamu şirketlerini de esir almıştır.  Sergilenen bu akılalmaz herşeyi yönetme ihtirası, sonuçta hiç bir şeyin yönetilememesi sonucunu doğurmakta. Memleketi kaosa sürükleyecek bu tek adam uygulamalarına hep birlikte sesimizi yükseltmek zamanıdır” diye konuştu.