Yeni Akit Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Ali Karahasanoğlu, "İstanbul Barosu, AK Parti iktidarı sayesinde edindiği malları çarçur ediyormuş " iddiasında bulundu.
Karahasanoğlu, "Hani Ankara yollarında, 'Biz savunmayız.. Biz savunacağız.. Bizi susturamazsınız' diyordu ya, İstanbul Baro Başkanı.. Bakın, 'savunma' ne işlerle meşgul oluyormuş.. Sokağa çıktığında 'Savunma susarsa herkes susar' diyenler..AK Parti iktidarı sayesinde edindikleri malları, nasıl çarçur ediyorlarmış, kamu kurumu niteliğindeki bir meslek kuruluşunun taşınmazını, nasıl ahlaki yozlaşma aracı olarak kullandırtıyorlarmış!" ifadesini kullandı.
Karahasanoğlu, "Olayı tek taraflı anlatmayalım..İstanbul Barosu’nun savunmasına da yer verelim. Ne diyor, baro, bu iddiaya.. Cevapları şöyle: '2013 tarihinde TBB tarafından satın alınarak baromuza tahsis edilen bu mekanla ilgili olarak..' Vay vay vay.. İşler iyi iken.. Boğaz’a nazır taşınmazlar alınır iken.. Metin Feyzioğlu ile işler tıkırında iken.. Barolar Birliği hukuk mesleği ile uzaktan yakından bir ilgisi olmayacak şekilde, bir taşınmazı alıp, İstanbul Barosu’na teslim ediyor..." düşüncesini dile getirdi.
Karahasanoğlu yazısında şunları kaydetti:
Haydi buyrun, bakalım sonra neler oluyor, Baro açıklamasından okuyalım:
“2013 yılından itibaren pek çok baroya, baro binaları veya sosyal tesisler satın alan TBB yönetimi, o tarihte de bu tesisi Baromuza 5.5 milyon dolar bedelle satın alarak tahsis etmiştir.” İyi de insafsız baronlar. Vicdansız baronlar.
Bugüne kadar bir defalığına olsun, “AK Parti iktidarı sayesinde, eski iktidarlar döneminde görmediğimiz sosyal tesis yardımları alıyoruz” dediniz mi? Demediniz.. Hep sopa gösterdiniz.. Hep sopa salladınız.. AK Parti’ye de burdan bir gönderimde bulunalım..
Bakın, size sopa gösterenlere, ne kıyaklar yapmışsınız, okuyun, öğrenin.. Baro açıklamasına devam ediyoruz.. “Binanın tahsisinden sonra ‘yeniden yapım’ boyutunda bir güçlendirme yapılmıştır. Güçlendirme sırasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile yaşanan sorunlar, sürecin uzamasına neden olmuştur. Bilahare ‘4 duvar’ konumunda bulunan ve işletmeye açılması için asgari 3-4 milyon TL. yatırım gereksindiren bu tesisle ilgili, bahse konu harcamanın baromuz tarafından yapılması uygun bulunmadığı için, bu harcamayı yaparak işletmeyi alacak koşulda işletmeci arayışına girişilmiştir.”
Afedersiniz, bunlar avukatların mesleki hayatlarını kolaylaştırma amaçlı faaliyetler mi? Yooo.. Uzaktan yakından ilgisi yok.. Size ne “dört duvar”dan? Size ne “güçlendirme”den? Size ne “yatırım”dan? Devam ediyoruz açıklamaya: “Bu tesis için İstanbul Barosu bütçesinden çıkan bir harcama yoktur. Tam aksine ayda 25.000 TL. kira karşılığı sözleşme yapılmıştır.” İşte burası çokomelli.. Ne diyor büyük hukukçularımız..
“Barodan para çıkmadı..” Sanki gökten yağmış paralar.. Söylesene be baron; “Baronun değil, milletin cebinden çıktı bu para” diye.. Bir de utanmadan, “25.000. TL kira alıyoruz” diyor.. Sokak arasındaki bir emlakçıya gidin, “5.5 milyon dolarlık bir taşınmaz, kaç lira kira getirir” deyin.. “25.000 TL” diyenin yüzüne tükürürler.. Ama bunlar, büyük hukukçu.. Türkiye’yi yönetenlere sopa gösteren hukukçular.. Her şeyi itiraz eden, CHP kaçkını baronlar.. 8 yıl olmuş o taşınmaz satın alınalı, bir de utanmadan, “Henüz avukatların hizmetine sokamadık” diyorlar..
Hayatınız bu sizin.. Dikili ağacınız bile yok ama.. Lafa gelince, aleme nizamat verirsiniz!
Yazının devamı için tıklayın