Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, "Anayasa Mahkemesi'nin zaman zaman ilk derece mahkemelerinin yerine geçerek yerindelik denetimi dahi yapması, mahkemenin kararlarını tartışılır hale getirmiştir" dedi.
Habertürk'te yer alan habere göre; Adalet Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığınca Palandöken Kayak Merkezindeki otelde düzenlenen 'Yargıda Zaman Yönetimi Sempozyumu'nun açılış töreninde konuşan Cirit, gerekli güvenlik önlemleri alınarak, ülkede sosyal ve ekonomik hayatın devam etmesi gerektiğini söyledi. Bunun yapılması halinde terörün amacına ulaşamayacağını, sosyal ve siyasi hayattan çekileceğini belirten Cirit, "Avrupa'da ve dünyada olduğu gibi ülkemizde de hukuk sisteminin ekonomik ve sosyal ilişkilerin gerisinden gitmesinden dolayı yaşanan hukuki belirsizlikler, insanların ve refah ortamını bozar" diye konuştu.
Cirit, bu riskin en aza indirilmesi noktasında gerekli tedbirleri almak zorunda olduklarını dile getirdi.
Geciken adalet sorunun yargının aktörleri tarafından yakından izlenmesine imkan sağlayan sempozyumun düzenlenmesinde, emekleri geçen Adalet Bakanlığı yetkililerine teşekkür ettiğini ifade eden Cirit, şöyle konuştu:
"Bireysel başvuru ile temel insan hak ve özgürlüklerinin olay bazında belirlenmesi, ihlal edilen hakkın onarılması ve gerekli önlemlerin alınması için Anayasa Mahkemesi'ne verilen yetki, yüksel mahkemeler başta olmak üzere mahkeme kararlarına yönelik bir denetim mekanizması değildir. Anayasa Mahkemesi'nin zaman zaman ilk derece mahkemelerinin yerine geçerek yerindelik denetimi dahi yapması, mahkemenin kararlarını tartışılır hale getirmiştir. Yargıtayın yıllardan beri baktığı davalardan edindiği deneyim, zengin içtihat birikimi, üyelerin yetişme biçimi dikkate alındığında, Anayasa Mahkemesi'nin özellikle ceza hukuku alanında yüce divan sıfatıyla yaptığı yargılama ile bireysel başvuru üzerine ceza muhakemesi kanununa ilişkin yorumları, tartışma konusu olmaktadır."
Cirit, adaletin gecikmesi durumunda bir tacirin alacağına kavuşamadığını ve vatandaşın da kamulaştırma bedelini zamanında alamadığını ifade etti.Yine boşanan kişinin yeniden evlenemediğini ve çocuğun velayetini alan anne veya babanın çocuğuna kavuşamadığını aktaran Cirit, şunları kaydetti:
"Adalet aktörleri olarak uyum ve işbirliği içerisinde adaletteki gecikmeleri en aza indirmek için gerekli önlemleri almalıyız. Halkın yargı sistemine ve hakimlerin ahlaki otoritesi ve dürüstlüğüne duyduğu güven, çağdaş ve demokratik toplumlardaki en önemli unsurdur. Toplumun bir parçası olan hakimlerin halkın güveni olmaksızın adaleti etkin şekilde yönetmeleri mümkün değildir."
