Uluslararası Yatırımcılar Derneği Genel Sekreteri Mustafa Alper, "Türkiye'de 2006 ve 2007 yıllarında 20 milyar dolar seviyesinde gerçekleşen uluslararası doğrudan yatırım girişi dünya genelinde yaşanan düşüşe paralel olarak 2008'de 18 milyar dolar olarak gerçekleşti" dedi.
Alper, Kocaeli Sanayi Odasınca düzenlenen "Dünyada ve Türkiye'de Uluslararası Yatırımlar" konulu konferansta, doğrudan yabancı sermaye yatırımları konusunda bilgiler verdi.
Uluslararası yatırımların, yeni yatırımlar, genişleme, özelleştirme ve şirket evliliği olarak 4 çeşit yöntemle olduğunu anlatan Alper, uluslararası yatırımda ABD, İngiltere ve Fransa'nın ilk sıralarda yer aldığını söyledi.
Ekonomik kriz dolayısıyla dünya genelinde uluslararası doğrudan yatırım girişlerinin 2008 yılında yüzde 21 oranında düşerek 1,4 trilyon dolar seviyelerine geldiğini bildiren Alper, şu bilgileri verdi:
"Türkiye'de 2006 ve 2007 yıllarında 20 milyar dolar seviyesinde gerçekleşen uluslararası doğrudan yatırım girişi dünya genelinde yaşanan düşüşe paralel olarak 2008'de düşerek 18 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu yıl biraz daha gerileyeceği tahmin ediliyor. Türkiye 2006 yılında ilk kez dünyada en fazla uluslararası doğrudan yatırım çeken ilk 20 ülke arasında 17. sırada, 2007 yılında bu sıralamada gerileyerek 23. sırada yer aldı."
Uluslararası doğrudan yatırımlarda firmaların aradığı koşulların başında kilit pazarlara giriş imkanı, kalifiye iş gücü ve lojistik imkanların geldiğini vurgulayan Alper, şöyle devam etti:
"Ortaklıklar için ise kar etme potansiyeli, halka açık olma, kurumsal yönetişim, ilkeli olma, profesyonel yönetim ve fikri ve sınai mülkiyet haklarına önem verme gibi unsurlar ön plana çıkıyor. Yaptığımız anketlerde yabancı yatırımcılara engel teşkil eden unsurların başında da ekonomik istikrarsızlık, yasal çerçeve, yasaların uygulanması ve kayıt dışı ekonomi ilk üç sırada yer alıyor.
Ankette, firmalara hükümetin öncelik vermesi gereken konuların ne olduğunu sorduğumuzda ise 'kriz önlem paketi ve IMF ile anlaşmanın' ön plana çıktığı görülüyor.
2009 yılında beklenen en önemli mevzuat değişikliğinin ne olduğunu sorduğumuzda ise firmalar 'Türk Ticaret Kanunu', 'Gelir Vergisi Kanunu' ve 'Enerji Piyasası' düzenlemelerinin ilk üç sırayı aldığını görüyoruz."
