Dünya
Deutsche Welle

AB ülkelerinden vize muafiyetinde 'acil fren'e onay

AB içişleri bakanları, vize muafiyetine askı mekanizmasının kolaylaştırılmasını öngören Alman-Fransız girişimine destek verdi

20 Mayıs 2016 19:41


AB içişleri bakanları, vize muafiyetinin askıya alınmasını kolaylaştıran yeni mekanizmaya destek verdi. AB büyükelçilerinin Brüksel’de yaptıkları toplantıda, ‘acil fren’ görevi görecek mekanizma konusunda uzlaşma sağlandı. Söz konusu mekanizmanın sadece Türkiye için değil, AB ile vize anlaşması sağlayan bütün ülkeleri kapsayacağı duyuruldu.

 

Almanya ve Fransa'nın girişimiyle

 

Almanya ve Fransa'nın girişimiyle gündeme gelen yeni askı mekanizması, iltica başvuruları sayısında belirgin artış ya da suistimal gibi durumlarda belirli ülkelere vize muafiyetinin daha kolay ve hızlı bir şekilde geçici olarak askıya alınabilmesini öngörüyor.

Brüksel'de bir araya gelen AB içişleri bakanları, vize muafiyetinin 6 aylığına geri alınması konusunda herhangi bir üye ülke ya da AB Komisyonu'nun karar verebilmesi gerektiği yönünde görüş bildirdi.

 

"Türkiye'ye yönelik değil"

 

Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, vize serbestisinin askıya alınması konusunda planlanan mekanizmanın Türkiye'ye yönelik olmadığını söyledi. Vize serbestisinin suistimali durumunda devreye girmesi planlanan ‘acil fren‘ mekanizmasının herhangi bir ülkeyi hedef almadığını, Schengen Bölgesi'nde vize muafiyeti bulunan tüm devletler için geçerli olduğunu kaydeden de Maiziere, planlanan mekanizma çerçevesinde vize zorunluluğunun en az altı aylığına yeniden yürürlüğe sokulabileceğini belirtti.

 

Gözler Avrupa Parlamentosu‘nda

 

Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, yeni askı mekanizması Avrupa Parlamentosu tarafından onaylanmadan hiçbir ülkeye vize muafiyeti tanınmamasından yana olduklarını da belirtti.

AB Komisyonu şu an Türkiye ve Kosova ile vize muafiyeti üzerine görüşmeler yürütüyor. Komisyon, Ukrayna ve Gürcistan vatandaşlarına vize muafiyeti tanınmasını önermişti. AP'nin onay süreci normalde aylar sürüyor.

En geç Haziran ayı sonundan itibaren vize sorunluluğunun kaldırılması, mülteci mutabakatı çerçevesinde AB'in Türkiye'ye verdiği en önemli tavizlerden biri. Vize muafiyeti için 72 kriteri yerine getirmesi gereken Türkiye'nin, kriterler arasında yer alan terörle mücadele yasasında değişiklikleri reddetmesi, vize muafiyeti ile ilgili tartışmaları alevlendirmişti.

 

“Kriterlerin tümü yerine getirilmek zorunda“

 

Fransa İçişleri Bakanı Bernard Cazneuve, "Ankara vize muafiyeti için şart koşulan 72 kriterin tümünü yerine getirmek zorunda" diyerek, AB'nin bu konuda ‘son derece sert bir pozisyona sahip olduğunu‘ vurguladı.

Lüksemburg Göç Bakanı Jean Asselborn da Türkiye'nin hareket etmemesi durumunda vize serbestisinin yürürlüğe girmesinin olası görünmediğini söyledi.

Belçika Göç Bakanı Theo Francken de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın terörle mücadele yasasında değişikliğe karşı olmasının bir sorun olduğunu belirterek, göç sayısında çok fazla artışa yol açan vize muafiyetlerine genel olarak karşı olduğunu, kamuoyunun da bu görüşü savunduğunu kaydetti. Belçikalı Bakan, ‘bir iltica krizinin yerine bir başkasının getirilmesinin anlamı olmadığını‘ söyledi.

 

‘Askı‘ ölçütleri genişliyor

 

AB ülkeleri, Almanya ve Fransa'nın girişimiyle gündeme alınan, suistimal durumunda vize serbestisinin askıya alınmasını kolaylaştıracak önlemler üzerinde çarşamba günü anlaşmaya varmıştı. AB içişleri bakanlarının onayının ardından ‘askı mekanizmasının‘ Avrupa Parlamentosu'ndan da onay alması gerekiyor.

Vize muafiyetinin askıya alınmasına yönelik yürürlükte olan AB düzenlemesi, ‘gerekçesiz‘ iltica başvurularında belirgin artış yaşanması ya da başvurusu reddedilenlerin ülke dışına çıkması için öngörülen sürenin ihlali durumunda devreye giriyor. Yeni düzenlemeyle yolsuzluk ya da organize suçlarda belirgin ölçüde artış kaydedilmesi de askı mekanizmasını devreye sokabilecek. Kamu güvenliği ve kamu düzeninin tehlikeye girmesi de askı mekanizmasını devreye sokmak için kriter olabilecek. Bu ‘belirgin artışın‘ kaydedildiği zaman diliminin ise altı aydan iki aya indirilmesi öngörülüyor.

Yeni mekanizma, kriterlerin yerine getirilip getirilmediğinin takibi görevini AB Komisyonu'na veriyor.

 

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle