Gündem

'Van Cezaevi’nin depreme dayanamayacağını 3 yıl önce söyledik'

TBMM İnsan Hakları Komisyonu’nun CHP’li üyesi Malik Ecder Özdemir, deprem sırasında...

25 Ekim 2011 03:00


Hülya Karabağlı

T24/ ANKARA  

TBMM İnsan Hakları Komisyonu’nun CHP’li üyesi Malik Ecder Özdemir, deprem sırasında yıkılan bahçe duvarından 150 mahkumun kaçtığı söylenen Van M Tipi Cezaevi’yle ilgili büyük bir ihmal yaşandığını söyledi.  2009 yılında Cezaevi Alt komisyonu olarak inceleme yaptıkları cezaeviyle ilgili kapsamlı rapor hazırlandığına dikkat çeken Özdemir, “ Çok eski bir bina. Güçlendirme yapılsa bile depreme dayanamayacağını raporlaştırdık.  Bir an önce tahliye edilerek yıkılması önerisinde bulunduk” dedi.  

2009 yılında 716 mahkum 

Cezaevinin kapasitesinden iki kat  fazla mahkum barındırdığına dikkat çeken  Özdemir,  üç yıl önceki cezaevi portresini şöyle çizdi: 350 kişi kapasiteli  cezaevinde  2007 yılında  şartlar zorlanarak 520 kişiye çıkarıldı. 2009 yılında ki mahkum sayısı ise 716. Tek koğuşta 70-80 kişi  kalıyor. Raporda, bölgenin depren kuşağında olduğuna özellikle vurgu yapıldığını söyleyen Özdemir,  “Cezaevinde kadın, erkek ve çocuklar kalıyor. Çok eski ama çok büyük bir cezaevi orası” 


‘İlk incelenecek cezaevi olmalı’

Özdemir,  Cezaevi Alt Komisyonu’nun yarın yapacağı toplantısında,  Van M Tipi Cezaevi’nin ilk incelenecek yer olması önerisinde bulunacağını söyledi ve “ Basından öğrendiğimiz kadarıyla  cezaevinde ciddi bir hasar var. Ama hasarın boyutlarını bilmiyoruz. Bahçe duvarı yıkıldı deniyor. Sadece bahçe duvarı mı yıkıldı?  Başka neler oldu bunları   yerinde incelememiz gerekiyor” 


‘Geçmişte de keşmekeşlik  vardı’  



Cezaevinden firar edenlerin sayısının bilgisayarların çalışmaması nedeniyle net bilinmediğini  söyleyen Özdemir, “ Geçmişte de orada bir keşmekeşlik vardı.  Bir şeyin değişmediği  anlaşılıyor”.  Özdemir, tutuklu ve hükümlü yakınlarının cezaevi kapısında beklediklerine ilişkin görüntülere dikkat çekti ve “  İçeriden haber alamayan yakınlar kapıda bekliyor.  Bu kadar ağır bir deprem yaşanan bir yerde ailelerin tutuklu ve hükümlü yakınlarından haber almak istemeleri kadar doğan ne olabilir. Bu bir insan hakkı”. 


TBMM’nin  Van M Tipi Cezaevi ile ilgili 2009 yılı raporu şöyle: 

-Alt komisyonumuz tarafından ziyaret edilen Van M Tipi Ceza İnfaz Kurumunun fiziksel koşullar, personel durumu ve diğer faktörler dikkate alındığında oldukça kötü bir halde olduğu, bu şartlarda normal bir yaşam sürmenin bile mümkün olmadığı görülmüştür.

-350 kişilik kurum kapasitesinin, 2007 yılında şartların zorlanarak 520 kişiye çıkarılmasına rağmen şu an 716 kişinin kaldığı belirlenmiştir. 40 kişilik koğuşlarda 80 kişinin bulunması rakamsal olarak durumu ortaya koymakla birlikte, insani olarak da rahatsız edici görüntülerin ortaya çıkmasına sebebiyet vermektedir.

-Deprem bölgesi olan Van’da binanın yetersizliği yanında eskiliği ve bakımsızlığı da dikkat çekmiştir. Nitekim 2007 yılında bodrum katında gözlemlenen tahribatın ve deprem riskine karşılık kolonların güçlendirilmesi gerekliliğinin Adalet Bakanlığı Ceza Tevkif Evleri Genel Müdürlüğüne bildirilmesi üzerine ilgili genel müdürlük, kurumun depreme karşı mukavemetinin tespit edilmesi amacıyla ön inceleme yapılmasını istemiştir.

-Yapılan ön inceleme sonucu düzenlenen raporda; binanın 1998 yılından önce yapılmış olması sebebiyle 1998 yılında çıkarılan deprem Yönetmeliğindeki normlara uygun olmadığı, binanın betonunda segrasyon ve karbonlaşma olduğu, betonda yeterli vibrasyonun yapılmadığı, bu nedenle taşıyıcı elemanlarda ciddi taşıyıcı kapasite azalması olduğu, yine taşıyıcı elemanlarda korozyon olduğu, taşıyıcı elemanların beton kalitesinin yönetmelik standartlarından düşük olduğu, duvar kalınlıkları oldukça fazla olduğundan kolon ve kirişlere gelen yükün normal bir karkas binanın taşıyıcı elemanlarına gelen yüke göre oldukça fazla olduğu, binada hiçbir taşıyıcı elemanın donatısının yeni deprem yönetmeliğinin “Hemen kullanım performans düzeyi”ni sağlamaya uygun olmadığı belirtilmiş, sonuç olarak da incelenen yapının ceza infaz kurumu olması sebebiyle deprem esnasında tahliyesinin kolay olmayacağı bu nedenle de, tadilatı dahi kaldıramayacak nitelikte olan bu binanın zaman geçirmeksizin boşaltılması en sağlıklı yol olarak gözükmektedir.