Antalya, Kepez Devlet Hastanesi’nde yaşları 14 ile 17 arasında değişen 18 yaş altı 148 kız çocuğunun doğum yaptığı olayla gündeme geldi. İstismara uğrayan kız çocuklarının çoğunluğu Suriyeli. Çocuk dernekleri, “Eğer bu aileler ve çocuklara ulaşılmaz, kayıt altına alınmazsa kayıp nesil dediğimiz bir durum ortaya çıkacak. Yetkilerin tüm şehirlerdeki kayıt dışılığı kontrol altına alması ve ülkemizde yaşayan çocuklar başta olmak üzere ailelerin rehabilite edilmesi gerekiyor” diyor.
Resmi kayıtlar 1801, tahmin 20 bin üzeri
Gazete Duvar'dan Müzeyyen Yüce'nin haberine göre Antalya Valiliği İl Göç İdaresi kayıtlarına göre; bin 801 Suriyeli vatandaşın yaşadığı belirtilen Antalya’da 20 binin üzerinde Suriyeli vatandaşın olduğu tahmin ediliyor. Antalya eski Valisi Muammer Türker’in 2014 yılında Suriyeli sığınmacıların kenti terk etmeleri yönündeki çağrısının ardından, kentte yaşayan Suriyeliler kent merkezi dışında, gözden uzak alanlarda yaşamaya başladı. Genellikle toptancı sebze ve meyve hali civarında gecekondularda barınan Suriyeliler, çoğunlukla seralarda çalışıyor. Kayıt dışı yaşayan Suriyelilerin çocukları da, kimliksiz oldukları için okula gidemezken ya sigortasız çalışıyor ya da sokakta dilencilik yapıyor. Kepez Devlet Hastanesi’nde ortaya çıkan skandalın ardından Antalya Barosu Çocuk Hakları Merkezi başta olmak üzere Çocuk İstismarıyla Mücadele ve Çocuk Haklarını Koruma Derneği, kayıt dışı yaşayan Suriyeli çocuklara dikkat çekti.
1.5 yılda 421 cinsel istismar soruşturması
Antalya Barosu Çocuk Hakları Merkezi, Antalya Valiliği’ne rapor yazarak konunun araştırılmasını talep ederken, Cumhuriyet Başsavcılığına da suç duyurusunda bulundu. Baro’nun Çocuk Hakları Merkezi Başkanı Serap Ertuğrul, 2018’den bu yana il genelinde “çocuğa cinsel istismar” suçlamasıyla 421 soruşturma açıldığını belirten Ertuğrul, “Bu rakam adli mercilere yansıyan rakam. Yansımayan kısmı da var” dedi. Ertuğrul, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na ihmali olan kamu görevlilerinin açığa alınması hususunda suç duyurusunda bulunduklarını söyledi.
"Çocukların suça sürüklenmesi engellenmeli"
Kepez Devlet Hastanesi’nde istismara uğradığı ortaya çıkarılan çocukların çoğunluğunun Suriyeli olduğuna dikkati çeken Ertuğrul, Antalya’da ikamet eden kayıtlı/kayıtsız ve kimliksiz çocukların araştırmasını istediklerini kaydetti. Bu çocukların tespit edilerek barınma, sağlık ve eğitim gibi sosyal yardım ihtiyaçlarının karşılanması gerektiğine vurgu yapan Serap Ertuğrul, “Kentimizde kayıt dışı yaşayan birçok Suriyeli çocuk var. Bu çocuklar suça sürüklenmeden, istismara uğramadan tespit edilerek koruma altına alınmalı. Biz de konunun takipçisi olacağız” dedi.
"Çocuklar koruma altına alınmalı"
Türkiye’de doğan, yaşayan Suriyelilerin Türkiye hukukuna tabi olduklarını da hatırlatan Ertuğrul, “Erken yaşta evlilik bizim ülkemizde suç ve bu yönde istismar da çocuk istismarına giriyor. Bu yüzden kayıt dışı çocukların koruma altına alınabilmesi için tespiti önem arz ediyor. Bu sadece Kepez Devlet Hastanesi’ndeki rakamlar. Acilen bu konuda önem alınmalı” ifadelerine yer verdi.
Kepez Devlet Hastanesi’nde istismar edilen 148 çocuk tarafından dünyaya getirilen bebeklerin akıbetini de soran Ertuğrul, “Son olayda istismar edilen çocukların yaşları 14 ila 17 arasında değişmekte olup, buradan hareketle bu çocukların büyük bir kısmının 12-13 yaşlarından itibaren istismara maruz kaldıkları anlaşılıyor. 18 yaş altı doğum yapan çocukların ve onlardan dünyaya gelen bebeklerin araştırılmasını talep ediyoruz. Doğan bebeklerin akıbetinin araştırılması oldukça önemli” dedi.
Kayıtsız çocukların hakları
Çocuk İstismarıyla Mücadele ve Çocuk Haklarını Koruma Derneği (ÇOCUKÇA) Başkanı avukat Buğra Kağan Oğuz, Antalya’nın turizm kenti olması sebebiyle kente girişlerine izin verilmeyen Suriyeli vatandaşların kentteki varlıklarının resmi rakamların çok üzerinde olduğunu söyledi. Suriyelilerin, özellikle gözlerden uzak tarım alanında işçilik yaptıklarını ifade eden Oğuz, “Birçok Suriyeli vatandaşımız kayıt dışı yaşadığı için o ailelerin çocuklarına ulaşma imkânımız güçleşiyor. Bu da kimliksiz yaşayan Suriyeli çocukların gelişimi, güvenliği ve haklarının korunması noktasında tehdit oluşturuyor” ifadelerine yer verdi.
"Ulaşamadığımız çocuklar da var"
ÇOCUKÇA Derneği olarak kendilerine gelen her ihbarı değerlendirdiklerini ve kentte yaşayan ve istismara uğrayan her çocuğu ulaşmaya çalıştıklarının altını çizen Oğuz, şöyle konuştu:
“Bizim ulaşamadığımız, bilmediğimiz çocuklar da var. Bunların büyük bölümünü Suriyeli çocuklar oluşturuyor. Onları daha çok sokakta dilenirken, mendil satmaya çalışırken ve kağıt toplarken görüyoruz. Çocuk istismarına sadece cinsel yönüyle bakmamak gerekiyor. Sokakta çalıştırılmak, duygusal ve psikolojik şiddet de istismardır. Bizim bunları da önlememiz gerekir. Eğer bu aileler ve çocuklara ulaşılmaz, kayıt altına alınmazsa kayıp nesil dediğimiz bir durum ortaya çıkacak. Yetkilerin başta Antalya olmak üzere tüm şehirlerdeki kayıt dışılığı kontrol altına alması ve ülkemizde yaşayan başta çocuklar olmak üzere ailelerin rehabilite edilmesi gerekiyor.”
