Osmangazi Kültür Dernekleri Federasyonu üyelerinin “Bu kapıdan Yahudiler ve Ermeniler giremez” ve “Köpeklere giriş serbesttir” pankartları Eskişehirlilerde huzursuzluk yaratırken, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı da üyeler hakkında dava açtı.
Eskişehir halkı, Osmangazi Kültür Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Niyazi Çapa ve yönetim kurulu üyelerinin düzenlediği basın toplantısında gündeme getirdiği ırkçılık ve ayrımcılık içeren “Bu kapıdan Yahudiler ve Ermeniler giremez” ve “Köpeklere giriş serbesttir” pankartlarını tartışıyor. Sokaktaki insandan siyasi parti temsilcilerine kadar herkes, “Tepki gösterilmeli, ancak bu sözlerle değil. Irkçılık içeren bu sözler kabul edilemez” diyor. Özellikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın İsrail’e yönelik sert açıklamalarının halk üzerinde “körükleyici” etki yaptığı dile getiriliyor.
Milliyet, Çapa ve arkadaşlarının Ermeni ve Yahudilere yönelik kullandığı ayrımcı ve ırkçı söylemin ardından Eskişehir sokaklarının nabzını tuttu. 5 bine yakın öğretim üyesi, 50 binin üzerinde üniversite öğrencisinin yaşadığı Eskişehir, yaklaşık 700 bin nüfusa sahip. Gerek şehirleşme ve gerekse barındırdığı aydın kesim açısından modern bir kent olan Eskişehir, zihin dünyasında ırkçılık ve ayrımcılığa karşı önemli bir sınav veriyor. Şehirde çok sayıda Balkan ve Kafkas göçmeni yaşıyor. Son yıllarda kırsalda yaşarken Eskişehir merkezine yerleşenler, aidiyet duygusunu pekiştirmek ve kendini ifade edebilmek için “Osmangazi Kültür Dernekleri” gibi etnik orijine dayalı dernekler, federasyonlar kuruyor. Bu kesimler, örgütlendikleri tüzel kişilikler altında, kendi değerleriyle örtüşmeyen gelişmeler karşısında gösteri veya basın toplantılarıyla tepki veriyor.
‘Utanç verici’
İsminin açıklanmasını istemeyen Eskişehir’in üst düzey bir mülki amiri, pankartlar için “utanç verici” değerlendirmesini yaparak şöyle konuştu: “Bu, küçük bir grubun, birbirlerini dolduruşa getirerek gerçekleştirdikleri spontane bir eylem. Arkalarında bir halk kitlesi de yok. Sosyal örgütleri güçlü olan Eskişehir halkı; aydın, düşünceli, ufku geniş, münevver insanlardır. Daha önce böyle bir olay hiç yaşanmadı.“
‘Tepki doğru, sözler yanlış’
Şehir merkezinde, içki satışı da yapan Caner Kuruyemiş’in sahibi Tuncer Saka, “İsrail’in yaptıkları ve batı ülkelerinde bizi köpeklerle eşdeğer gören pankartların asılması kabul edilemez ve tepki gösterilmeli. Ancak yöntemi onlar gibi tepki göstermek değildir”, eşi Yıldız Saka ise, “Tepkiye katılıyorum ama o ifadelerin kullanılması ayıp” diye konuştu.
Bir kebapçıda çalışan Metin Karabasan da, “Demokratik bir tepki böyle kötü şekilde kullanılamaz” dedi. Meslek lisesi mezunu Sedat Kayalar ise, “O lafı söyleyen insanın yanında olamam. Türklere, Müslümanlara yapılanlara karşıyım ama ‘sen yaparsan ben de bu kelimeyi kullanırım’ demek olmaz” diye tepki gösterdi. Çaycılık yapan Tayfun Oğuz da, “Bu sözler ayrımcılığa, ırkçılığa, insanlar arasında kargaşaya yol açar. Tasvip etmem” diye konuştu.
‘Erdoğan körüklüyor’
Kentte, siyasilerin tepkisi ise şöyle:
DSP İl Başkanı Cem Ekin: “Çapa’nın açıklamaları kabul edilemez. Başbakan’ın olaylara duygusal yaklaşımı ve kullandığı sert üslup vatandaşların bu tip tepkiler göstermesine yol açıyor, körüklüyor.”
CHP İl Başkanı Abdulkadir Adar: “Başbakan’ın söylemleri de halk üzerinde tepkisel etki doğurdu. Çapa’nın üslup ve sözleri kabul edilemez.”
MHP İl Başkanı Hayri Önder: “Kana, kökene dayalı ırkçı yaklaşımlar kabul edilemez. Çapa’nın söyledikleri Eskişehir’in genelinde bir etki yaratmadı. Çünkü aydın medeni insanların kentidir burası.”
‘Tepem attı, yaptım’
Niyazi Çapa, açılan pankartlarla ilgili olarak Milliyet’e şu açıklamayı yaptı:
“Irkçılık ve ayrımcılık yapmadım. Pankartları, System Of A Down’un konserlerinde girişe asılan, ‘Köpekler ve Türkler giremez’ şeklindeki yazıya tepki olsun diye hazırladım.
Eylemimim diğer iki nedeni de, ‘Ermenilerden özür dilerim’ kampanyası ve İsrail’in Filistin’e yönelik acımasız katliamı. Ölen çocukları görünce yüreğim parçalanıyor. Tepem attı, böyle bir eylemi yaptım. Yoksa benim Ermeni ve Musevi vatandaşlarla problemim yok. Birçok örgüt ve kişiden de tebrik mesajları aldım.”
Başbakan’ın açıklamalarından etkilendiğini belirterek “Ağzına sağlık, üslubunu daha da sertleştirmeli” diyen Çapa, şöyle konuştu: “Ben Yahudilere niye düşmanlık yapayım? Birlikte esnaflık yapıyoruz, İstanbul’da onlardan mal alıyoruz.”
Keskin’den suç duyurusu
Eski İHD İstanbul Şube Başkanı Eren Keskin, geçen hafta Eskişehir’de Osmangazi Kültür Dernekleri Federasyonu’nca düzenlenen basın toplantısıyla ilgili olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmuştu. Keskin, pazartesi günü savcılığa yaptığı suç duyurusunda, federasyonun “Buraya köpekler girebilir ama Yahudi ve Ermeniler giremez” diyerek ırkçılık yaptığını belirtmiş, bunun Türkiye’nin azınlıklarına karşı yerleşik bir bakış açısı olduğunu söylemişti.