Ekonomi

Umutlu ev kadınları işsizlik oranını düşürdü!

Son istihdam verileri verileri 127 bin ev kadınının iş aramaya çıktığını gösteriyor.

07 Kasım 2009 02:00

Son istihdam verileri verileri 86 bin erkeğin işgücü dışına düştüğü krizde 127 bin ev kadınının iş aramaya çıktığını gösteriyor.

Tıpkı 1994'te 609 bin ev kadının istihdama katılması ve işsizlik oranını kriz yılında 0.4 puan indirdiği gibi kadınlar yeniden işgücü piyasasına ağırlığını koyuyor. Ekonomik krizlerin en ağır etkisi işgücü piyasasında yaşanıyor. Son küresel krizle Türkiye'de işsizlik oranı Şubat 2009'da yüzde 16,6 ile rekor kırdı. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek işsizliğin kadınlar yüzünden arttığını söylese de kadınların yarattıkları işgücü ve istihdam artışı işsizliğin daha büyük rekorlar kırmasına engel oluyor. Nitekim son istihdam verilerine göre kadınlarda istihdam oranı geçen yıla göre 0.7 puan artarken erkeklerde aynı oran 2.1 puan geriledi. Referans gazetesinin analizine göre, erkeklerde istihdam 238 bin kayıp verirken kadın istihdamı 289 bin arttı. Kadınların krizde işsizliğin panzehiri olması Türkiye için yeni bir durum değil. Türkiye'nin 1994'te atlattığı krizde de kadınlar sahneye çıktı ve kriz yılında işsizlik oranının 0.4 puan gerilemesini sağladı. Erkeklerde 1993'ten 1994'e gelindiğinde işsizlik oranı sabit kalırken kadınlarda işsizlik oranı yüzde 9,3'ten yüzde 8'e geriledi. Böylece krizden bir yıl önce yüzde 8,9 olan işsizlik oranı yüzde 8,5'e çekildi. Krizin yarattığı işsiz sayısı da 56 binle sınırlı kaldı. İşgücü piyasasına çıkan kadınları ezip geçen kriz ise 2001'de yaşandı. 2001 krizinin rüzgârına dayanamayan kadınlar evlerine geri döndü. Ta ki küresel kriz patlak verene dek.

1994'te kamu açıkları kapatılamayacak noktaya geldiğinde patlak veren kriz Tansu Çiller hükümetinin "5 Nisan Kararları"yla tarihe geçti. Reel ücretlerin 1992 seviyelerine gerilediği kriz daha önce çalışmayan ev kadınlarını işgücü piyasasına girmeye zorladı.

1994'teki seviye yakalanamadı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 1993 yılında 5 milyon 268 bin kişi olan kadın işgücü 1994 yılında 6 milyon 324 bin kişiye ulaştı. 1 milyon 56 bin kadın işgücü piyasasına dahil oldu. İstihdam ise 4 milyon 777 binden 5 milyon 815 bine yükseldi. Bu rakam 1 milyon 38 bin kişilik yeni istihdama işaret ediyor. Ancak kaçınılmaz olarak kadın işsiz sayısında da 18 bin kişilik artış yaşandı. Buna rağmen işgücüne katılım oranı yüzde 26,8'den yüzde 31,3'e çıktı, işsizlik oranı ise yüzde 9,3'ten yüzde 8'e indi. Kadınların işgücüne katılım oranındaki bu seviye 1994'ü takip eden yıllarda da yaşandı. Ancak 2001 kriziyle birlikte 20'li rakamlara inen işgücüne katılım oranı hâlâ 1994'teki seviyesine ulaşamadı.

609 bin ev kadını iş aradı

İşgücü dışında kalan kadın sayısında yaşanan 506 bin kişilik gerileme de kadınların krizde erkeklerin aksine cesaretle işgücü piyasasına girdiğini ortaya koydu. 609 bin ev kadını kolları sıvayıp iş aramaya koyulurken 24 bin erkek kendini işgücü dışına attı. Böylece kadınlarda işgücü dışında kalanların sayısı 14 milyon 405 binden 13 milyon 899 bine geriledi, erkeklerde 4 milyon 238 binden 4 milyon 262 bine yükseldi. Kriz nedeniyle 17 bin erkek iş aramaktan vazgeçti.
İşgücüne katılan kadınlar sadece tarımda değil sanayi, inşaat ve hizmetler sektöründe istihdamı artırdı. Yeni kadın istihdamı sanayide 51 bin, inşaatta 5 bin, hizmetler sektöründe 122 bin oldu. Erkeklerde sanayi, tarım ve hizmetler sektöründe istihdam artışları gözlenirken inşaatta 34 bin istihdam kaybı yaşandı. İstihdamda şanslı olan kadınlar okuryazar olmayan ve lise altı eğitimliler ve yükseköğretim mezunları oldu. İstihdam oranı okuryazar olmayanlarda 4.1, yükseköğretim mezunlarında 2 puan artış gösterdi.

2001 krizi buldozer gibi ezdi

Tüm bu verilerin tepe taklak olması için 6 yıl geçmesi yeterli oldu. 2001 yılında patlak veren krizle kadınlar ve erkekler için işsizlikte kader ortaklığı dönemi yaşandı. 210 bin kadının işgücü piyasasının dışına itildiği 2001 yılında 24 bin kadın ise ev kadınlığına geri dönmek zorunda kaldı. İşgücü dışında kalan 324 bin erkek için de aynı zor günler yaşanıyordu. İşsizlik oranı kadınlarda yüzde 7,5'ten yüzde 9,4'e çıkarken erkeklerde yüzde 6,6'dan yüzde 8,7'ye yükseldi. İşsiz kadınların sayısı 156 bin, işsiz erkeklerin sayısı 374 bin kişi arttı.

Krizin özellikle tekstil ve bankacılık sektörlerinde istihdamı vurması kadınları tarım dışında tüm sektörlerde istihdam kaybına uğrattı. Sanayide 27 bin, inşaatta 12 bin ve hizmetler sektöründe 64 bin kadın işini kaybetti. Yüzde 27 seviyelerinde olan kadınların işgücüne katılım oranı krizi izleyen ve yüksek büyüme rakamlarının yakalandığı yıllarda yüzde 23 seviyelerine indi. 2008 yılına gelindiğinde hâlâ kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 24,5 düzeyindeydi. Erkeklerde de işgücüne katılım oranı krizden nasibini aldı. 2000'de yüzde 68,9 olan erkeklerin işgücüne katılım oranı 2001'de yüzde 66,5'e düştü.

Yüksek büyüme çare olmadı

Aynı kadınlarda olduğu gibi kriz sonrasında erkeklerin işgücüne katılım oranı yüzde 62 seviyelerine geriledi. 2008 yılında oran yüzde 62,6 idi. Türkiye ekonomisinin ortalama yüzde 7 büyüdüğü yıllar boyunca kadınlar da erkekler de işgücü piyasasının dışında kaldı, işsizlik oranı da yüzde 10 seviyelerinde kronikleşti.

2008 yılı eylül ayında Lehman Brothers'ın batışıyla tarihe geçen küresel kriz de Türkiye işgücü piyasasını halen daha 2001 krizinin yaralarını saramamış halde yakaladı. İşsizlik oranı 2009 Şubatı'nda yüzde 16,6 ile zirveye çıktı. TÜİK'in son açıkladığı Temmuz 2009 verilerine göre işsizlik oranı yüzde 12,8 ve geçen yılın aynı ayıyla karşılaştırıldığında 842 bin kişi işsiz kaldı.

Ev kadınları yeniden işbaşında

Her ne kadar işsizlik oranı zirveye ulaşsa da kadınların işgücü piyasasına yeniden dönmeleri krizde en çok tartışılan konuların başında geldi. Kadın işgücü 534 bin kişi artarken istihdam edilen kadın sayısı 5 milyon 990 binden 6 milyon 279 bine çıktı. İşgücüne katılım oranı 1.6 puan, istihdam oranı ise 0.7 puan arttı. İşgücü dışında olan kadınların sayısı ise 98 bin kişi azaldı. Aynı dönemde 127 bin ev kadını iş aramak için evden çıktı. 86 bin erkek ise yeniden işgücü dışında kaldı. Kadınlar yine tüm sektörlerde istihdam artışı yaşamayı başardı. Sanayide 10 bin, inşaatta 3 bin, hizmetler sektöründe 123 bin kadın istihdam edildi. Tarım dışı istihdam 136 bin kişi arttı. Erkeklerde ise asıl istihdam artışı tarımda yaşandı. Tarım dışı istihdam 238 bin kişi geriledi. Bu durumda sanayide 391, hizmetlerde 63 bin kişilik istihdam kaybı etkili oldu.

Krizde girişimci kadın iflas bayrağını çekti

1994 ve 2001 her ne kadar işten atmaların da yoğun yaşandığı krizler olsa da girişimci kadınlar için kâbus gibi geçti. 1994 ve 2001 krizinde iflas eden girişimci kadın sayısı ikiye katlandı. 1994'te 11 bin, 2001'de ise 14 bin kadın girişimci iflas ettiği için işten ayrılmak zorunda kaldı. Erkek girişimciler ise krizi 1994 yılında fırsata çevirdi. 1994'te iflas eden erkek girişmcilerin sayısı 160 binden 152 bine geriledi. 2001 yılında ise bir önceki yıl 28 bin olan iflas eden erkek girişimci sayısı 34 bine yükseldi. TÜİK 2009 sonrası için verileri yenileme işlemini tamamlayamadığı için iflas eden girişimcilerin kadın ve erkek ayrımı yapılamıyor. Ancak 2009 Temmuz dönemi itibariyle işini kaybedenlerin yüzde 9,8'ini iflas edenler oluşturuyor. Bu da 262 bin kadın ve erkek girişimcinin kriz döneminde iflas ettiğini gösteriyor.

Arjantin ve Kore'de krizde neler yaşandı?

Arjantin'de 2001 yılında yaşanan büyük ekonomik kriz sonrasında kadın istihdamında gözle görülür iyileşme yaşandı. Kriz döneminde yüzde 21,5 varan işsizlik oranı daha fazla kadının işgücüne katılması ve istihdam edilmesiyle yüzde 15,6 seviyelerine çekildi. Güney Kore'de ise 1997'de yaşanan krizde tam tersi durum ortaya çıktı. Bu, Kore'deki kadınların işgücü piyasasında karşı karşıya kaldığı ayrımcılıkla açıklanabiliyor. Arjantin'de hükümetin ortaya koyduğu politikalar ise kadınlara öncelik tanıyacak şekilde yürütüldü. 2002'de Arjantin'de yoksulluk ve işsizlik sorunlarının çözümü amacıyla, önce Plan Jefes de Hobar, ardından Programa de Emergencia Laboral (PEL) adlı iki istihdam projesi hazırlanıp uygulandı. Bu projelerde eğitimsiz ve vasıfsız işsizler öncelikli olmak üzere yaklaşık 2 milyon kişiye iş sağlandı. Sağlıksız konutlarda yaşayan, 18 yaşından küçük çocukları olan, içinde engelliler ya da hamile kadınlar bulunan ailelere öncelik tanındı. İstihdam sağlanan 2 milyon kişinin üçte ikisine yakını kadındı. 2 milyon kişi 37 milyonluk Arjantin nüfusunun yüzde 5'ini, toplam işgücünün yüzde 13'ünü oluşturuyordu.