Yabancı basında bugün hangi konular ön plana çıkıyor, gazeteler bu konuları nasıl değerlendiriyor?
Financial Times gazetesinin yorum sayfalarında yer alan bir makalenin başlığı, "Türkiye daha fazla ilgiyi hak ediyor".
Financial
Times, Ermenistan-Türkiye ilişkilerinde kaydedilen ilerlemenin ve
Kürtlerin kültürel hakları konusunda atılan adımların, Türkiye'nin
yavaş ilerleyen AB üyelik müzakerelerini hızlandırması gerektiğini
yazıyor.
Ancak bu haftaki Bağımsız Türkiye
Komisyonu raporunda da belirtildiği gibi müzakerelerin bir kısırdöngüye
saplanıp kaldığını belirten yorum, şöyle sürüyor:
"Müzakerelere
başlama kararının bundan beş yıl önce oybirliğiyle alınmasına karşın;
Fransa, Almanya ve Avusturya şimdi tam üyelikten epey uzak olan 'özel
ortaklık' alternatifini destekliyor.
"Fransa bazı müzakere başlıklarını engelliyor. Kıbrıs da öyle. Bu tür hareketler tehlikeli bir şekilde ters tepebilir.
"Kıbrıs'ın
birleşmesi konusunda anlaşmaya varılamaması, süreci zehirledi. AB
üyeleri birleşmemiş bir adayı üyeliğe kabul ederek çok temel bir hata
işlediler. Üyeliğin keyfini çıkaran Kıbrıslı Rumların, birleşme
müzakerelerine ciddiyetle sarılması için pek bir sebep kalmadı."
Financial
Times'daki yazının devamında, Türkiye'de de AB'ye karşı isteksizliğin
ve demokrasiyle bağdaşmayan uygulamaların arttığı belirtiliyor.
Gazete, anti-demokratik uygulamalara örnek olarak Doğan medya grubuna kesilen cezaları göstermiş.
Financial Times'daki yorum, şu sözlerle sona eriyor:
"Hem
AB hem de Türkiye bir an önce dikkatlerini Kıbrıs görüşmelerine ve
üyelik müzakerelerine çevirmeli. Bunların hükmen başarısız olmasına
izin verilmesi, bir trajedi olacaktır. Ve AB ile işbirliği yapması
Avrupa'nın gelecekteki güvenliği, refahı ve dinamizmi için hayati önem
taşıyan bir ortakla ilişkilere gölge düşürecektir."
Obama'nın sınavı
Daily Telegraph, Amerikan Başkanı Barack Obama'nın bu akşam Kongre'de yapacağı konuşmaya değiniyor.
Obama bu konuşmada iç politikada en büyük önceliği olduğunu söylediği sağlık reformu tasarısını savunacak.
Gazete
46 milyon kişinin sağlık sigortası olmadan yaşadığı ülkede, Obama'nın
sağlık reformu tartışmasında yaz aylarında kontrolü kaybettiği ve
muhalefetin inisyatifi ele geçirdiği görüşünde.
Daily
Telegraph ayrıca, Obama'nın kamuoyu yoklamalarındaki %70 desteğinin de
%50'lere indiğini hatırlatarak, bu akşamki konuşmanın çok önemli
olacağını vurguluyor ve "Obama sıradan fanilerin safına doğru kayışını
durdurabilecek mi?" diye soruyor.
Aynı habere Financial Times gazetesi de geniş yer ayırmış.
Gazete
Obama'nın kendi partisi Demokratlar'dan en az 23 üyeyi de ikna
edemediğini yazıyor -- ve eğer bu sayı 38'e çıkarsa, tasarının
Temsilciler Meclisi'nde reddedileceğini kaydediyor.
Financial
Times'a göre Obama yine de bu akşam asıl Kongre üyelerini değil,
Amerikan halkını kazanmaya ve önerdiği devlet destekli sağlık
sigortasının faydalı olduğuna ikna etmeye çalışacak.
'Atalarımız Gürcistan'dan geldi'
Independent gazetesinin
manşet haberine göre Gürcistan'da bulunan bazı kafatası kemikleri,
"İnsanoğlunun evriminde tek beşik Afrika'ydı." tezini çürütebilir.
Buna göre başkent
Tiflis'e iki saat mesafede bulunan 1 milyon 800 bin yıllık bu kemikler,
800 milyon yıl sonra Afrika'dan dünyaya yayılan homo erectus'tan çok
daha primitif bir insan türüne işaret ediyor.
Bu veriden yola çıkan bilim adamları, insanların atalarının Afrika'dan çıkıp, önce Avrasya'ya göç ettiğini söylüyor.
Orada
uzun bir evrim sürecinden geçen atalarımız, daha sonra yeniden
Afrika'ya dönüp, günümüzden 1 milyon yıl önce de ikinci bir göçle
dünyaya dağılmışlar.
Bir bilim adamı, bu buluşun önemini "İlk Avrupalıların beşiği Gürcistan'dı." sözleriyle özetlemiş.
Gıda ziyanı
Guardian'ın iç sayfalarındaki bir haberin başlığı, "Gıda ziyanı skandalı ve dünyanın açları".
Bu
habere göre yalnızca ABD ile İngiltere'de her yıl çöpe atılan
yiyeceklerle, bir milyardan fazla insan, yani şu anda dünyada yetersiz
beslenen nüfusun tümü doyurulabilir.
Gıda Etiği Konseyi adlı kuruluşun raporuna göre, bu iki ülkede her yıl milyonlarca ton gıda ziyan oluyor.
Ayrıca zengin ülkelerin tüketim merakı yüzünden, gelişmekte olan ülkelerde gıda fiyatları da artıyor.
Guardian'daki
rapora göre çöpe atılan gıdaların üretimi, nakli ve depolanması
aşamasında ortaya çıkan zehirli gazlar ise, İngiltere'nin sera gazı
üretiminin %5'ini oluşturuyor.
Bir uzman tabloyu "Yoksulların ağzındaki lokmayı alıyoruz." sözleriyle özetlemiş.
İngiltere'de resesyon bitti mi?
Bugün
İngiltere'de birkaç gazetenin birden manşetinde yer alan bir haber,
İngiltere ekonomisinin resesyondan çıktığını müjdeliyor.
Buna
göre hem üretim rakamları, hem borsadaki yükseliş, hem de tüketici
güven anketleri, uzmanları resesyonun bittiğine ikna etti.
Daily Telegraph
iktisatçıların ekonominin bir yıldır ilk kez büyüdüğüne inandığını
belirttikten sonra, önde gelen bağımsız ekonomik tahmin kuruluşlarından
Ulusal Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü'nün başkanı Ray
Barrell'ın uyarılarına da yer veriyor:
"Bu, V harfi
şeklinde, yani hızlı bir toparlanma olmayacak. İşimiz çok zor. Ekonomi
2008'deki zirvesine ancak 2012'nin sonunda dönebilecek. Uzun, acılı bir
resesyon bizi bekliyor."
Ayakkabı fırlatan gazeteciye armağan yağmuru
Son haberimiz Guardian gazetesinden.
Gazete,
eski Amerikan Başkanı George Bush'a geçen Aralık'ta Irak'a veda
ziyaretini yaparken ayakkabısını fırlatan Iraklı gazetecinin, haftaya
Pazartesi hapisten çıkacağını duyuruyor.
Gazeteye göre Muntazar ez Zeydi, çıkar çıkmaz hediyelere ve tekliflere boğulacak. Kısaca aktaralım:
"Eski
patronu, ona dört odalı bir ev yaptırdı. Yeni arabası onu bekliyor. El
Bağdadiye televizyon kanalındaki işverenlerine haremler, para ve doktor
yardımı teklifleri yağıyor. Editörü Abdül Hamid el Sayic 'Fas'tan
arayan bir Iraklı, kızını ez Zeydi'ye eş olarak yollamayı önerdi.'
diyor. Suudi Arabistan'dan arayan bir başkası, ayakkabıları için 10
milyon dolar teklif etmiş. Fas'tan arayan bir başka adamsa, altın
eyerli bir at vaat etmiş.'
Guardian'a göre
Muntazar ez Zeydi ise kardeşlerine, işkence gördüğünü söylediği
hapisten çıktıktan sonra artık gazetecilik yapmayacağını, bir yetimhane
kuracağını söylemiş.
"Çünkü," diyor
kardeşi, "Bundan böyle ne zaman birisine zor bir soru sorsa, 'Bana da
mı ayakkabını fırlatacaksın' yanıtı ile karşı karşıya kalacaktı."