Gündem

Uğur Mumcu'nun evinin önünde Odatv protestosu

Odatv baskını ve soner yalçın ve 3 gazetecinin tutuklanması CHP'nin desteğiyle protesto edildi.

23 Şubat 2011 02:00

T24 -  Odatv'nin yöneticisi gazeteci Soner Yalçın, Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan ve Haber Müdürü Barış Terkoğlu'nun tutuklanması, Ankara Temsilciliğince, CHP'li milletvekillerinin de destek verdiği açıklamayla protesto edildi.



Odatv Ankara Temsilcisi Mümtaz İdil, Uğur Mumcu'nun öldürüldüğü evinin önündeki parkta yaptığı açıklamada, protesto için burayı seçmelerinin, Soner Yalçın'ın Mumcu'nun öğrencisi olmasından kaynaklandığını söyledi.

Soner Yalçın'ın, ''Abdi İpekçi ve Uğur Mumcu gibi gazetecilerin taşıdığı bayrağı düşürmeyeceği'' mesajının iletilmesini istediğini aktaran İdil, Türkiye'nin gazetecilerin özgürlüğü konusunda geride olduğunu öne sürdü. İdil, arkadaşlarının basın emekçisi olarak başlarına gelenleri gurur ve onurla taşıdığını söyledi.

Arkadaşlarının umutsuz olmadığını anlatan İdil, ''Odatv tüm yazarlarıyla ve sistemiyle ayakta ve çalışmaktadır. Yazarlarımız tüm özverileriyle, üç kolunu, üç kanadını kaybetmiş olan sitemizin ayakta kalması için tüm varlıklarıyla çalışmaktadır'' dedi.

İdil, ''sıkıntılı ve utanç verici'' durumun bir gün aşılacağını belirterek, Odatv'nin elinden geleni yapacağını bayrağı yere düşürmeden taşımaya devam edeceklerini ifade etti.

CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç ise iktidarın yasama, yargı ve yürütmeye hakim olduğunu iddia ederek, kimsenin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a karşı bir şey söyleyemeyecek duruma geldiğini öne sürdü. ''Yargının dürüst çalışmadığını'' da iddia eden Genç, dikta rejimi kurulduğunu savundu.

Genç, seçimde AK Parti'nin yeniden iktidara gelmesi durumunda, sosyal demokratların Türkiye'de yaşamasının imkansız hale geleceğini iddia etti.

Kamer Genç, Soner Yalçın'ın haksız bir şekilde tutuklandığını, desteklerinin süreceğini ifade etti.

CHP Manisa Milletvekili Şahin Mengü de Türkiye'nin totaliter bir rejime doğru hızla yürüdüğünü öne sürerek, yargının bağımsızlığının bittiğini savundu.

Bir gazetecinin sadece yazdıklarından ötürü cezaevine atılmasını bir insan olarak kabul etmesinin mümkün olmadığını ifade eden Mengü, yapılmak istenenin düşünenleri susturmak olduğunu iddia etti.

ADD Genel Sekreter Yardımcısı Cihan Sancak da iktidarın baskıcı tutumunun arttığını iddia etti. Sancak, yargının ve basının özgür olmadığını iddia ederek, bu durumda hiç kimsenin özgür olamayacağını öne sürdü.

Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Ahmet Abakay da cezaevine giren gazetecilerin sayısının azalması için çabalarken, sayının arttığını söyledi.

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütünün, Türkiye'yi basın özgürlüğü konusunda 178 ülke arasında 138. sıraya koyduğunu aktaran Abakay, ''O zalim Amerika'da bile tutuklu gazeteci yok. Bu kadar soruşturmaya uğrayan gazeteci yok. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü listesinde de bu zalim Amerika 20. sırada'' diye konuştu.

Odatv Yazarı Nihat Genç de Odatv'ye karşı bir sindirme, yıldırma kampanyası düzenlendiğini savunarak, yapılanları bağımsızlıktan, evrensel ahlak ilkelerinden yana yazarların susturulma girişimi olarak yorumladı.

İP Genel Saymanı Osman Yılmaz da iktidarın korku, yalan ve sahte belgelerle ayakta durduğunu öne sürdü.

Protestoya, Odatv yazarlarının yanı sıra eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu ve bazı CHP'liler de destek verdi.