Spor

Uğur Meleke: 30 yıldır bu ligi yakından takip ediyorum; en dengeli sezonu yaşıyoruz

"Cumartesi günü oynanan maçlarda hangi takım kazansa doğaldı"

29 Ekim 2017 15:28

Hürriyet yazarı ve spor yorumcusu Uğur Meleke, Süper Lig'in 10. haftasında Beşiktaş'ın Alanyaspor'u deplasmanda 2-1 yendiği maçın ardından, "30 yıldır bu ligi yakından takip ediyorum, sanırım şu sıralar modern futbol tarihimizin en dengeli sezonunu yaşıyoruz" dedi.

Ligde 10 civarı iyi takım olduğunu söyleyen Meleke, cumartesi günü oynanan Başakşehir-Akhisar ve Alanya-Beşiktaş maçlarını izlediğini ve her iki maçta da tüm takımların galibiyete yakın olduğunu vurguladı.

Uğur Meleke'nin 29 Ekim 2017'de Hürriyet'te Güneş’in yanlışlarına rağmen, kazanan Negredo" başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:

30 yıldır bu ligi yakından takip ediyorum, sanırım şu sıralar modern futbol tarihimizin en dengeli sezonunu yaşıyoruz. Ben son 30 yılda herhangi bir sezonda ligde 10 civarı iyi takımın bir arada olduğunu hatırlamıyorum. Cumartesi günü peş peşe Başakşehir-Akhisar ve Alanya-Beşiktaş maçlarını izledim; bu 4 takımdan hangi ikisi kazansa doğaldı, hangi ikisi kaybetse sürpriz olmayacaktı.

Ligde şu ana kadar 86 karşılaşma oynandı, sadece iki tane 0-0 biten müsabaka var, maç başına 1 golün altında atan takım yok. Lig sonuncusu Osmanlı dahil, bence 10-11 tane iyi takım var; bu ekiplerin arasında oynanan her maçın üç ihtimale açık olduğunu düşünüyorum. Alanya-Beşiktaş da öyleydi. İlk 45’te giden gelen bir maç izledik; 32’de Emre’nin şutunu Fabri mükemmel çıkarmasa oyun Alanya’ya dönebilirdi. 41’de Welinton’un çelmesinde Quaresma düşüşü biraz abartmasa, hakem penaltıyı verse, Beşiktaş’ın lehine dönebilirdi bu kez de.

İkinci 45’teyse Alanya tanınmaz haldeydi, sanırım ideal savunma grubundan üç isim, kaleci Riou, sol bek N’Sakala ve ön libero Maniatis olmadığı için çok çekingenleştiler. Topu tamamen Beşiktaş’a bıraktılar ve umutlarını sadece Haydar’ın degajlarına koşacak Love’a bağladılar. Böyle bir futbol, Alanya’nın genetiğine ters, sonuç vermedi doğal olarak. Beşiktaş’sa topa bütünüyle sahip olmasına, oyunu tamamen üçüncü bölgede oynamasına rağmen 40 dakika boyunca verimsizdi hücumda. Bu noktada Güneş’in değişikliklerde çok geç kaldığını düşündüğümü belirtmeliyim: Negredo değişikliği için 79’a kadar beklemek çok anlamsızdı. Alanya zaten tamamen kalesinin önüne dizilmişken Negredo pekala 55-60’ta girebilirdi. Negredo gibi iş disiplini yüksek, istekli-arzulu ve coşkulu bir oyuncunun bir türlü hak ettiği dakikaları alamadığı bir sezonda böyle bir maçı yakalamışken onu son 10 dakikaya kadar kenarda bekletmek son derece yanlıştı bence. Negredo Alanya’ya attığı golü çoktan hak etmişti, hafta içi Avrupa’da ya da hafta sonu ligde Talisca’nın formasını alma zamanı da geldi kanımca.

Quaresma'nın çalışmaması akıl almaz

Bu eğlenceli maçtan aklımda kalan birkaç noktaya da değinmeden geçemeyeceğim:

1)Oğuzhan’ın çıkarken Güneş’e gösterdiği tepkiyi görmüşsünüzdür. Eğer siz Quaresma’nın oyundan her alınışında böyle hareketler yapmasına göz yumarsanız, bu jestlerin başka oyunculara sıçrayacağı da açıktı bence.

2)Quaresma’nın sol kanattan sol ayakla yaptığı iki rahat ortanın dağlara-taşlara gitmesi amatörce. Quaresma kalitesinde ve deneyiminde bir futbolcunun idmanlarda sol ayağını geliştirmek için özel çalışma yapmaması akıl almaz. Ayrıca sol ayağıyla standart bir orta yapamayıp, yerli yersiz yengeç vuruşları denemesine de karşı oldum zaten hep.

3)Eğer önümüzdeki Romanya-Arnavutluk hazırlık maçlarında Emre ve Efecan milli takıma davet edilmezlerse, Lucescu’nun ligi izlediğine inancım kalmayacak. İki oyuncu, gerek kaliteleri, gerek çalışkanlıkları, gerek uyumları ile bence iki hazırlık maçımızdan birine ilk 11’de bir arada başlamayı hak ediyorlar.