T24 - Odatv'nin sahibi Soner Yalçın ve iki yöneticisi, savcılık sorgularının ardından tutuklanması istemiyle mahkemeye sevk edildiler.
Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve poliste susma hakkını kullanan Soner Yalçın ve 3 kişi, İstanbul Adliyesi'nde savcılara ifade verdiler.
'Soner Yalçın ve Odatv'nin 3 çalışanı adliyede' haberi için tıklayınız...
Dün sabah saat 10.30 başlayan sorgulama sonunda, Ayhan Bozkurt savcılık tarafından serbest bırakılırken, ilk olarak Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu, gece yarısından sonra da Soner Yalçın tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk edildiler.
Sorgulamalarda odatv'nin yaptığı haberlerle ve 1.5 yıldır teknik takipte olan yöneticilerin yaptıkları görüşmelerle ilgili sorular yöneltildiği, ayrıca, yöneticilerin bazı Ergenekon sanıklarıyla mektuplaştıkları ve Ergenekon sürecini etkilemeye yönelik yayın yaptıkları iddia ediliyor.
Neyle suçlandılar?
Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesinde, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz tarafından sorgulanan Yalçın, ''Ergenekon örgütüne üye olmak'', ''Halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek'' ve ''Devletin güvenliğine ilişkin gizli belgeleri elde etmek ve yayınlamak'' suçlarından tutuklanması istemiyle İstanbul Nöbetçi 12. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. Yalçın ile birlikte adliyeye sevk edilenlerden Odatv Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan ve Haber Müdürü Barış Terkoğlu da mahkemeye gönderilmiş, editör Ayhan Bozkurt ise savcılık sorgusunun ardından serbest bırakılmıştı.
'Haber yapmayın'
Gazetecilere, Balyoz, Ergenekon, Mısır ayaklanması ve hükümete ilişkin internet sitesinde yayınlanan haberler ile İkinci Ergenekon davasının tutuklu sanığı Mehmet Ali Çelebi’nin telefonuna Hizb-ut Tahrir üyesi olduğu iddia edilen Mahmut Oğuz Kazancı’nın rehber bilgilerinin yüklenmesine ilişkin haberler soruldu. Gazetecilere, bir kişi ile telefonda görüşüldüğü, bu kişinin de ‘Tutanaklar karıştı, yükleme yok, yanlış haber yapma’ dediği hatırlatılarak, “Sizi yanlış haber yapmayın diye uyarıyorlar. Siz buna rağmen neden haber yaptınız?” sorusu yöneltildi. Gazeteci Nedim Şener’in Fethullah Gülen’le ilgili kitabı, gazeteci-yazar Nihat Genç ile Odatv arasındaki ilişki, hâkim ve savcıların iftar yemeğiyle ilgili haberin neden yapıldığı, Yalçın Küçük’le yapılan telefon görüşmeleri de sorular arasındaydı.
Soner Yalçın: Biz 4 gün gözaltına alınsak ne olur
Sorgu sürerken adliyeye girip Soner Yalçın’la görüşen Basın Konseyi Genel Sekreteri Avukat Oktay Hududi, Yalçın’ın şu sözlerini iletti: “Kendisi, ‘Bu ne Soner’in ne Odatv’nin sorunu. Bu Türkiye’de basın özgürlüğü meselesidir. Bu yolda şehit olan Abdi İpekçi, Çetin Emeç, Uğur Mumcu gibi meslek büyüklerimiz varken, biz 4 gün gözaltına alınsak ne olur? Tüm meslektaşların basın özgürlüğü konusunda birlikte hareket etmesi gerekir’ dedi.”
Dalan'ın teklifi reddedildi
Öte yandan, adliyede bugün yaşanan bir başka gelişme de Bedrettin Dalan'ın başvurusunun reddedilmesi oldu. Dalan, tutuklama olmaması durumunda Türkiye'ye dönebileceğini belirtmişti. 13. Ağır Ceza Mahkemesi bu başvuruyu reddetti.
