ABD vatandaşı papaz Andrew Brunson'ın serbest bırakılmamasının ardından getirilen yaptırımlarla başlayan süreçte Ankara-Washington hattındaki masadaki konulardan birisini de Türkiye'de tutuklu ABD vatandaşlarının durumu.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal başkanlığında bir heyet, geçen hafta konuyla ilgili temaslarda bulunmak üzere Washington'a gitti. Ancak temaslar sonuçsuz kaldı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, heyetin temaslarda bulunduğu gün yaptığı açıklamada, sadece Brunson'ın değil, Türkiye'de tutuklu vatandaşlarının tamamı ile tutuklu bulunan diplomatik misyon çalışanlarının durumunun da masada olduğuna işaret etti. Nauert, ABD'nin beklediği ve görmek istediği gelişmeyi "Brunson, (diplomatik misyonlardaki) yerel çalışanlar ve diğer ABD vatandaşlarının evlerine dönmeleri" olarak tanımladı.
Türkiye'de tutuklu kaç ABD vatandaşının bulunduğu net değil
Türkiye'de tutuklu kaç ABD vatandaşının bulunduğu ya da bir başka deyişle iki ülke arasındaki temaslarda kaç kişinin durumunun masada olduğuna yönelik net bir sayı yok. ABD basınında yer alan haberlerde 12 Amerikan vatandaşının ve diplomatik misyonda görevli üç yerli çalışanın tutuklu olduğu belirtiliyor. Bazı kaynaklarda da son iki yıl içinde "20'den fazla ABD vatandaşının" gözaltına alındığı veya tutuklandığı ifadesi yer alıyor.
BBC Türkçe'nin ABD'nin resmi açıklamalarında ifade ettiği ve hakkında haber yapılmış kişilere göre derlediği bilgilere göre ise, Türkiye'de halen tutuklu bulunan ABD vatandaşı sayısı en az 6, tutuklu konsolosluk çalışanı ise 3.
Brunson hariç tamamı çifte vatandaş
ABD yönetimi, bazı ailelerin kimliklerinin gizli tutulması isteği ve yargı süreci içerisinde bu kişilerin durumlarında değişiklik meydana gelmesinden dolayı kesin bir sayı açıklamıyor.
Bununla birlikte, 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin ardından ilan edilen ve iki yıl süren olağanüstü hal (OHAL) döneminde hakkında sınır dışı, soruşturma, gözaltı ya da tutukluluk gibi herhangi bir işlem yapılan ABD vatandaşı sayısı "onlarca" olarak ifade ediliyor. Şu anda ise "az miktarda ABD vatandaşının" cezaevinde ya da ev hapsinde tutuklu bulunduğu belirtiliyor.
Türkiye ile ABD arasındaki temaslarda, Washington yönetimi de "az miktarda" olarak tanımlanan ABD vatandaşının serbest bırakılmasını talep ediyor.
Tamamı OHAL döneminde ve darbe girişimiyle bağlantılı soruşturmalar nedeniyle tutuklu bulunuyor
BBC Türkçe'nin ABD'nin resmi açıklamaları ve basınında yer alan haberlerden derlediği bilgilere göre, Türkiye'de tutuklu bulunan ABD vatandaşı sayısı en az 6. Ayrıca ABD'nin diplomatik misyonlarında görev yapan ve şu anda tutuklu olan yerel çalışan sayısı da 3.
Papaz Brunson hariç bu kişilerin tamamı aynı zamanda Türkiye vatandaşı. Bu kişilerin tamamı OHAL döneminde ve darbe girişimiyle bağlantılı soruşturmalar nedeniyle tutuklu bulunuyor.
ABD yönetimi, adi suçlar nedeniyle Türkiye'de hüküm giymiş ya da tutuklu bulunan vatandaşlarını ise bu sürecin dışında değerlendiriyor. Türkiye ile yürütülen görüşmelerde ya da yapılan açıklamalarda bu kişilerle ilgili Washington tarafının gündeme getirdiği bir talep bulunmuyor.
Türkiye'de tutuklu ABD vatandaşlarıyla ilgili BBC Türkçe'nin temasa geçtiği Dışişleri Bakanlığı, bilgi için Adalet Bakanlığı'na yönlendirdi.
Adalet Bakanlığı kaynakları ise bu konuyla ilgili yapılmış bir çalışma ve tutulmuş herhangi bir veri olmadığını söyledi.
Hükümet yetkilileri yaptıkları açıklamalarda, Brunson davasının bir yargı süreci olduğunu ve mahkeme tarafından karar verileceğini ifade ediyor.
Türkiye'de tutuklu olduğu bilinen ABD vatandaşları kimler?
- Bu isimler içinde adı en çok gündeme gelen kişi papaz Brunson. 20 yılı aşkın bir süredir Türkiye'de yaşayan Brunson, süresiz oturma izni başvurusunun reddedilmesinin ardından Ekim 2016'da sınır dışı edilmek üzere İzmir'in Bornova ilçesindeki Geri Gönderme Merkezi'ne sevk edildi ve burada tutulduğu sırada Aralık 2016'da Fethullah Gülen Cemaati'ne üye olma suçlamasıyla aynı gün içinde gözaltına alınıp tutuklandı. Brunson, "Gülen Cemaati ve PKK adına suç işlemek" ile "casusluk" suçlamalarıyla 35 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor.
- ABD'li resmi makamların Türkiye'de tutuklu vatandaşları arasında olduğunu kabul ettiği bir diğer isim de Serkan Gölge. ABD'nin Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi'nde (NASA) çalışan 38 yaşındaki Gölge, 2016'da Hatay'da gözaltına alındı ve Gülen Cemaati'ne atfen "terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandı. Gölge, şubat 2018'de 7,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. ABD, mahkumiyet kararının "güvenilir deliller olmaksızın" alındığını ve bundan dolayı kaygı duyduğunu açıkladı.
Bu iki isim dışında ABD'nin resmi olarak ve kamuoyu önünde tutuklu olduğunu kabul ettiği başka isim bulunmuyor.
Ancak, New York Times gazetesinde bu hafta yayımlanan bir haberde, Türkiye'nin batısındaki bir özel üniversitede çalışan ve hem Türkiye hem de ABD vatandaşı olan bir çiftin de "terör örgütü bağlantısı" olduğu gerekçesiyle 10 yıl hapse mahkum edildiği belirtildi.
Çiftin kimliğine yer verilmezken, erkek olanın halen Sincan Cezaevi'nde bulunduğu, kadının ise küçük çocuğu olduğu gerekçesiyle tahliye edildiği ve kararın kesinleşmesi halinde cezaevine gireceği ifade edildi.
New York Times ayrıca, Widener Üniversitesi Kimya Bölümü öğretim üyesi İslam Kul ile emlakçı erkek kardeşi Mustafa Kul'un da tatil için bulundukları Bursa'da Ağustos 2016'da Gülen Cemaati üyesi oldukları gerekçesiyle tutuklandıklarını ve halen cezaevinde olduklarını yazdı.
Böylece ABD'nin resmi açıklamaları ve New York Times'ın haberine göre, Türkiye'de halen cezaevinde bulunan ya da yargılama sonucu mahkum edilen ABD vatandaşlarının sayısı da en az 6 olduğu anlaşılıyor.
Tutuklu konsolosluk çalışanları kimler?
ABD'nin gündeme getirdiği ve tahliyesini talep ettiği diplomatik temsilciliklerindeki yerel çalışan sayısı da 3.
İlk olarak, ABD'nin Adana Konsolosluğu'nda 30 yılı aşkın bir süredir tercüman olarak görev yapan Hamza Uluçay, Şubat 2017'de gözaltına alındı. Hamza Uluçay, tutuklama talebiyle sevk edildiği mahkeme tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı ancak savcılığın itirazı üzerine Mart 2017'de yeniden gözaltına alınıp tutuklandı. Uluçay hakkında "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor. İddianamede Uluçay hakkında Mardin'in Nusaybin ilçesinde düzenlenen askeri operasyonlata karşı "halkı provoke etmek ve köylerdeki vatandaşları sokağa dökmek için çalıştığı ve terör örgütü PKK ile bağlantılı olduğunu" öne süren bir ihbar yapıldığı belirtiliyor.
İddianamede ayrıca Uluçay'ın evinde yapılan aramada 21 adet 1 dolarlık banknot ele geçirildiği belirtilerek, Fethullah Gülen Cemaati ile yürütülen soruşturmalarda bazı tanık ifadelerinde 1 dolarların seri numaralarının grup içinde mevki belirleyici olduğu iddiaları anımsatıldı. Uluçay, mahkemede verdiği ifadede, Gülen Cemaati ile ilişkilendirilmesinin "gücüne ve vicdanına dokunduğunu" söyledi.
ABD'nin görüşmelerde gündeme getirdiği diğer yerel çalışanlar da İstanbul Başkonsolosluğu'nda görevli isimler.
ABD'nin uyuşturucu ile mücadeleden sorumlu güvenlik birimi DEA'da çalışan Metin Topuz da Eylül 2017'de gözaltına alındı ve Ekim başında da tutuklandı.
Metin Topuz'un "Fethullah Gülen Cemaati'ne üye olmak" suçlamasıyla hakkında soruşturma yürütülen ve aralarında eski savcı ile üst düzey emniyet yetkililerinin de bulunduğu 121 kişiyle teması olduğu tespit edildi ve 17-25 Aralık 2013'teki yolsuzluk iddialarıyla ilgili operasyonu yürüten kişilerle "dış istihbarat ve ülkeler arasında aracılık yaptığı" öne sürüldü.
Topuz'un tutuklanmasının ardından ABD, Türkiye'deki diplomatik temsilciliklerinden yapılan vize başvurularını süresiz olarak askıya aldı. Onun hakkında yürütülen soruşturmada adı geçen bir diğer konsolosluk çalışanı Mete Cantürk de Ocak 2018'den bu yana ev hapsinde tutuluyor.