ABD’nin Türkiye Büyükelçisi Francis Ricciardone, Türkiye demokrasisinin, henüz istenen düzeye gelmemiş olsa da önemli ilerleme kaydettiğini belirtirken medyanın, uygulayıcılarının istediği düzeye gelmediğini söyledi.
Büyükelçi Ricciardone, Taraf'tan Lale Kemal'e yaptığı açıklamada, Türkiye’nin demokrasi yolunda pek çok ilerleme kaydettiğini ve bu görüşünü destekleyecek birçok kanıt bulunduğunu belirterek, şöyle dedi: “Bu kanıtlardan biri, bugün daha fazla düşünce kuruluşu bulunması, ciddi olanları. Ama Türk demokrasisi, iktidar partisi dahil, iktidar partisi içindeki ve diğer siyasi partiler içindeki insanlar dahil pekçok Türk’ün istediğini düşündüğüm düzeye gelmedi.”
Yukarıdaki görüşlerini açmasını istediğimiz Büyükelçi Ricciardone, spesifik bir konuda söyleyecekleri olduğunu belirtti ve Türk medyasının, medya uygulayıcılarının arzu ettikleri düzeye gelmediğine inandığını söyledi. Yazılı, görsel olsun Türk medyası uygulayıcılarının, tüm Türklerin kendileri için benimsedikleri her alandaki çabaları kendileri için de benimsediklerini ve bunun da dünya standartları olduğuna işaret eden Büyekelçi Ricciardone şöyle konuştu: “Türkiye, demokrasi ve yönetim uygulamalarında, kendisini hiçbir şeyle hele hele de komşu (ülkelerin) standartlarıyla ölçmemektedir. Türkler en iyisini istemektedirler. Siz (Türkler) dünyadaki en iyi hızlı treni, en iyi köprüyü, otoyolları, okulları ve en iyi bilimi istiyorsunuz. Ve konuştuğum her Türk’ün en iyi medyaya da sahip olmayı istediğine inanıyorum. Bu da, zor sorular soracak ve bu sorulara net cevap almayı talep edecek insanlar anlamına geliyor. Ama bu düzeye henüz geldiğinizi düşünmüyorum.”
Sindirilmeyi kabul etmeyen medya
ABD Büyükelçisi Ricciardone, “Bu düzeye nasıl gelebilirsiniz” sorusuna şu yanıtı verdi: “Sindirilmeyi kabul etmeyen sen ve senin gibi gazeteciler ile gelebilirsiniz. Sen ve senin gibi gazeteciler, ısrarcı gazetecilik tekniğini, ev ödevini yapan, okuyan ve dünyayı okuyan nesiller yetiştirerek bu düzeye gelebilirsiniz. Örneğin, siz, Jane’s Defence Weekly ’nin (Dünyanın en eski askeri dergisi) çok uzun yıllardır muhabirliğini yapıyorsunuz ama siz aynı zamanda tüketicisiniz. Jane’s’e katkı sunan bir gazeteci olarak, okuyucu kitlesini ve standardı gerçeklerin peşinden giderek ve bu gerçeklere ulaşmak için çabayarak biliyorsunuz.”