Türkiye gazetesi yazarı Süleyman Özışık, "Temel gıda maddelerine, yani pirinç, makarna, su, et, süt, yumurta, peynir, sebze, meyve, protein ve yağ gibi maddelere sabit fiyat uygulaması getirilmesi gerekiyor." görüşünü savundu.
Özışık yazısında, "Sigaraya ve ekmeğe getirilen sabit fiyat uygulaması gibi bir uygulamadan bahsediyorum. 'Arkadaş, pandemi sürecinde bu ürünlere zam yapılmayacak' diye bir kanun uygulanması gerekiyor. Bunu niye ısrarla söylüyorum. Şundan ötürü:Yerküre üzerindeki kimi ülkelerde yaşanan gelişmeler gösteriyor ki işverenler fahiş fiyat zamlarıyla halkı terörize etme gayreti gösteriyor. Hayat pahalılığı altında ezilen halkın isyan edip sokaklara dökülmesi yöntemiyle bir ayaklanma hedeflendiği gün gibi aşikâr..." düşüncesini dile getirdi.
Özışık, "Söylediğim sözlerin ağırlığını biliyorum lakin Türkiye'de de hükûmetten memnun olmayan kimi firmalar bu yolu tercih ediyor. Bu tehlikenin önüne geçmenin tek çözümü temel gıda maddelerinde sabit fiyat uygulamasıdır. Yeri gelmişken şunu da söyleyeyim. Otellerdeki restoranlar açık, yol kenarlarında bulunan dinlenme tesislerindeki lokantalar ve kafeler açık. Ama şehir içlerindeki kafeler, restoranlar, kahvehaneler kapalı. Kış turizmi hizmeti veren otellerde her türlü etkinlik ve yeme içme serbest. Ama şehir içlerinde bu işleri yapmak yasak. Spor salonları açık, stadyumlar açık ama halı sahalar kapalı... Uçağa bininceye kadar sosyal mesafe var, ama uçağa bindikten sonra tanımadığın kişiyle yapışık Siyam ikizi gibi dolaşmakta sıkıntı yok. AVM'lere giriş serbest ama AVM'lerde sadece yemek katları kapalı...Dolmuşlara tıka basa binmek yasak ama belediye otobüslerine, metrolara, metrobüslere binince yanındaki adamla yapış yapış yolculuk yapmakta sıkıntı yok. İlk günden bu yana hep aynı şeyi söylüyorum. HES kodu ile girilmesi ve sıkı şekilde denetlenmesi şartıyla ülke çapında kafe, restoran gibi işletmelerin açılmasında bir sakınca görmüyorum. Bu adımın da bir an önce atılması gerekiyor." ifadesini kullandı.