ABD medyası, Suriye’den Türkiye’ye pasaportu ve kendi imkânıyla turist statüsünde giren yaklaşık 40 bin kişi için sınırdaki şartların zorlaştığını öne sürdü. Gazeteye göre Türk güvenlik güçleri, bu durumdaki Suriyelilere “Sınırdan uzaklaşıp kuzeydeki illere git, oturma izni talep et” diyor.
Türkiye’nin Suriyeli mültecilerin bir kısmı konusunda politikalarını sertleştirdiği öne sürüldü. ABD’de yayın yapan Washington Post gazetesi, Türkiye’nin, sığınmacı statüsünde olmadığı halde Türkiye’ye kaçan Suriyelilere yönelik yeni bir tavır geliştirdiğini yazdı.
İddiaya göre Türkiye, geçtiğimiz hafta sonu itibariyle, sığınmacı kampları yerine sınıra yakın noktalarda kurdukları çadırkentlerde yaşayan bu kitleye, “Eşyalarınızı toplayın” demeye başladı. Sayıları 40 bine ulaştığı ifade edilen bu durumdaki kişilerin, Türkiye’nin iç kesimlerine gitmelerini salık verildiği ifade ediliyor.
Zorla sokağa atmıyoruz
Adı açıklanmayan bir Türk hükümet yetkilisi gelişmeyi doğrulayarak, “Kimseyi zorla sokağa atmıyoruz. Ancak bölgedeki gerilimi azaltmamız gerekiyor. Birkaç Suriyeliden bahsediyor değiliz, onbinlercesi söz konusu” dedi. Türk yetkililer, bu durumdaki Suriyelilerden, daha kuzeydeki şehirlere gidip oturma izni almalarını istiyor. Gazete, normal şartlarda başka mülteci krizlerinde de uygulamaya konulan ve kabul gören bu stratejinin, Türkiye tarafından “Suriyelileri başka yerlere dağıtmak ve olası hasımlardan uzak tutmak amacıyla” uygulandığı yorumunu yaptı.
Şam’da ölsek daha iyiydi
Birçok Suriyeli için bu, tercih edilmesi oldukça güç bir seçenek. Bu nedenle de çatışmalardan kaçan kimi Suriyelilerin, bu yeni tavrı “Ülkene dön” iması olarak gördüğü belirtiliyor. Özgür Suriye Ordusu’ndan Ziyad Alevi, bu konuyla ilgili gazeteye yaptığı açıklamada, “Şam’da topçu ateşiyle ölmeyi, böyle bir muameleye tercih ederdik” dedi. Antakya’da bulunan Ahmed Şeref Aldin ise yaralı olmasına rağmen kendisine “Eşyalarını topla” dendiğini söyledi.
Türk Dışişleri: Diğer yabancılardan farkları yok
Türk Dışişleri, tüm ayrıntılarıyla birlikte olmasa bile, sığınmacı statüsünde olmayıp da Türkiye’de bulunan Suriyelilere yönelik bu tarz bir yaklaşımın kanunlar gereği mevcut olduğunu doğruluyor. Dışişleri Sözcüsü Selçuk Ünal, Hürriyet’e yaptığı açıklamada, bu durumdaki Suriyelilerin “yabancı” statüsünde olduğunu, görecekleri muamelenin de herhangi bir yabancıya gösterilenden farklı olmayabileceğine işaret etti. Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Basın Müşaviri Mustafa Aydoğdu ise kendi imkânlarıyla sınırlardan içeri girenlerin Türkiye’de kalma sürelerinin zaten kanunen sınırlı olduğunu; ancak bu konuda keskinleşen bir tavır olduğuna ilişkin bir bilgi almadığını vurguladı.
Suriye için dörtlü zirve
Çatışmalardan yakasını sıyıramayan Suriye’deki duruma müdahale etmek üzere yeni bir inisyatif harekete geçti. Türkiye, Suudi Arabistan, İran ve Mısır’dan oluşan “temas grubu” dün ilk toplantısını Kahire’de gerçekleştirdi. Birleşmiş Milletler’in yeni Suriye için atadığı yeni özel temsilci Lakdar Brahimi, zirve öncesinde yaptığı açıklamada “zor” bir göreve soyunduğunun farkında olduğunu; ancak bu görevi kabul etmemek gibi bir hakkının olmadığını ifade etti. Cezayirli diplomat, “Birkaç gün içinde Şam’a gidip oradaki yetkililerle görüşeceğim” dedi. Bu arada Tahran yönetimi, temas grubuna katılmaya dün son anda karar verdi.