Dünya

'Türkiye kendi ayağına kurşun sıktı'

Fransız basını 'Türkiye'nin değersiz süs eşyaları karşılığında Rasmussen'i kabul etmek zorunda kaldığını iddia etti

07 Nisan 2009 03:00

Fransız basını 'Türkiye'nin değersiz süs eşyaları karşılığında Rasmussen'i kabul etmek zorunda kaldığını ve böylece kendi ayağına kurşun sıktığını" iddia etti. 

Danimarka başbakanı Anders Fogh Rasmussen'in NATO genel sekreterliği ve ABD başkanı Barack Obama'nın Prag'daki AB-ABD zirvesi sırasında Türkiye'nin AB üyelik sürecine verdiği destek Fransa'da geniş yankı uyandırmaya devam ediyor.

Liberation gazetesi, NATO genel sekreterliği konusunda bu sabah yayımladığı haberde, Türkiye'nin "değersiz süs eşyaları" karşılığında Rasmussen'e onay vermek zorunda kaldığını yazdı. Gazetenin haberinde, "Türkiye dışındaki NATO üyesi devletler, ittifakın 60. yıldönümü kutlamalarının bu tartışmayla gölgelenmesinden hoşnut kalmadılar. Sonuçta Türkiye bazı ödünler karşılığında geri adım attı. Ancak olay can sıkıcı: ilk defa bir NATO üyesi, genel sekreter tayini konusunda veto hakkını kullanma tehdidinde bulundu. Bunu, NATO'nun savunduğu tüm değerlerle çelişen dini gerekçelere dayandırarak yapan da bir Müslüman ülkeydi. Avrupalı diplomata göre Türkiye kendi ayağına kurşun sıktı" ifadeleri kullandı.

Olayın Türkiye'nin AB ile yürüttüğü üyelik müzakerelerini zora sokabileceği yorumunda bulunan gazete, bir NATO diplomatının, "Türkiye kaybetti. Erdoğan değersiz süs eşyaları karşılığında Rasmussen'i kabullenmek zorunda kaldı. Her şeyin ötesinde gerçek yüzünü gösterdi: Rasmussen'in ne karikatürlerin yayımlanmasını engelleme, ne de Kürt televizyonunu yasaklama konusunda yasal bir yetkisi yoktu. Tüm bunlar Türkiye'nin birliğe girmesini savunanların ateşini soğutacak" ifadelerine de yer verdi. 
 
Liberation'un haberinde, Fransız cumhurbaşkanlığı çevrelerinin, başbakan Erdoğan'ın "manevra hatasından" duydukları memnunluğu gizlemedikleri de aktarılıyor.

Obama desteğine fren

Öte yandan, ABD başkanı Obama'nın Prag'da Türkiye'nin AB üyelik sürecine verdiği destek, Haziran ayında yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde konuyu işitmek dahi istemeyen Fransa'da soğuk duş etkisi yarattı. İki gün öncesine kadar Fransızların Obama'ya hayranlığı üzerine haberler yapan Fransız basını, ABD başkanının Türkiye'ye verdiği dersteğin ardından birdenbire frenledi.

Fransa Cumhurbaşkanı, Obama'nın açıklamasının hemen ardından, bir televizyon kanalının öğle haber bültenine Prag'dan canlı yayın konuğu oldu. Yayında Obama'ya "Türkiye senin değil bizim işimiz" mesajı gönderen Sarkozy, "Türkiye'nin üyeliğine hep karşı oldum, karşı olmaya da devam edeceğim. AB ülkelerinin büyük çoğunluğu da Fransa gibi düşünüyor" dedi.

'Sarkozy'nin çıkışı abartılı'

Sarkozy'nin bu sözleri Fransa'da özellikle 2004 yılından bu yana devam eden Türkiye kamplaşmasını da yeniden alevlendirdi. Sağ eğilimli basın "Obama Türkiye militanlığı yapıyor" derken, Ankara'nın üyelik perspektifine daha sıcak bakan sol basın Sarkozy'nin çıkışını "abartılı" buluyor.

Türkiye'nin üyeliğine karşı olan aşırı sağcı ve aşırı muhafazakar çevreler ise Sarkozy'yi "bir yandan böyle konuşuyor, bir yandan da üyelik müzakerelerini devam ettiriyor" diyerek iki yüzlülükle suçluyorlar.

Fransa'da ana muhalefetteki Sosyalist Parti'nin önde gelen sisimlerinden Vincent Peillon ise Sarkozy'nin Türkiye konusundaki açıklamalarını "sorumsuzca ifadeler" olarak yorumladı ve "Hıristiyan Avrupa diye bir şey yok" dedi.