Saçları traşlı cihatçılar Suriye'nin kuzeyindeki bir sınıfta otururken, bir Müslüman din adamı onlara İslam'ın IŞİD'in dayattığından daha ılımlı bir versiyonunu öğretiyor.
Sınıf, Türkiye'nin desteklediği grupların kontrolünde tuttuğu Halep'in kuzeyindeki Mare kasabasında kurulan yeni bir rehabilitasyon merkezinde.
Geçen Ekim ayında kurulan rehabilitasyon merkezi, Suriye ve Irak'ın büyük bölümünde ortaya çıkan bir sorunu; IŞİD'in zalim yönetiminde yaşarken, örgüte katılan binlerce kişiyle nasıl başa çıkılacağını çözmeyi amaçlıyor.
IŞİD halk içindeki infazları ve işkenceyi, kendi İslam anlayışlarını empoze etmek için kullanmış, esir alınan kadınları seks kölesi yapmış, savaş esirlerini ve düşman aşiretlerin mensuplarını katletmişti.
Hem Irak hem de Suriye'de ele geçirdikleri büyük şehirleri ve toprakları kaybeden IŞİD şu anda yenilginin eşiğinde.
Bazı yabancı militanlar IŞİD'a ideolojik inanmışlıkları adına katılmış olsa da, rehabilitasyon merkezindeki bir yetkiliye göre diğer birçok kişi IŞİD'e kendilerini korumak veya para kazanmak için katıldı.
Merkezdeki 25 eski IŞİD üyesi dini doktrin ve hukuk eğitimi alıyor. Psikolojik destek almaları zorunlu ve aşırılık yanlısı ideolojilerinden kurtulmaları için bazıları kişisel psikolojik danışmanlık seanslarına katılıyor.
Merkezin masrafları müdürü tarafından ve küçük bağışlarla karşılanıyor ve çalışanların hepsi gönüllü.
Mare'nin etrafı IŞİD tarafından sarılmıştı ancak hiç ele geçirilememişti. Geçen yıl Türk Ordusu'nun desteklediği isyancı güçler IŞİD'i bölgeden sürdü.
Taraf değiştiren ya da yakalanan IŞİD militanları hakimler tarafından yargılandı ve verilen cezalar arasında bir güvenlik ekibinin koruduğu rehabilitasyon merkezinde kalmaları da var.
Merkez her ay eski cihatçılar hakkında bir değerlendirme yapıp yerel yetkililere iletiyor ve serbest kalıp kalmamaları yönündeki karar, merkezin tavsiyeleri temel alınarak veriliyor.
Uzun kollu turuncu gömlekler ve siyah yelekler giydirilen eski cihatçılar, kendilerine İslam hukuku hakkında sorular soran din adamı Şeyh Muhammed el Mahmud'u dinliyor. Hiçbiri cevap verimyor.
Şeyh el Mahmud "Bu soruların yanıtlarını bile bilmiyorsanız niye IŞİD'e katılıp insanlara İslam'a zorladınız?" diye soruyor.
Suriye ve Irak'taki siviller çoğunlukla eski IŞİD militanlarını reddediyor ve memleketlerindeki insanları öldürmekle, girdikleri kasaba ve şehirleri yok etmekle suçluyor.
Ancak merkezin avukatı, her eski IŞİD üyesinin silahlı isyancı olmadığını anlatıyor.
İbrahim Najjar "IŞİD'in bulunduğu zorba yönetim bölgelerindeki ezici bir çoğunluk kendilerini korumak ve yaşamak için gereken asgari şeyleri elde etmek üzere örgüte katıldı. Bazıları sadece bir tüp alabilmek için üye oldu" diyor.
Najjar ayrıca IŞİD militanlarının bölge halkının kızlarıyla evlendiğini, önce nüfuzlu ailelerin kızlarını, daha sonra da daha küçük ailelerin kızlarını hedef aldıklarını söylüyor.
Böylece kurdukları aile bağlarıyla babalarını ve erkek kardeşlerini muhbir olarak kullandıklarını anlatıyor.
Reuters'a konuşan eski IŞİD üyesi Halil Abdülgaffur önce IŞİD'in tercih ettiği resmi Arapça'yla başlıyor söze, sonra merkezin direktörünün uyarısıyla Suriye lehçesine geçiyor.
Halep yakınlarındaki bir köyden gelen 14 yaşındaki Abdülgaffur, gelişlerinin ardından IŞİD'e katıldığını anlatıyor. Şeriat dersleri aldıktan sonra hafif ve ağır silah eğitimi de görmüş. Daha sonra IŞİD Mare yakınlarındaki El Bab'a göndermiş.
İki kez yaralandıktan sonra yine örgüt saflarına katılmış. İsyancıların IŞİD üyesi olması nedeniyle babasını tutukladığını öğrendikten sonra örgütten ayrılmış.
Neden IŞİD'e katıldığı sorulduğunda önce sessiz kalıyor. Sonra da "Size ne anlatabileceğimi bilmiyorum. Bize videolar gösteriyorlar, cennetten, özgürlükten ve böyle şeylerden bahsediyorlar" dedi.
IŞİD'den sonraki yaşamı hakkında pek bir şey söylemiyor. Sadece merkezdeki yemeklerin, kıyafetlerin ve derslerin iyi olduğunu söylemekle yetiriyor. Ancak serbest bırakıldığında okula döneceğini, okulu bombalandığı için eğitimini tamamlayamadığını anlatıyor.
22 yaşındaki Ersin Khizri Ukrayna'daki evini terk edip, eşi ve bebeğiyle birlikte IŞİD'e katılmak için bölgeye gelmiş ve Irak'ta savaşmış. Geçen Ocak'ta örgütü adil olmadığı için terk etmiş ve Suriye'deki isyancılara teslim olmuş.
"Bitti, artık Daeş kalmadı. Dışarıdaki durumun ne olduğunu bilmiyorum" diyor.
Merkezdekiler boş zamanlarında film izleyip, satranç oynuyor ve IŞİD'in yasakladığı sigaralarını içiyorlar.
Üç gruba ayrılıyorlar. Sivillere yönelik suç işlememişler, işlemiş olanlar ve yabancı militanlar.
Eski bir okulda kalanlar arasında Kafkaslar'dan, Özbekistan'dan, Ukrayna'dan, Tunus'tan, Irak ve diğer ülkelerden gelip örgüte katılanlar var.
Merkezin direktörü Hüseyin Nasır, büyük ölçüde imkânları yetersiz olduğundan militanların burada bir yıldan fazla kalmayacağını söylüyor.
Nasır "Merkezin amacı buradaki IŞİD üyelerinin aşırılıkçı ideolojilerini yenmek, ayrıldıklarında güvenliklerini ve sivillerle birlikte yaşayabileceklerini garanti altına almak" diyor.