DTP lideri Ahmet Türk, Mardin'de 44 kişinin öldürülmesi olayının namus veya töre cinayeti değil, bir vahşet olduğunu söyledi. Türk, "Devlet koruculara bu silahları vermesiydi bu olay yaşanmazdı" dedi.Çiçek: Koruculuk kalkabilirCumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM'de grubu bulunan siyasi parti liderleriyle yaptığı görüşmeler çerçevesinde DTP Genel Başkanı Ahmet Türk'ü kabul etti.
Çankaya Köşkü'nde basına kapalı gerçekleşen yaklaşık 1 saatlik görüşmenin ardından gazetecilere açıklama yapan Türk, Anayasa değişikliği, terörle mücadele, dış politika ve Mardin'deki silahlı saldırı konularını ele aldıklarını söyledi.
Türk, Anayasa değişikliği konusunda sorunların demokratik yollardan çözümüne ilişkin düşüncelerini aktardığını belirterek, "Yaşadığımız acılar ve sürecin daha demokratik, barışçı sürece evrilmesine ilişkin düşüncelerimi söyledim. Cumhurbaşkanı Gül de bu konudaki kendi düşüncelerini aktardı. Hepimizin umudu Türkiye'nin daha demokratik ve çağdaş bir ülke
olması" dedi.
Katliamı çözmekte zorlanıyoruzBir soru üzerine Mardin'deki silahlı saldırıyı da etraflıca görüştüklerini belirten Türk, şunları kaydetti:
"Aslında basına yansıdığı kadarıyla bir namus cinayeti, töre cinayeti değil. Tamamen bir vahşet. Bölgemizde hiç bir zaman ne bir namus cinayeti ne bir töre cinayeti böyle işlenmemiştir. Bir aileyi tamamen ortadan kaldırmaya yöneliktir.
Burada farklı nedenler de var. Köye sahip olma, araziye sahip olma, birlikte yaşamaktan sıkıntı duyulan noktalarda o aileyi tamamen bertaraf etmeye yönelik canice, vahşice bir mantığın ifadesi olarak değerlendirmek lazım. Çözmekte gerçekten zorlanıyoruz."
Koruculara silah verilmeseydi olmazdıTürk, Gül ile görüşmesinde Mardin'deki olay bağlamında koruculuk sistemini tartışıp tartışmadıkları yönündeki soruyu da şöyle yanıtladı:
"Böyle insanların eline silah verirseniz her şeyden önce kendi çevresini güçlü hale getirmek için karşısındakini ezmeye yönelik bir tavrın içinde olacağını söyledik. Eğer devletin bu silahları olmasaydı, bu koruculara bu silahlar verilmeseydi böyle bir vahşet yaşanmayacaktı. Bu ilk değil. Korucuların daha önce de köyleri basarak insanları etkisizleştirmeye, sömürmeye, bölgede
sözünü geçirmeye yönelik, devletin gücünü arkasına alarak kullandığını çok iyi biliyoruz.
Koruculuk sisteminin farklı bir dönemi getireceğini, insanları birbirine düşüreceğini, birilerinin devletin gücünü yanında hissederek zulüm edeceğini hep söyledik. Bugün sonuçları da bir yerde ortaya çıkıyor. Siz korucunun eline silah verdiğiniz zaman korucu olmayan köylerde kendini güvence altına almak için silahlanmaya gidecek, bunu doğal görmek lazım. Bunun doğru
olmadığını biliyoruz ama oradaki insan öyle hissediyor. Koruculuk sistemi bölgede herkesi silah almaya zorlayan bir sistem olarak önümüze çıkıyor."
Gül'den Türk'e: Terörü kesinlikle dışlamak lazımBu arada Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, DTP lideri Ahmet Türk ile görüşmesinde, demokrasi standardı yükseldikçe Kürt sorunu dahil tüm sorunların otomatik olarak sorun olmaktan çıkacağını belirtti.
Gül, şunları söyledi:
''Türkiye'de demokrasi standardı yükseldikçe Kürt sorunu dahil tüm sorunlar otomatik olarak sorun olmaktan çıkar. Hep beraber buna odaklanmamız lazım. Ancak terör olduğu sürece demokrasinin kökleşmesi zorlaşır. Bu yüzden terörü kesinlikle dışlamak lazım.
Siz belli bölgenin değil, Türkiye'nin partisisiniz ve Türkiye milletvekilisiniz. TBMM'de sadece bir soruna odaklanmak yerine ülkenin bütün sorunlarıyla ilgilenmeli ve çözümüne katkıda bulunmalısınız. Diyalog zemini oluşturulmasını karşıdan beklemek yerine siz de yaratmalısınız.'' (aa)