Türk Kızılayı Maden Suyundaki Türk ibaresinin kaldırılmasına ilişkin olarak Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar açıklama yaptı. Akar, "Kızılay Maden Suyu logosu, 80 yıl kullanılmış bir logodur. Yapılan araştırmalarda, kamuoyunun çoğunluğu tarafından bu logonun benimsendiği ve satın alma algısının daha yüksek olduğu anlaşılmıştır. Değişikliğin sebebi budur" dedi.
Akar, derneğin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Türk Kızılayının ürünü maden suyunun şişe ve etiketinde yapılan değişikliğe, kamuoyundan gelen tepki üzerine açıklık getirmek istediklerini söyledi. Kızılay Maden Suyu markasına dönüşleriyle ilgili spekülasyonlara son vermek istediklerini anlatan Akar, tüzüklerinde yazan resmi isimlerinin "Türkiye Kızılayı Derneği", uluslararası planda çağrılma isimlerinin ise "Türk Kızılayı" olduğunu bildirdi. Logolarında, isimlerinde ve kurumsal kimliklerinde en ufak değişiklik olmadığına işaret eden Akar, Türk Kızılayı logosu altında hizmet etmekten ve dünyanın en büyük iyilik kuruluşu olmaktan büyük gurur duyduklarını belirtti.
Türk Kızılayının bugün sadece Türkiye'de değil dünyanın muhtelif ülkelerinde operasyonlar yapan, Türk milletinin merhamet elini dünyanın her köşesine taşıyan aktör haline geldiğini vurgulayan Akar, bu hizmetleri Türk Kızılayı logosu altında yaptıklarına işaret etti.
Maden suyunun isminde yaptıkları değişikliğin kurumsal, siyasi bir izahı olmadığını anlatan Akar, şöyle devam etti: "Yapılan değişiklik, 1926'da Ulu Önder Atatürk tarafından o zamanki adıyla Türkiye Kızılay Cemiyetine hediye edilen, Afyonkarahisar'daki maden suyu işletmelerinde üretilen Kızılay Maden Suyu markasıyla alakalıdır. 1926'dan 2004'e kadar maden suyumuzun markası, bu isimle süregelmiştir. Dolayısıyla Türk halkı tarafından bu ürünümüzün Kızılay Maden Suyu olarak çağrılması adet haline gelmiştir ve adeta sektör ürünüyle bağdaşmıştır. Bugün bir markete, bakkala giden birisi Kızılay Maden Suyu istemektedir. Yaptığımız şey, malumun ilanıdır."
'Türk Kızılay'ı ibaresi 2004'te konuldu'
Akar, 2004'te yeniden yapılanma çalışmaları kapsamında derneğin kurumsal adının "Türk Kızılayı" olarak revize edildiğini bildirerek, bu tarihten sonra maden suyunda "Türk Kızılayı" isminin kullanıldığını ancak içeceğin yine kamuoyunda "Kızılay Maden Suyu" olarak istenmeye devam edildiğini kaydetti. Maden suyunun satışından elde edilen gelirin tamamını iyilik hareketinin emrine verdiklerini de vurgulayan Akar, "Belki de dünyada bir tek ticari ürün vardır ki gelirinin tamamı dünya iyiliğine hasredilmiş olsun, işte bu Kızılay Maden Suyu'dur. Uluslararası platformda da satılmakta, yine bu isimle istenmektedir" diye konuştu. Akar, inşaatı devam eden Erzincan Maden Suyu İşletmeleri'nde üretecekleri Kızılay Maden Suyu'nu da yurt içi ve yurt dışında satışa sunacaklarını kaydetti.
'Kızılay Maden Suyu logosu 80 yıl kullanılmış bir logodur'
Maden suyunun eski haline döndürdükleri şişesini gösteren Akar, "Kızılay Maden Suyu logosu 80 yıl kullanılmış bir logodur. Kurumsal iletişim departmanlarımızda yapılan araştırmalarda, kamuoyunun çoğunluğu tarafından bu logonun benimsendiği ve satın alma algısının daha yüksek olduğu anlaşılmıştır. Değişikliğe sebep bu olmuştur" dedi.
Ahmet Lütfi Akar, şöyle devam etti: "Bugün geldiğimiz noktada, Türk Kızılayının, ima edildiği gibi, kurumsal kimliğinde, düşüncelerinde en ufak değişiklik söz konusu değildir. Türk Kızılayı logosu aynen geçerliğini sürdürmekte ve kullanımına devam edilmektedir. Durumdan vazife çıkarmak, bunu siyaseten bağdaştırmak isteyenler olabilir. Ancak Türk Kızılayı, toplumun her kesimine, tüm siyasi düşüncelere eşit mesafededir. Bu nostaljiye dönüş, sadece ürün markasından ibarettir."
Satışla alakalı
Türk Kızılayı Genel Başkanı Akar, gazetecilerin sorusu üzerine, "Bizi üzen, Türk kelimesiyle alakalı spekülasyona alet edilmemiz" diye konuştu. "Neden eskiye dönüldüğüne" ilişkin soruyu da yanıtlayan Akar, şunları kaydetti: "Eskiye dönmemizin nedeni satışla alakalıdır. Çalıştığımız ajansların yaptığı müşteri algısı ölçümlerinde, Kızılay Maden Suyu isminin daha çok akıllarda kaldığı anlaşıldı. İlerleyen zamanda reklamımızda 'İyilik için Kızılay için' diyeceğiz. Bizim ürünümüzün geliri iyiliğe gidiyor ama neticede ticari rekabet var, bu piyasanın lideriyiz. Diğer ticari firmaların kullandığı enstrümanlarla, kendi markamızı onlara karşı müdafaa etmek zorundayız. Reklam da bunlardan birisi."
