T24 - Başsavcı Cihaner'in Avukatı Turgut Kazan, tutuklama kararına yapılan itirazın reddedilmesinde yasalara uyulmadığını belirtti. Cihaner'in tutukluluk kararına ikinci kez itiraz edildi.
Tutuklanan Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner'in Avukatı Turgut Kazan gelinen süreçle ilgili bir açıklama yaptı.
Kazan şunları söyledi: "47 yıllık bir avukatım. Ben 12 Mart askeri darbesinin zulmünü de, 12 Eylül askeri darbesinin zulmünü de yakından yaşadım; büyük acılara tanık oldum. Ama o zulüm ortamlarında da hiç bugüne kadar adliye basılıp aranmamıştı, bir başsavcı soruşturma nedeni ile gözaltına alınıp tutuklanmamıştı.
Bu tartışma İsmailağa cemaati denilen cemaate ilişkin soruşturma ile başladı. Biliyorsunuz o soruşturmaya Başbakan Yardımcısı dahil Adalet Bakanlığı yetkilileri telefonla müdahale edip çözüm aradılar. O çözüm sonuç vermeyince ihbarsız gerçeğe aykırı mektuplarla 'silahlı örgüt şiddet kullanacak' iddiası ile soruşturmayı buraya taşımaya çalıştılar. Buraya taşıyabilmek için de ağırlaştırılmış müebbet hapsi gerektiren iddianame ile davayı açtılar. Ama ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmayı gerektiren iddianame ile dava açtıkları kişilerin hepsini tutuklu oldukları aşamadan tahliye edip serbest bıraktılar. O soruşturmayı yürüten savcıyı, o soruşturmadan yola çıkarak Ergenekon örgütü üyesi sayıp tutukladılar.
Başsavcıyı ziyaret için buraya geldik ve yapılan iş açıkça yasaya aykırı olduğu için ayrı bir dilekçe vermeye geldik. Bu davanın burada görülüp görülemeyeceğini bir kenara bıraktık; çünkü diyorlar ki sizin söylediğiniz Hakimler Savcılar Yüksek Kanunu'nun 89 ve 90’ıncı maddelerinde sözü edilen Yargıtay’da yargılanma usulü dava açıldıktan sonrası içindir. Hakimler ve savcıların nasıl tutuklanacağını ceza muhakemeleri kanunundan ayrı olarak o kanun gösteriyor. En yakın yerdeki mahkemenin ağır ceza mahkemesi tutuklama kararı verebilir. O tutuklama kararına itiraz edilince de o itirazı yine en yakın ağır ceza mahkemesinin karar vereceğini söylüyor. Oysa burada Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun genel hükümlerine göre naip hakime tutuklattınız. Sonra da itiraz dilekçemizi bir başkana reddettirdiniz. Bu asla mümkün değildir."