Tunus'taki siyasi kriz geçen hafta derinleşti. Cumhurbaşkanı Said Temmuz 2021'de çalışmalarını askıya aldığı Temsilciler Meclisi'nin düzenlediği çevrimiçi oturumu "darbe girişimi" olarak nitelendirip parlamentoyu feshetmişti.
Milletvekillerinden yarısından fazlasının katıldığı oturumda, Said'in Temsilciler Meclisi'nin çalışmalarını askıya alan ve dokunulmazlıklarını kaldıran kararlarının iptali için sunulan bir yasa tasarısı kabul edilmişti.
Oturumun ardından terörle mücadele birimleri, Meclis Başkanlığı görevindeki ana muhalefet lideri Raşid Gannuşi ve diğer milletvekillerini ifadeye çağırmıştı.
İslamcı Nahda Hareketi'nin lideri Gannuşi ise çevrimiçi oturumlar düzenlemeye devam edeceklerini açıklamıştı.
Erdoğan ne demişti?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hafta başında yaptığı basın açıklamasında, "Tunus'ta 30 Mart 2022 tarihinde Genel Kurul oturumu düzenleyen Halkın Temsilcileri Meclisi'nin feshedilmesini ve oturuma katılan milletvekilleri hakkında soruşturma başlatılmasını üzüntüyle karşılıyoruz. Bu gelişmelerin, Tunus'ta demokratik meşruiyetin tesisine yönelik sürdürülen geçiş sürecine zarar vermemesini ümit ediyor, seçimlere ilişkin açıklanan Yol Haritası'nın hayata geçirilmesine önem atfediyoruz" ifadesini kullanmıştı.
"Geçiş sürecinin ancak milli iradenin tecelligahı olan Meclis dahil, toplumun tüm kesimlerinin katkısıyla, kapsamlı ve anlamlı bir diyalogla başarıya ulaşabileceğine inanıyoruz" açıklamasında bulunan Erdoğan, "Demokrasi seçilmişler ile atanmışların birbirlerine saygısının tecessüm ettiği bir sistemdir. Tunus'taki gelişmeleri demokrasinin lekelenmesi olarak görüyoruz. Seçilmişlerin bulunduğu Meclis'in feshi, Tunus'un geleceği açısından düşündürücüdür ve Tunus halkının iradesine bir darbedir. Türkiye olarak, bu kritik süreçte dost ve kardeş Tunus'un ve Tunus halkının yanında olmaya devam edeceğiz" diye eklemişti.