-TUNCAY ÖZKAN DURUŞMADA FATİHA OKUDU İSTANBUL (A.A) - 01.04.2011 - İkinci ''Ergenekon'' davasında sanıkların talepleri alındı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada konuşan Cumhuriyet gazetesi yazarı Mustafa Balbay, İlhan Selçuk'un ''hukuk yetmezliğinden'' savunmasını yapamadan öldüğünü, Engin Aydın'ın tutuklandıktan sonra kansere yakalanarak yaşamını yitirdiğini, yine Kuddusi Okkır, Uçkun Geray ve Ali Tatar'ın da bu dava sürecinde hayatını kaybettiğini hatırlattı. Erol Manisalı'nın da meme kanseri olduğunu belirten Balbay, Fatih Hilmoğlu, Levent Ersöz ve Hasan Atilla Uğur'un da hasta olduğunu, son olarak da Yusuf Erikel'in kansere yakalandığını anlattı. Balbay, ''Erikel'in kulağında, burnunda, yanağında pamuk olurdu. Bir yılın sonunda hepimizin gözünün önünde kansere yakalandı'' dedi. İnsanların sağlığıyla oynandığını, tutukluluk dışında, ''sağlığı bozma cezası'' adında yeni cezaların oluştuğunu ileri süren Balbay, ''Bugün bir kişi tahliye olacaksa o da bensem, 'Yusuf Erikel tahliye olsun' diyorum. 'Gerçeği ortaya çıkaracağız' diyerek, sağlık konusunu geçiştiremezsiniz. Sorumlusunuz'' diye konuştu. Gazeteci Ahmet Şık'ın kitap taslağının toplatılmasına atıfta bulunan Balbay, ''İstanbul'da Taksim kırsalında yapılan operasyonda bin 300 kitap sayfası ölü ele geçirildi. Kitap sayfalarının her an eyleme geçmeye hazır olduğu anlaşıldı'' ifadesini kullandı. Balbay, ''Basılamamış kitap ölü ele geçirilmiş kitaptır'' diyerek, Şık'ın kitabının 100 binden fazla bilgisayara ulaştığını söyledi. Balbay, iletişim çağının bütün olanaklarının suç üretme unsuru olarak yaşama geçirildiğini kaydetti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 12 Aralık 1997'de okuduğu şiir üzerine dava açıldığını, 10 ayda yargılama tamamlanarak Yargıtayın onadığını belirten Balbay, toplantıya katılanlarla beraber Erdoğan ile birlikte o zaman 201 kişiye dava açılması durumunda yargılamanın 167 yıl sürmüş olacağını anlattı. ''Yargılamayı bu şekilde sürdürürseniz, işte siz bize şu anda bu cezayı vermektesiniz, bu yargılama değil. Bu davanın sonucunu çoğumuz göremeyeceğiz. Ama Zekeriya Öz gibi erken sonlandırılabilirdi'' diyen Balbay, dijital verilerin suç kabul edilmesi durumunda herkesin suça katılabileceğini, bu nedenle mahkemenin dijital verilerle ilgili bir karar vermesi gerektiğini söyledi. Balbay, yargıda bir kaos ortamının yaratıldığını savunarak, ''Yargı şu an bağımsız ama hukuktan bağımsız. Özel yetkili savcıların yetki listesinde, kendine istediği yetkiyi verme yetkisi var'' şeklinde konuştu. -ERİKEL DURUŞMA SALONUNA GELDİ- Tutuklu sanık Tuncay Özkan da sanıklardan Yusuf Erikel'in kansere yakalanmasından dolayı üzgün olduğunu belirterek, Erikel'in üniversite hastanesine sevk edilme talebinin kabul edilmediğini söyledi. ''Erikel'in hastalığından hepimiz sorumluyuz'' diyen Özkan, ''Hepimiz Erikel'e karşı suç işledik. Dün Erikel hastalığını açıklarken sizi izledim. Kanınız dondu. Erikel'in hastalığından hepimiz sorumluyuz. Biz burada bir adamın kanserden idam oluşunu seyrettik'' diye konuştu. Erikel için tahliye talebinde bulunan Özkan, Fatiha suresinin Türkçe mealini okuyarak Erikel'e acil şifa diledi. Özkan, Yalçın Küçük'ün rejimin değiştiği şeklindeki görüşlerine de katılmadığını ifade ederek, ''Ben burada cumhuriyeti savunmaya devam edeceğim. Siz hakimlerin görevi de budur'' dedi. Bugün İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesine gönderilen Erikel de hastanedeki işlemlerinin ardından tekrar duruşma salonuna alındı. Erikel, tıp kongresi olduğu için kendisiyle yeterince ilgilenilmediğini belirterek, cezaevine geri gönderildiğini söyledi. Tahliyesini isteyen Erikel, tanıdığı profesörlere muayene olmak istediğini dile getirdi. Bu arada, Erikel'in 5 Nisan'da tekrar aynı hastaneye gideceği öğrenildi.