Hayat pahalılığı gün geçtikçe artarken, Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2019’un sekiz ayı için yüzde 17,22 olarak açıkladığı gıda enflasyonu verisi, "Bu rakamlar Meclis lokantasından mı alınıyor?" şeklinde tepkilere neden oldu. Ancak TÜİK'in açıkladığı veri Meclis lokantalarının bile gerisinde kaldı.
Meclis çalışanlarının yemek yediği lokantadaki bir kişilik menünün 2019’un sekiz ayına ilişkin maliyet hesabındaki artış, TÜİK’in oranından yüzde 15’e yakın daha fazla oldu. TÜİK'in yüzde 17,22'lik oranına karşın lokantada hazırlanan menünün maliyeti yüzde 31,7 arttı.
Gıda enflasyonunu İstanbul Ticaret Odası (İTO) yüzde 22,55, Türk-İş yüzde 22,19 olarak açıklamıştı.
Birgün'den Nurcan Gökdemir'in haberine göre, ocak ayında dört çeşitten oluşan menünün ortalama günlük maliyeti 9,22 TL olarak hesaplanırken bu rakam şubatta 9,11 TL’ye düştü. Mart ayında menünün maliyeti 11,63 TL, nisan ayında 12,95 TL, mayıs ayında 11,52 TL, haziran ayında 12,48 TL, temmuz ayında 12,86 TL, ağustos ayında da 12,35 TL oldu.
"TÜİK gerçek enflasyonu perdeliyor"
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı enflasyon rakamlarına kamu emekçilerinden de tepki geldi. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’ndan (KESK) yapılan yazılı açıklamada, “Açıklanan veriler, gerçek enflasyonun TÜİK vasıtası ile perdelendiğini bir kez daha kanıtlamıştır” dendi.
Açıklamada, TÜİK’in açıkladığı rakamların halkın sokakta, çarşıda, mutfakta yaşadığı gerçek enflasyonla uzaktan yakından ilgisinin olmadığı vurgulanarak, son iki ay içinde iğneden ipliğe tüm ürünlere yapılan fahiş zamlar hatırlatıldı. Buna göre elektriğe, doğalgaza ve çaya toplam yüzde 32, köprü geçiş ücretlerine yüzde 47, sigaraya yüzde 40, şekere yüzde 16, yurt dışı çıkış harcına yüzde 333, yurt dışından getirilen telefonların harcına yüzde 300 zam yapıldı.
Ankara ve İstanbul başta olmak üzere pek çok ilde toplu taşıma ücretlerine yüzde 30 ile yüzde 50 arasında zam geldiğine de dikkat çekilen açıklamada, “Tüm bunlara rağmen TÜİK vasıtasıyla açıklanan veriler, halkın yaşadığı gerçek enflasyona değil, hükûmet tarafından belirlenen ‘hedeflenen enflasyon’ rakamlarına kilitlenildiğini, bunun için çarpık hesaplama yöntemleri ile enflasyon rakamlarının mümkün olduğu kadar aşağıya çekildiğini ispatlamaktadır” ifadeleri kullanıldı.
