T24 - Geçen hafta içinde Türkiye’ye gelen ABD heyetine Ankara’nın “TPAO ticari açıdan cazip bulmadığı için Güney Pars Bölgesi’ne yatırım yapmaktan vazgeçti” yönünde karşılık vermesi, Nabucco projesinin yaşama geçirilmesi olasılığını iyiden iyiye zora soktu.
TPAO, İRAN'A YATIRIM YAPMAKTAN VAZGEÇTİ
Türkiye’nin, İran’a yönelik enerji yatırımları ve bankacılık faaliyetleri konusunda “uyarılar” yapmak üzere Türkiye’ye gelen ABD heyetine, “TPAO ticari açıdan cazip bulmadığı için Güney Pars Bölgesi’ne yatırım yapmaktan vazgeçti. Şu anda böyle bir yatırım planımız bulunmamaktadır” yönünde karşılık vermesi, Nabucco projesinin yaşama geçirilmesi olasılığını iyiden iyiye zora soktu.
Avrupa ülkelerini, Rus doğalgazına bağımlılıktan kurtarması için projelendirilen ve Türkiye’nin öncülüğünde geçen yıl anlaşması imzalanan Nabucco bu kez “İran’a yaptırım” engeline takıldı. Avrupa ülkelerinin doğalgazda Rusya’ya olan bağımlılıklarını ortadan kaldırmak için gündeme getirilen Nabucco hattının hükümetler arası anlaşması geçen yıl Ankara’da imzalanmıştı.
İmza töreninde konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “İran gazının da Nabucco Boru Hattı üzerinden Avrupa’ya ihraç edilmesini arzu ediyoruz” derken Nabucco zirvesi için Ankara’ya gelen ABD Yönetimi’nin Avrasya Enerji Kaynakları Özel Temsilcisi Richard Morningstar da “İran ile ilgili politikamız çok açıktır. İran’ın katılması gereğine inanmıyoruz” görüşünü dile getirmişti. Washington’ın bu görüşü ortaya koymasına karşın, hattı dolduracak doğalgazda ciddi kuşkuların olması Ankara’yı alternatif kaynaklar aramaya yöneltmiş, kısa bir süre içinde Erdoğan’ın Tahran’a yaptığı ziyaret sırasında atılan imzalarla İran doğalgazının Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşınması, Güney Pars sahasındaki doğalgaz rezervlerinin Türkiye Petrolleri tarafından yönetilmesi gündeme gelmişti. Bu ziyaret sırasında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile İran Petrol Bakanı Seyyid Mesud Mirkazimi tarafından “Türkiye Cumhuriyeti Enerji Bakanlığı ile İran İslam Cumhuriyeti Petrol Bakanlığı arasında Anlayış Muhtırası” da imzalanmıştı.
Bu anlaşmayla Güney Pars sahasındaki bazı doğalgaz sahalarının TPAO’nun yönetimine yatırım yapmak üzere tahsisi, Türkiye üzerinden İran doğalgazının Avrupa’ya taşınması, Türkmen doğalgazının İran üzerinden Türkiye’ye taşınması ile ilgili mutabakat zaptının süresinin uzatılması, Güney Pars sahasındaki daha önce Türkiye’ye tahsis edilmiş olan sahaların daha zengin diğer sahalarla değiştirilmesine yönelik ortak çalışma grubunun kurulmasıyla bir adım atılmıştı.
Bu anlaşmayla İran, ABD’nin bütün muhalefetine karşın Nabucco’ya fiilen dahil olmuştu. Bu aynı zamanda Rusya’nın enerji tekelinin kırılması anlamına da gelmişti.
Türkiye bu anlaşma ile transit ülke olmanın yanı sıra Güney Pars sahasındaki bazı doğalgaz sahalarının TPAO’ya tahsis edilmesini sağlamış, bu sahalardan çıkardığı gazın yarısını satma hakkı elde etmişti.
AKP, BM Güvenlik Konseyi’nin İran’a yönelik aldığı yaptırım kararında “hayır” oyu kullanmış olsa da Washington yönetiminin baskısına boyun eğmek zorunda kaldı. Böylece, Avrupa’ya karşı stratejik bir kart olarak kullanmayı öngördüğü Nabucco porjesi de önemli bir darbe yemiş oldu.