Gündem

TL değer kaybettikçe fiyat etiketleri değişiyor; lüks markaların İstanbul mağazalarının önünde petro-dolar kuyrukları oluşuyor

Yabancı firmalar, sürekli değişen fiyatlar nedeniyle etiket basımını erteledi

13 Ağustos 2018 20:09

Türkiye’nin içinde bulunduğu ‘kur krizi’, lüks markaların ülkedeki mağazalarında da karşılık bulmaya başladı. TL karşısında yalnızca geçtiğimiz ay içinde yüzde 45’e yakın değer kazanan dolar, ithal mal satan mağazaları da fiyat etiketi değiştirmeye zorluyor. 

Haftanın ilk günü, Türkiye'de saatler gece 22:00'yi gösterirken Asya piyasalarının açılmasıyla birlikte Türk Lirası'ndaki değer kaybının devam ettiği bir kez daha belli olurken; petrol üzerinden para kazanan ülkelerden Türkiye'ye gelen turistlerin lüks mağazaların önünde oluşturduğu sıralara dair görüntüler sosyal medyaya düştü.

Pazar gecesi İstanbul'daki bir alışveriş merkezindeki mağazasının önünde oluşan sıra ile gündeme gelen Louis Vuitton’ın Nişantaşı’ndaki mağazası önünde de bu sabah (13 Ağustos 2018) sıra vardı. 

‘’Her şey alışveriştir…’’

Çoğunluğu turist olan sıradakiler, TL üzerinden satış yapan mağazadan -para biriminin değer kaybetmesini fırsat bilerek- alışveriş yapmak için gelmişti. Mağazaya belli aralıklarla müşteri alınıyordu. Bu yüzden de oluşan kuyruk gittikçe uzuyordu. Mağazanın kapısı kilitliydi ve kapıda bir çalışan bekliyordu. 

Kur krizi karşısında markanın ya da mağazanın takınacağı tavrı ve fiyat politikalarındaki değişimi sormak için mağazanın kapısına ulaştığımda, kapıda bekleyen çalışan beni içeri aldı; ancak mağazada ‘konuşabileceğim hiç kimse olmadığını’ belirtmek dışında hiçbir bilgi vermeye yeltenmedi. 

Markanın İstanbul’daki dört şubesine de bilgi almak için telefon ettim fakat hiçbir yerden cevap alamadım, telefonlarını açmadılar. 

Sıra bekleyen bir İranlı turist, tatil için İstanbul’da olduğunu ve 10 gün sonra ülkesine geri döneceğini söyledi. ‘’Bu sırada TL’deki değer kaybını bir ‘fırsat’ olarak görüp alışveriş mi yapacaksınız’’ diye sorduğumdaysa gülerek onayladı beni. 

Turist, önündeki 10 günde de alışverişe devam edeceğini belirttikten sonra ekledi: ‘’Her şey alışveriştir…’’ 

Durum, yalnızca Louis Vuitton gibi ‘ultra lüks’ markalar için de böyle değil. 

 

Etiketler değişiyor, hem de sürekli

Nişantaşı’ndaki daha orta sınıfa hitap eden bir mağazanın çalışanı, kurlarda ani değişimler oldukça fiyat etiketlerini değiştirdiklerini söylüyor:
‘’Bize de bir gece önceden mail geliyor.’’ 

Haftada iki-üç defa fiyatları yenilemeleri gerekiyormuş son dönemde. Sebebi, satılan kıyafetlerin ücretlerinin ABD Doları ya da Euro üzerinden belirleniyor oluşu. 

Benzer bir markanın mağaza müdürü de ‘normal zamanda markanın yılda iki defa indirime girdiğini’, bu yüzden de ‘iki kez etiket değiştirdiklerini’ ifade ediyor. Ancak son 3 ay içinde 3 kez etiket değişimi yapmaları gerekmiş:
‘’Dördüncüsü de yoldadır…’’ 

Sebebi, malların İspanyol oluşu ve dolayısıyla Euro üzerinden fiyatlandırılmaları. Hedeflenen bütçeleri tutturmanın oldukça zorlaştığına da değiniyor mağaza yöneticisi. Geçen senelere göre ciroları artıyormuş ama müşteri sayısında ciddi bir azalma ve müşteri profilinde ciddi bir değişim varmış. Cironun artmasının sebebi de ‘daha çok satış yapılması’ değil, fiyatların gittikçe artması. 

Fransa'da kurulan ancak üretiminin büyük bir bölümünü Türkiye'de gerçekleştiren ve alt-orta sınıf ile altına hitap eden zincir mağazalardan birinde yönetici düzeyinde çalışan bir mühendis de, bir süredir etiket bastırmadıklarını söylüyor. 'Sürekli güncellenen bir şeye para vermenin manası yok.'

Yabancı yayınların fiyatları her gelen güncellemeyle artıyor

Yabancı yayın satan kitapçılar da ilginç bir dönemden geçiyor. Benim elime kur krizinin son dalgasından önce geçen, ABD'den sipariş ettiğim yedi kitap, iki gazete ve iki derginin toplam fiyatı, asgari ücret ile neredeyse eşitlenmiş durumda.

Bir kitapçı çalışanı, yabancı yayınları merkezin neredeyse her gün yenileyerek gönderdiği kurlar üzerinden ‘yeniden fiyatlandırarak’ sattıklarını anlatıyor.

En son gelen ‘kur güncellemesi’ 11-12-13 Ağustos tarihleri için geçerli ve bu kurlarda 1 Pound, 7.62; 1 dolar, 5.95 ve 1 Euro, 6.83 TL değerindeymiş. Yarın gelecek olan güncellemeyle bu kurların yükseleceğini öngörmek mümkün. 

Ancak şunu da eklemek gerek: Yabancı dildeki kitapların üzerinde TL cinsinden fiyatlarının yazılmadığı dikkat çekiyor. Üzerlerindeki yabancı kurdan fiyat ile güncel kurun çarpımı, TL cinsinden fiyatı belirliyor. 

John Kay’in ‘Other People’s Money’ (Başkalarının Parası) kitabıyla kasaya yöneliyorum, 9.99 Pound yazıyor kitabın arkasında. Barkod okunuyor, 76 TL ediyor. Almıyorum.