"Hasta çıktıktan sonra kendisiyle yeterince ilgilenmediğim için parke taşı alıp beni öldürmeye geliyor. Ben o arada başka bir hasta ile ilgilendiğim için, başka bir doktor arkadaşıma vurmak için taşı kaldırıyor. Bir hasta yakını tarafından engelleniyor.
Aynı gün iki kez daha acile gelip tehditler savurdu, ölümle tehdit etti. Beni öldüreceğini, beni bulamazsa başka bir doktoru öldüreceğini söyledi. Gözaltına alındı, eylemi teşebbüste kaldığı için serbest bırakıldı. Bir daha Acil Servise geldi.
Şimdi bir daha ne zaman gelecek diye bekliyorum. Ölmekten korktuğum için kendimi doktor odasına kilitliyorum. Soruyorum size ben bu ülkenin doktoru olarak ne yapmalıyım? Ölmeyi mi bekleyeceğim.
"Sahipsiziz"
O taşı başıma vurmadığı, ben ölmediğim veya yaralanmadığım için tutuklu olarak yargılanmıyor. Şahsın acile ayık gelmediği madde bağımlısı olabileceği iletildiği halde, ne bir madde ne de alkol testi yapıldı.
Demek ki sahipsiziz. Benim hissettiğim tamamıyla bu. Çok mutsuzum, çok kırgınım. Bu insanlar benim bu ülkeye dair umutlarımı tüketti.
11 Yıllık doktorum hiç bu kadar üzgün, bu kadar kırgın ve yılgın hale düşmedim. Artık hiçbir şey yapmak istemiyorum."