Gündem

TBMM, bir yıl önce 'Kışladan Muğlalı ismini kaldırın' dedi

Van'daki Orgeneral Mustafa Muğlalı Kışlası, TBMM ile Milli Savunma Bakanlığı'nı bir yıl önce karşı karşıya getirdi.

01 Eylül 2011 03:00






Hülya Karabağlı


T24 / Ankara - AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in sivilleşme ajandasında yer alan Van'daki Orgeneral Mustafa Muğlalı Kışlası, TBMM ile Milli Savunma Bakanlığı'nı bir yıl önce karşı karşıya getirdi.


Hüseyin Çelik: Ege Ordusu'na gerek yok


TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, Milli Savunma Bakanlığı’ndan Van'ın Özalp İlçesi'ndeki Orgeneral Mustafa Muğlalı Kışlası’nın adının ‘halkı olumsuz etkilediği” gerekçesiyle değiştirilmesini istedi.


Birçok milletvekili de aynı konuyu gündeme taşıdı. Milli Savunma Bakanlığı’ndan önerge yanıtında, söz konusu kışlaya 'Orgeneral Mustafa Muğlalı' isminin Türk Silahlı Kuvvetleri İsim Verme Yönergesi kapsamında verildiği belirtilerek, değiştirilmesi konusuna değinilmedi. Bu yanıtlar, kışlanın isminin değiştirilmeyeceği şeklinde yorumlanmıştı.


Komisyonun, Van'ın Özalp ilçesinde 2010 yılında Oğuzcan Akyürek(13) adlı bir çocuğun ölümü ve 5 çocuğun yaralanması ile sonuçlanan mühimmat patlaması olayıyla ilgili inceleme raporunda, Mustafa Muğlalı ile ayrıntılı bilgi verildi.


Özalp'te 33 kişinin ölümü ile sonuçlanan eylemden dolayı aldığı ölüm cezası 20 yıl hapse çevrilen ve cezaevinde yaşamını yitiren Orgeneral Mustafa Muğlalı isminin bölgedeki tepkisine dikkat çekilen raporda şu değerlendirmeler yer alıyor:


-Kışlanın adı 6 yıl önce değiştirilmiş ve Orgeneral Mustafa Muğlalı kışlası olmuştur. Değiştirilmeden önceki adı, Orgeneral Kazım Özalp kışlasıdır.


-Özalp halkı 1943 yılında 33 vatandaşın öldürülmesiyle sonuçlanan eylemden ötürü Mustafa Muğlalı adının kışlaya verilmesine sıcak bakmıyor.


-Babamı dedemi öldüren insanın ismini kışlanın kapısında görüyorum ve olayları yeniden hatırlayıp geçiyorum cümlesi olayın psikolojik yönünü göstermektedir.


-Yer ve kurumlara ad verilirken insanların duygu ve hassasiyetlerine önem verilmelidir. Onları rencide edecek, geçmiş ve unutulmaya yüz tutmuş acılarını alevlendirecek, devlet ile vatandaş arasına soğukluk sokacak, provakatif eylem düzenleyenlere fırsat verecek davranışlardan kaçınılmalıdır.


-33 kişinin ölümü ile sonuçlanan bir olaya ismi karışan, mahkemece de cezası sabit olan bir kişinin isminin kışlaya verilmesi yöre halkının askere ve dolayısıyla da devlete bakışını olumsuz olarak etkilemektedir.


-Bu icraatın bir faydası olmadığı gibi bölge barışına zararı da dokunmaktadır. Psikolojik olarak halkın algısını olumsuz etkilemekte, meydana gelen olayların ardında kasıt veya art niyet aramaktadırlar. Buna fırsat verilmemelidir. Kışlanın adının biran önce değiştirilmesi, yapılan bu yanlışlığın düzeltilmesi ve soyadı da ilçenin adı olan Kazım Özalp adının tekrar verilmesi, büyük yarar sağlayacaktır.


-Halk zihninde bu ismi belli bir yere koymuştur. Tarih içerisinde bulunduğu konum ve kahramanlıkları gibi unsurlar yöre halkı nezdinde önem arzetmemektedir ve bunu değiştirmek mümkün olmadığı gibi aklama çabaları da ters tepki vermektedir.


-Tarih içerisinde yaşanan ve üzerinden yıllar geçmiş olan bir olayı her dem taze tutacak ve bölge halkının yarasını kaşıyıp acısını tazeleyecek böyle bir girişim, bölge halkınca yanlışta ısrar etmek olarak algılanmakta ve güven ortamının oluşmasına olumsuz etki etmektedir.


-Tepki olarak da kışlanın karşısına belediye tarafından 33 kurşun anıtı dikilmek istenmiştir. Bu tepkiler belli bir süre sonra yan unsurların devreye girip bunları kullanması ile daha da artmakta, her bölgede oluşabilecek ve kendi adli süreci içinde işleyecek olan kaza sonucu ortaya çıkan durumlarda bile, olayların altında bu güvensizlikten ötürü art niyet aranmaktadır.