Gündem

TBB'DEN "İZMİR DEKLARASYONU" İZMİR (A.A)

18 Nisan 2011 22:55

-TBB'DEN "İZMİR DEKLARASYONU" İZMİR (A.A) - 18.04.2011 - Türkiye Barolar Birliği (TBB), ''özel yetkili ağır ceza mahkemelerinin, yargı birliğine aykırı olarak olağanüstü soruşturma ve kovuşturma usulleriyle işleyen yapısı sebebiyle, savunma hakkına, silahların eşitliği ilkesine, adil yargılama hakkına ciddi bir tehdit ve tehlike oluşturduğunu, hukuk güvenliği ve güvenirliğini zedelediğini'' ileri sürdü. TBB çağrısıyla İzmir Barosunun ev sahipliğinde yapılan baro başkanları toplantısının ardından TBB Başkanı Vedat Ahsen Coşar ile 57 baronun başkan ve başkan vekillerinin imzasını taşıyan ''İzmir Deklarasyonu'' yayınlandı. Görülmekte olan herhangi bir davayı ima ve işaret etmeksizin ve davalar arasında hiçbir ayrım gözetmeksizin, kaygılarının aktarıldığının ifade edildiği deklarasyonda, ''Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250. maddesi ile kurulan ve Devlet Güvenlik Mahkemeleri'nin devamı niteliğinde olan, Özel Görevli/Yetkili Ağır Ceza Mahkemeleri, yargı birliğine aykırı olarak, olağanüstü soruşturma ve kovuşturma usulleriyle işleyen yapısı sebebiyle, savunma hakkına, silahların eşitliği ilkesine, adil yargılanma hakkına ciddi bir tehdit ve tehlike oluşturmakta, hukuk güvenliğini ve güvenilirliğini zedelemektedir. Bu mahkemelerde avukat ve savunma hakkı hiçe sayılmakta, tutukluluk ve diğer koruma tedbirleri ölçüsüz olarak uygulanmakta, hak ve özgürlükler ihlal edilmektedir'' denildi. Terörle Mücadele Kanunu ve TCK 220. maddesinde yer alan ve savunma hakkını kısıtlayan, kişi güvenliğini tehlikeye sokan, suç ve cezanın şahsiliği ilkesini ve orantılılığı, ifade özgürlüğü ile ceza ve infazın genelliğini ortadan kaldıran bazı hükümlerin, bu durumu daha da ağırlaştırdığının ileri sürüldüğü deklarasyonda, şunlar kaydedildi: ''Bu hükümlerin kaldırılması gerekmektedir. Bir hukuk devletinde bu tür mahkemelerin ve bu şekildeki özel usullerin yeri bulunmamaktadır. O nedenle 'demokratik düzenlerin normal zamanlarının normal mahkemeleri olmayan', özel soruşturma ve yargılama usulleriyle, savunma hakkının kısıtlanması niteliğindeki gizlilik kararlarıyla, mahkemeden daha çok devletin ideolojik aygıtı gibi çalışan bu mahkemelerin ve yine bu mahkemeler için öngörülen özel usul hükümlerinin bir an önce kaldırılması gerekir. Bunun yanı sıra, tüm yargılamalarda da sorun olarak karşımıza çıkan, adil yargılanma hakkına müdahale niteliğindeki karar ve uygulamalara derhal son verilmelidir.'' Deklarasyonda, TBB ve imzası bulunan baroların, bu sürecin takipçisi olacağı, savunmadan kaynaklanan meşru ve demokratik güçlerini gerektiğinde kullanacakları belirtildi.