Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, idam tartışmalarına değinerek, "Biz ilk günden beri bunu söylüyoruz. Çok rica ediyoruz, birinin Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 'idamı geriye doğru yürütemezsiniz' demesi lazım" dedi.
Metin Feyzioğlu, Tekirdağ Barosu'nun yeni hizmet binasının açılışında gazetecilerin sorularını yanıtlaydı. Feyzioğlu, idamın geri getirilmesine yönelik tartışmalara değinerek idam kararın geriye doğru işletilemeyeceğini söyledi.
Sputnik’te yer alan habere göre Feyzioğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a birilerinin bunu anlatması gerektiğini belirtti.
“Birinin Erdoğan'a 'idamı geriye doğru yürütemezsiniz' demesi lazım”
Feyzioğlu, "Biz ilk günden beri bunu söylüyoruz. Çok rica ediyoruz, Biri Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 'idamı geriye doğru yürütemezsiniz' demesi lazım. ‘Halka siz isterseniz olur. Kim karışıyor, Avrupa sana ne, bu Avrupa falan' meselesi değil. Bizim kendi anayasamız, bizim bağlı olduğumuz uluslararası kurallar ve dünya insanlık tarihi ve sonra kurulan bir ağır cezanın geriye yürütülemeyeceğini söylüyor. İnsanlık tarihi bunu söylüyor. Ha bunun aksine uygulamalar var mıdır? Evet kabile devletlerinde eminim vardır. Ama Türkiye Cumhuriyeti, kabile devleti olmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti'nden önce Türk Milletinin kurduğu hiçbir devlet de kabile devleti olmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti'ni kabile devleti standartlarında tanıtacak her türlü ifadeden kaçınmak lazımdır” şeklinde konuştu.
"Kimi asmayı düşünüyorsunuz?"
Feyzioğlu “15 Temmuz'da yaşanan darbe girişiminin sanıklarını geçmişe dönük cezalar vererek asılamayacağını ifade eden Feyzioğlu, idamı isteyenlere "Kimi asmayı düşünüyorsunuz?" diye sordu.
Feyzioğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Kimdir hedef? Ben bunu öğrenmek istiyorum. Aklınızda kim var. Mesela biliyor musunuz ki, eğer Ergenekon, Balyoz ve casusluk davası gibi kumpas davalarında idam cezası o tarihte olmuş olsaydı. Bugün geriye ordu mordu kalmamıştı. Çünkü bugün ordunun bel kemiğini oluşturan subayların anlamlı bir kısmını derhal en hızlı tarafından, idam etmiş olacaktılar. Böyle bir sorumsuzluk olabilir mi? Burada neyi anlatmaya çalışıyoruz? İdam, telafisi mümkün olmayan bir cezadır. Bir yanlışlık yapıldığı ortaya çıktığında, 'pardon' demeniz yetmiyor. İkincisi, biz Avrupa Konseyi'nin çatısı altındayız. ABD'de idamın olması bizi hiç ilgilendirmiyor. Avrupa Konseyi'nin çatısı altındaki ülkelerde idam yok artık. Kıta Avrupa'sı sistemine dahil olan Avrupa devletlerinde idam yok artık. Ve bizde uluslararası anlaşmalarla, idamı kaldırdık. Bugün idamı almamız, kabul etmemiz geçmişe doğru yürütmekten söz etmiyorum. Zaten onu yapamazsın. İdamı bugün kabul ederseniz 'ilk olarak kimi asmayı düşünüyorsun?' diye sorarım.”
