Tarhan Erdem 4. Yargı paketi ile ilgili yorumunu aktardı. Erdem, tasarıda yer alan "açık ve yakın tehlike" ifadesinin önemine dikkat çekti.
Erdem'in Radikal'de yayımlanan yazısı şöyle:
Meclis Başkanlığı’na dün sunulan tasarı kanunlaştığında, ülkemizde insan haklarında önemli adımlar atılmış olacaktır. Ayrıntılarını gazetede okumuşsunuzdur. Tasarı; yargılama, terörle mücadele, ceza, ceza muhakemesi, hukuk muhakemelerine dair yedi kanunda değişiklik getirmektedir. Bu yazıda, İnsan Hakları Mahkemesi’nin ihlal kararlarının azaltılması, tutuklama, terör propagandası, yargılama ve diğer ayağımıza basan hususlarla ilgili maddelere değinmeyeceğim. Tasarının bence hayatımızın bütününü etkileyecek tarafı, ceza kanunumuza ‘Açık ve yakın tehlike’ kriterinin ilk kez girecek olmasıdır. Demokratik ülkelerde, ifade kamu düzeni açısından ‘açık ve yakın tehlike’ kriteriyle sınırlanmıştır. Söz ve yazının açık ve yakın tehlike çıkarma potansiyeli olup olmadığına genellikle yargıcın karar vermesi öngörülmüştür. Yürürlükteki Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 215’inci maddesinde, “İşlenmiş olan suçu veya işlemiş olduğu suçtan dolayı bir kişiyi öven bir kimse, iki yıla kadar hapis cezası ile” cezalandırılacağı yazılıdır. Son tasarıda, bu maddedeki “kimse” ibaresinden sonra gelmek üzere, “bu nedenle kamu düzeni açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması hâlinde” ibaresinin eklenmesi öngörülmüştür. (Tasarı Madde 8.)
Yani, tasarı kanunlaştıktan sonra, suçu veya suçluyu öven bir kimse, ‘yakın ve açık tehlike ortaya çıkması halinde’ cezalandırılabilecektir. İfade özgürlüğü suçlarının tanımlarına ‘açık ve yakın tehlike’ kriterinin getirilmemesi, ifade özgürlüğünü şüphesiz topal bırakacaktır! Yasalaştıktan kısa bir süre sonra, bütün düşünce suçlarının aynı kriterle tanımlanmasını sağlayacağına inandığım bu maddeyi okuduğumda heyecanlandığımı saklamayacağım. Yasalaşacak bu maddenin, toplum hayatımızda hiç beklenmeyen yerlere kadar uzanacak etkileri olacaktır. Seçim işlerimizden ticaret hayatına kadar her yerde demokrasinin hissedilmesine neden olacak, yurttaşların özgürlüklerini yaşamalarını sağlayacaktır. Yarım asrı geçen zamandır düşüncenin, ‘açık ve yakın tehlike yaratma’ kriteri dışında hiçbir nedenle suçlanmaması gerektiği yolunda nefes tüketen bir yurttaş olarak; bu tasarıya emek veren ve Meclis’e gönderen Adalet Bakanlığı çalışanlarını, Bakan Sayın Ergin’i, imzalayan bakanları, Başbakan’ı kutluyorum; içtenlikle herkesin bu teşekküre katılacağını umuyorum!
Artık demokrasinin kurulmasını gerçekten isteyen bir hükümetimiz olduğuna inanabilirim; inanabiliriz.