T24 - Yargıtay 1. Ceza Dairesi, yasa ve yönetmelikte yeri olmamasına rağmen, tanıkların telefonlarının izlemeye alınabileceğine, kullanıcının yerini gösteren raporların incelenebileceğine karar verdi.
Sanık H.A.’nın Kars Ağır Ceza Mahkemesi’nde kasten öldürme suçundan yargılandığı davada, tanık olarak olarak dinlenen M.A. ile ilgili omarak kritik bir karar çıktı. Milliyet gazetesinde yer alan haber şöyle:
Mahkeme, sanık ya da şüphelilere yapıldığı gibi, tanık M.A. için, kiminle, ne zaman, nerede, ne kadar görüştüğünü gösteren telefon izleme kayıtlarının Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’ndan getirtilmesi kararı verdi. Ancak avukatlar, tanık için bu uygulamaya gidilemeyeceğini belirterek, karara itiraz etti. Ardahan Ağır Ceza Mahkemesi, 19 Mart 2010’da bu kararı kaldırdı.
Bakanlık devrede
Kesinleşen bu kararı hukuken doğru bulmayan Adalet Bakanlığı devreye girerek, 18 Temmuz 2010’da konuyu Yargıtay’a taşıdı. Bakanlık, Ardahan Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararının kanun yararına bozulmasını istedi. Bunun üzerine dosya Yargıtay 1. Ceza Dairesi’ne geldi. Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin bir kararını anımsatan daire, kanun ve yönetmeliklere göre, sadece sanık veya şüphelilerin telefonlarıyla ilgili tespit kararı alınabileceğini ifade etti. Kararda, tanığın telefonuyla ilgili tespit kararı alınması için, kanun ve yönetmelikte olmayan yetkinin mahkemenin genel soruşturması ve delil toplama yetkisi kapsamında karar alınabileceği vurgulandı. Mahkemenin bu amaç doğrultusunda, iletişim tespit kayıtlarını isteyebileceğinin savunulduğu kararla, Ardahan Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı bozuldu. 20 Ekim 2010 tarihli karar, telefon izleme ve dinleme yapılabilen suçlarla ilgili açılan davalarda tanıklık yapanların telefonlarının izlemeye alınabilmesinin de önünü açtı.
Delil toplamanın kapsamı
Karara göre; yasa ve yönetmelikte yeri olmamasına rağmen, tanıkların telefonlarının izlemeye alınabileceğine, HTS kayıtlarının (telefonun nerede kullanıldığını, kullanıcının yerini gösteren raporlar) incelenebilecek. Karar, “mahkemenin delil toplama yetkisi” konusunda endişe yarattı. Ceza Muhakemesi Kanunu’na göre; sadece katalog suçlar olarak adlandırılan insan ticareti, kasten öldürme, işkence, cinsel saldırı, cinsel istismar, uyuşturucu ya da örgüt suçları gibi suçlarda izleme ve dinleme yapılabiliyor. Ancak karara göre, Yargıtay, mahkemenin delil toplama yetkisine atıfta bulunarak katalog suçlar dışındaki bir suç yönünden de izleme-dinleme yapılabilmesine karar verebilecek.