Savcı Mehmet Selim Kiraz'ı ölümüyle sonuçlanan rehine krizinde DHKP-C'li üyelerin avukat kimliği ile girerek Çağlayan Adliyesi'ne silah sokmasının ortaya çıkmasının ardından tartışma konusu olan avukatların Adliye girişinde aranması yolundaki düzenlemeyle ilgili Bakırköy Adliyesi'nden tartışmaya yol açacak farklı bir uygulama geldi. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla avukatlar çipli kimlikleri ile Adliye'ye giriş yaptıktan sonra X-ray cihazından çantaları da aranarak geçiş yaparken, hâkim ve savcıların misafirleri hiçbir aramaya tabi tutulmadan protokol kapısından geçiş yapabiliyor.
T24'e konuşan Özgürlükçü Hukukçular Derneği üyesi avukat Baran Doğan uygulamaya itiraz ederek, "Biz normalde zaten güvenlik kapısından geçiyoruz. Ayrıca X-ray cihazından da arama yapılarak geçilmesi talep ediliyor. Avukatlar olarak biz bu duruma itiraz ediyoruz" dedi. "Aynı kapıdan herhangi bir dedektör, ya da herhangi bir güvenlik kontrolü olmadan hâkimler sadece kimlik göstererek geçiyor" diyen Doğan, "Aynı zamanda hâkim ve savcıların misafirleri de protokol kapısından geçiş yapıyor. Meselenin "güvenlik" olmadığı buradaki uygulamadan belli" dedi.
"Yarın öbür gün çantayı aramadan geçirmek de yetmeyecek" diyen avukat Doğan, "Bir çantanızın içine bakalım diyecekler. Siz bir şey gösterseniz bile tatmin olmadıkları takdirde içeri alınmama gibi durumlar söz konusu olacak. Önemli davalarda bu bir baskı aracına dönüşecek. Avukatlar savunma yapamaz hale gelecek" diye konuştu.
'Arama anlaşması Baro Başkanı'nın işgüzarlığı'
Başsavcılık ile İstanbul Barosu arasında mutabakata varılan protokolde hâkim, savcı ve avukatların hepsinin çantalarının X-ray cihazından geçirileceğinin yazılı olduğuna dikkat çeken avukat Doğan, "Baro'nun hukuken böyle bir anlaşma yetkisi yok. Bu anlaşma Baro Başkanı Ümit Kocasakal'ın işgüzarlığı ve uygulamada da bu nedenle sorunlar yaşanıyor" dedi.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Adliye'ye gönderdiği yazı şöyle: